Musallat Şeytan
Kelime kökleri hakkında
Allah cc ile melun İblis’in son sözleri
Allah şeytanı insana neden musallat eder?
Şeytana uymak ve dua etmek
Şeytan inanmayanların dostudur
Şeytan unutturur vesvese verir
Şeytana uymamakta Allah’ın lütfu da önemlidir
Şeytan işi ameller
Şeytan Ara bozar
Şeytanın tuzağı zayıftır
Şeytan apaçık bir düşmanımızdır
Şeytan nedir ve ne yapar?
Şeytan çarpmış gibi olan hangi günahkârdır?
Şeytan, şerrinden Allaha sığınılacak bir varlıktır
Şeytan neye çağırır?
Uzay Şeytandan korunmuştur
Şeytan insana dokunur
Şeytan azdırır ve saptırır
Şeytan inananlara zarar veremez
Şeytan Kur’an’a dokunamaz
Şeytanın İblis adıyla geçtiği ayetler
Kelime kökleri hakkında
“Arap dilinde şe-ta-na kökünden iki kelime meydana geliyor.
Birisi ip manasında şatan, kalın halat hayvanları veya kuyu kovalarının bağlandığı ip demektir.
Diğeri de Şatn şeklinde cezimli olarak baktığımızda ise emre karşı gelen, itaat etmeyen, uzak duran manasına kök oluyor.
Şeytan kelimesi ikinci kökten bir y harfi eki ile aşırı derecede itaatten uzak olan manasına gelir.
Bu bağlamda insanlardan, cinlerden ve hayvanlardan her türlü itaatsiz, doğruya karşı inatçı tiplere şeytan denir.
Şeytanlaşmak anlamındaki teşaytun kelimesi de şeytan gibi itaatsiz olmak, emirlere karşı gelmek, yanlışta ısrar etmek gibi huysuzlukları olanlara nispet edilir.
Şeytan kelimesindeki y harfini kelimenin kök harfi kabul edersek anlamı helak olan, yanan, yoldan çıkan manalarına gelerek yine şeytanı temsil eder.”
( İbni Manzur Lisanu’l-Arap 13. Cilt Nun maddesi)
İbranicede şeytan, satan kelimesi ile ifade edilir. Orta Çağ’da Hristiyanlığın ve Yahudiliğin tahrif edilerek insan elinde düşürüldüğü perişan haline muhalefet eden satanizm ortaya çıkmıştır.
Satanizm Hristiyanlığın ve Yahudiliğin bozulmuş, ilahiliğini kaybetmiş, aslını yitirmiş haline “eğer din buysa biz de şeytana taparız” diyerek bir reaksiyon ve protesto olarak ortaya çıkan bir akımdır.
Şeytan evrende kötülüğün sembolüdür, Müslümanları doğru yoldan ayırmak için kendini adayan kötü varlıktır.
Allah cc ile melun İblis’in son sözleri
Hz Âdem ile Havva anamız cennetten dünyaya indirildikten sonra, Hz Âdeme saygı göstermeyerek ilahi huzurdan kovulan şeytana da ebedi cehennem vaat edilmiştir.
Bunun üzerine şeytan:
“İblis, "Rabbim! Beni azdırmana karşılık, andolsun ki yeryüzünde kötülükleri onlara güzel göstereceğim, içlerinde ihlâsa erdirilmiş kulların hariç, onların hepsini azdıracağım" dedi.
(Hicr 39, 40)
Deyince Cenab-ı Hak da ona şöyle buyurmuştur:
“Allah, "İşte bu bana ulaştıran dosdoğru yoldur. Azgınlardan sana uyanlar dışında, kullarım üzerinde senin hiçbir hâkimiyetin yoktur" dedi. Şüphesiz cehennem, onların hepsinin buluşacağı yerdir.” (Hicr 41, 42, 43)
Böylece şeytana kıyamete kadar yaşama ve Müslümanları doğru yoldan ayırma çabasında bulunması imkânı verilmiştir.
Burada şöyle düşünmeliyiz: Cenab-ı Hak cenneti de cehennemi de yarattı ikisini de dolduracaktır. Cenneti Müslümanlardan yani iman edenlerden dolduracaktır.
Ancak buraya girmek o kadar kolay değildir, bazı mücadeleler gerekiyor dikenli yollardan geçmek gerekiyor. Allah'ın istediği şekilde iman etmek, istediği şekilde amel etmek gerekiyor. Bunu bize engelleyen bir düşmanımız var şeytan, bu şeytanla mücadele etmek gerekiyor aksi halde Allah bizi bir melek olarak yaratır sonra da cennetini doldururdu. İşte insan olmamızın farkı budur, mücadele ede ede, düşmanlarımızla yani şeytan ve nefisle vuruşa vuruşa imanımızı koruyacağız ki cenneti hak edebilelim.
Allah şeytanı insana neden musallat eder?
Bir öğretmen düşünün, sınıfındaki öğrencileri ya en üst dereceye çıkaracak ya da en alt derecede bırakacak bir sınav yapıyor.
Ancak sınavda gerçek bilge ve başarılı öğrencileri tespit için birkaç tane gizli kopya veren öğrenci koyuyor aralarına.
Bu ajan öğrenciler etraflarındaki öğrencilere kopyayı göstererek başarı sağlamalarını telkin ediyorlar.
Gerçek ihlaslı kendi ilmine bilgisine güvenen öğrenciler bunu reddediyor ama zayıf ve bilgisine güvenemeyen öğrenciler ise kabul ediyor.
İşte kopyayı kabul eden öğrenciler tespit edilince en alt derecede bırakılıyor.
Kopyayı kabul etmeyip kendi beceri ve ilmiyle sınavı kazananlar ise en üst dereceye çıkarılıyorlar.
İşte Allah, şeytan, cennet, cehennem, mümin ve ilahi sınav kavramlarına böyle bakmamız gerekiyor.
Kur'an-ı Kerim'de tekil olarak şeytan kelimesi 70 defa yani 70 ayet-i kerimede geçer. Çoğul olarak şeyâtin şeklinde ise 17 ayet-i kerimede geçer. Şeytanın itaatten çıktıktan sonraki diğer adı olan İblis de Kur’anda 11 ayette geçiyor.
Şimdi bu ayetleri içeriğine göre sınıflandırarak mealen ele alalım.
Şeytana uymak ve dua etmek
“Onlar (müşrikler) O'nu bırakıp yalnızca bir takım dişilerden (dişi isimli tanrılardan) istiyorlar, ancak inatçı şeytandan dilekte bulunuyorlar.” (Nisa 117)
“Ey iman edenler! Şeytanın adımlarını takip etmeyin. Kim şeytanın adımlarını takip ederse, muhakkak ki o, edepsizliği (yüzkızartıcı suçları) ve kötülüğü emreder. Eğer üstünüzde Allah'ın lütuf ve merhameti olmasaydı, içinizden hiçbir kimse asla temize çıkamazdı. Fakat Allah dilediğini arındırır. Allah işitir ve bilir.” (Nur 21)
“İnsanlardan, bilgisi olmaksızın Allah hakkında tartışmaya giren ve her inatçı şeytana uyan birtakım kimseler vardır.” (Hac 3)
“Süleyman'ın hükümranlığı hakkında onlar, şeytanların uydurup söylediklerine tâbi oldular. Halbuki Süleyman büyü yapıp kâfir olmadı. Lâkin şeytanlar kâfir oldular. Çünkü insanlara sihri ve Babil'de Hârut ile Mârut isimli iki meleğe indirileni öğretiyorlardı. Halbuki o iki melek, herkese: Biz ancak imtihan için gönderildik, sakın yanlış inanıp da kâfir olmayasınız, demeden hiç kimseye (sihir ilmini) öğretmezlerdi. Onlar, o iki melekden, karı ile koca arasını açacak şeyleri öğreniyorlardı. Oysa büyücüler, Allah'ın izni olmadan hiç kimseye zarar veremezler. Onlar, kendilerine fayda vereni değil de zarar vereni öğrenirler. Sihri satın alanların (ona inanıp para verenlerin) ahiretten nasibi olmadığını çok iyi bilmektedirler. Karşılığında kendilerini sattıkları şey ne kötüdür! Keşke bunu anlasalardı!” (Bakara 102)
Şeytan inanmayanların dostudur
“Ey Âdem oğulları! Şeytan, ana-babanızı, ayıp yerlerini kendilerine göstermek için elbiselerini soyarak cennetten çıkardığı gibi sizi de aldatmasın. Çünkü o ve yandaşları, sizin onları göremeyeceğiniz yerden sizi görürler. Şüphesiz biz şeytanları, inanmayanların dostları kıldık.” (Araf 27)
“O, bir gurubu doğru yola iletti, bir guruba da sapıklık müstehak oldu. Çünkü onlar Allah'ı bırakıp şeytanları kendilerine dost edindiler. Böyle iken kendilerinin doğru yolda olduklarını sanıyorlar.” (Araf 30)
“Kim Rahmân'ı zikretmekten gafil olursa, yanından ayrılmayan bir şeytanı ona musallat ederiz.” (Zuhruf 36)
“Ey Âdem oğulları! Şeytan, ana-babanızı, ayıp yerlerini kendilerine göstermek için elbiselerini soyarak cennetten çıkardığı gibi sizi de aldatmasın. Çünkü o ve yandaşları, sizin onları göremeyeceğiniz yerden sizi görürler. Şüphesiz biz şeytanları, inanmayanların dostları kıldık.” (Araf 27)
“Onlara (yahudilere), kendisine âyetlerimizden verdiğimiz ve fakat onlardan sıyrılıp çıkan, o yüzden de şeytanın takibine uğrayan ve sonunda azgınlardan olan kimsenin haberini oku.” (Araf 175)
“Babacığım! Allah tarafından sana azap dokunup da şeytanın yakını olmandan korkuyorum.” (Meryem 45)
““Öyle ise, Rabbine andolsun ki, muhakkak surette onları şeytanlarla birlikte mahşerde toplayacağız; sonra onları diz üstü çökmüş vaziyette cehennemin çevresinde hazır bulunduracağız.” (Meryem 68)
Şeytan unutturur vesvese verir
“Şeytan onları etkisi altına aldı da kendilerine Allah'ı anmayı unutturdu. İşte onlar şeytanın yandaşlarıdır. İyi bilin ki şeytanın yandaşları hep kayıptadırlar.” (Mücadele 19)
“Derken şeytan onun aklını karıştırıp «Ey Âdem! dedi, sana ebedîlik ağacını ve sonu gelmez bir saltanatı göstereyim mi?» (Taha 120)
Genç adam:) Gördün mü! dedi, kayaya sığındığımız sırada balığı unuttum. Onu hatırlamamı bana şeytandan başkası unutturmadı. O, şaşılacak bir şekilde denizde yolunu tutup gitmişti.” (Kehf 63)
“Derken şeytan, birbirine kapalı ayıp yerlerini kendilerine göstermek için onlara vesvese verdi ve: Rabbiniz size bu ağacı sırf melek olursunuz veya ebedî kalanlardan olursunuz diye yasakladı, dedi.” (Araf 20)
“Böylece onları hile ile aldattı. Ağacın meyvesini tattıklarında ayıp yerleri kendilerine göründü. Ve cennet yapraklarından üzerlerini örtmeye başladılar. Rableri onlara: Ben size o ağacı yasaklamadım mı ve şeytan size apaçık bir düşmandır, demedim mi? diye nidâ etti.” (Araf 22)
“Âyetlerimiz hakkında ileri geri konuşmaya dalanları gördüğünde, onlar başka bir söze geçinceye kadar onlardan uzak dur. Eğer şeytan sana unutturursa, hatırladıktan sonra artık o zalimler topluluğu ile oturma.” (Enam 68)
“Takvâya erenler var ya, onlara şeytan tarafından bir vesvese dokunduğunda (Allah'ın emir ve yasaklarını) hatırlayıp hemen gerçeği görürler.” (Araf 201)
“Hani şeytan onlara yaptıklarını güzel gösterdi de: Bugün insanlardan size galip gelecek kimse yoktur, şüphesiz ben de sizin yardımcınızım, dedi. Fakat iki ordu birbirini görünce ardına döndü ve: Ben sizden uzağım, ben sizin göremediklerinizi (melekleri) görüyorum, ben Allah'tan korkuyorum; Allah'ın azabı şiddetlidir, dedi.” (Enfal 48)
“Onlardan, kurtulacağını bildiği kimseye dedi ki: Beni efendinin yanında an, (umulur ki beni çıkarır). Fakat şeytan ona, efendisine anmayı unutturdu. Dolayısıyla (Yusuf), birkaç sene daha zindanda kaldı.” (Yusuf 42)
Şeytana uymamakta Allah’ın lütfu da önemlidir
“Onlara güven veya korkuya dair bir haber gelince hemen onu yayarlar; halbuki onu, Resûl'e veya aralarında yetki sahibi kimselere götürselerdi, onların arasından işin içyüzünü anlayanlar, onun ne olduğunu bilirlerdi. Allah'ın size lütuf ve rahmeti olmasaydı, pek azınız müstesna, şeytana uyup giderdiniz.” (Nisa 83)
“O zaman katından bir güven olmak üzere sizi hafif bir uykuya daldırıyordu; sizi temizlemek, şeytanın pisliğini (verdiği vesveseyi) sizden gidermek, kalplerinizi birbirine bağlamak ve savaşta sebat ettirmek için üzerinize gökten bir su (yağmur) indiriyordu.” (Enfal 11)
Şeytan işi ameller
“Ey iman edenler! Şarap, kumar, dikili taşlar (putlar), fal ve şans okları birer şeytan işi pisliktir; bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz.” (Maide 90)
“Musa, ahalisinin habersiz olduğu bir sırada şehre girdi. Orada, biri kendi tarafından, diğeri düşman tarafından olan iki adamı birbiriyle döğüşür buldu. Kendi tarafından olanı, düşmana karşı ondan yardım diledi. Musa da ötekine, bir yumruk vurup ölümüne sebep oldu. (Bunun üzerine:) Bu şeytan işidir. O, gerçekten saptırıcı, apaçık bir düşman, dedi.” (Kasas 15)
“Zira böylesine saçıp savuranlar şeytanların dostlarıdırlar. Şeytan ise Rabbine karşı çok nankördür.” (İsra 27)
“Şeytanlar arasından da, onun için dalgıçlık eden (ve inciler çıkaran) ve bundan başka işler görenler vardı. Biz onları gözetim altında tutuyorduk.” (Enbiya 82)
Şeytan Ara bozar
“Ana ve babasını tahtının üstüne çıkartıp oturttu ve hepsi onun için (ona kavuştukları için) secdeye kapandılar. (Yusuf) dedi ki: «Ey babacığım! İşte bu, daha önce (gördüğüm) rüyanın yorumudur. Rabbim onu gerçekleştirdi. Doğrusu Rabbim bana (çok şey) lütfetti. Çünkü beni zindandan çıkardı ve şeytan benimle kardeşlerimin arasını bozduktan sonra sizi çölden getirdi. Şüphesiz ki Rabbim dilediğine lütfedicidir. Kuşkusuz O çok iyi bilendir, hikmet sahibidir.»” (Yusuf 100)
“Çünkü zikir (Kur'an) bana gelmişken o, hakikaten beni ondan saptırdı. Şeytan insanı (uçuruma sürükleyip sonra) yüzüstü bırakıp rezil rüsvay eder.” (Furkan 29)
Şeytanın tuzağı zayıftır
“İman edenler Allah yolunda savaşırlar, inanmayanlar ise tâğut (bâtıl davalar ve şeytan) yolunda savaşırlar. O halde şeytanın dostlarına karşı savaşın; şüphe yok ki şeytanın kurduğu düzen zayıftır.” (Nisa 76
“(Hesapları görülüp) iş bitirilince, şeytan diyecek ki: «Şüphesiz Allah size gerçek olanı vâdetti, ben de size vâdettim ama, size yalancı çıktım. Zaten benim size karşı bir gücüm yoktu. Ben, sadece sizi (inkâra) çağırdım, siz de benim davetime hemen koştunuz. O halde beni yermeyin, kendinizi yerin. Ne ben sizi kurtarabilirim, ne de siz beni kurtarabilirsiniz! Kuşkusuz daha önce ben, beni (Allah'a) ortak koşmanızı reddettim.» Şüphesiz zalimler için elem verici bir azap vardır.” (İbrahim 22)
Şeytan apaçık bir düşmanımızdır
“Böylece biz, her peygambere insan ve cin şeytanlarını düşman kıldık. (Bunlar), aldatmak için birbirlerine yaldızlı sözler fısıldarlar. Rabbin dileseydi onu da yapamazlardı. Artık onları uydurdukları şeylerle başbaşa bırak.” (Enam 112)
“Sakın şeytan sizi yoldan çevirmesin. Çünkü o, sizin için apaçık bir düşmandır.” (Zuhruf 62)
“«Ey Âdem oğulları! Size şeytana tapmayın, çünkü o sizin apaçık bir düşmanınızdır» demedim mi?” (Yasin 60)
“Kullarıma söyle, sözün en güzelini söylesinler. Sonra şeytan aralarını bozar. Çünkü şeytan, insanın apaçık düşmanıdır.” (İsra 53)
“Hayvanlardan yük taşıyanı ve tüyünden döşek yapılanları yaratan O'dur. Allah'ın size verdiği rızıktan yeyin, şeytanın ardına düşmeyin; şüphesiz o sizin için apaçık bir düşmandır.” (Enam 142)
“Şeytan onların ayaklarını kaydırıp haddi tecavüz ettirdi ve içinde bulundukları (cennetten) onları çıkardı. Bunun üzerine: Bir kısmınız diğerine düşman olarak ininiz, sizin için yeryüzünde barınak ve belli bir zamana dek yaşamak vardır, dedik.” (Bakara 36)
“Ey insanlar! Yeryüzünde bulunanların helâl ve temiz olanlarından yeyin, şeytanın peşine düşmeyin; zira şeytan sizin açık bir düşmanınızdır.” (Bakara 168)
“Ey iman edenler! Hep birden barışa girin. Sakın şeytanın peşinden gitmeyin. Çünkü o, apaçık düşmanınızdır.” (Bakara 208
“(Babası:) Yavrucuğum! dedi, rüyanı sakın kardeşlerine anlatma; sonra sana bir tuzak kurarlar! Çünkü şeytan insana apaçık bir düşmandır.” (Yusuf 5)
Şeytan kimdir ve ne yapar?
“Üzerine Allah'ın adı anılmadan kesilen hayvanlardan yemeyin. Kuşkusuz bu büyük günahtır. Gerçekten şeytanlar dostlarına, sizinle mücadele etmeleri için telkinde bulunurlar. Eğer onlara uyarsanız şüphesiz siz de Allah'a ortak koşanlar olursunuz.” (Enam 121)
“(Ey Muhammed!) Biz, senden önce hiçbir resûl ve nebî göndermedik ki, o, bir temennide bulunduğunda, şeytan onun dileğine ille de (beşerî arzular) katmaya kalkışmasın. Ne var ki Allah, şeytanın katacağı şeyi iptal eder. Sonra Allah, kendi âyetlerini (lafız ve mana bakımından) sağlam olarak yerleştirir. Allah, hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. (Allah, şeytanın böyle yapmasına müsaade eder ki) kalplerinde hastalık olanlar ve kalpleri katılaşanlar için, şeytanın kattığı şeyi bir deneme (vesilesi) yapsın. Zalimler, gerçekten (haktan) oldukça uzak bir ayrılık içindedirler.” (Hac 52, 53)
“Onlardan gücünün yettiği kimseleri dâvetinle şaşırt; süvarilerinle, yayalarınla onları yaygaraya boğ; mallarına, evlâtlarına ortak ol, kendilerine vaadlerde bulun. Şeytan, insanlara, aldatmadan başka bir şey vâdetmez.” (İsra 64)
“Allah'a andolsun, senden önceki ümmetlere de (peygamberler) göndermişizdir. Fakat şeytan onlara işlerini süslü gösterdi de (iman etmediler). işte o, bugün onların velisidir. Ve onlar için elem verici bir azap vardır.” (Nahl 63)
“Hiç olmazsa, onlara bu şekilde azabımız geldiği zaman boyun eğselerdi! Fakat kalpleri iyice katılaştı ve şeytan da onlara yaptıklarını câzip gösterdi.” (Enam 43)
“Şeytan içki ve kumar yoluyla ancak aranıza düşmanlık ve kin sokmak; sizi, Allah'ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık (bunlardan) vazgeçtiniz değil mi?” (Maide 91)
“«Onları mutlaka saptıracağım, muhakkak onları boş kuruntulara boğacağım, kesinlikle onlara emredeceğim de hayvanların kulaklarını yaracaklar (putlar için nişanlayacaklar), şüphesiz onlara emredeceğim de Allah'ın yarattığını değiştirecekler» (dedi). Kim Allah'ı bırakır da şeytanı dost edinirse elbette apaçık bir ziyana düşmüştür.” (Nisa 119)
“(Şeytan) onlara söz verir ve onları ümitlendirir; halbuki şeytanın onlara söz vermesi aldatmacadan başka bir şey değildir.” (Nisa 120)
“Şeytan sizi fakirlikle korkutur ve size cimriliği telkin eder. Allah ise size katından bir mağfiret ve bir lütuf vâdeder. Allah herşeyi ihata eden ve herşeyi bilendir.” (Bakara 268)
“(Uhud'da) iki ordu karşılaştığı gün, sizi bırakıp gidenleri, sırf işledikleri bazı hatalar yüzünden şeytan (yerlerinden) kaydırmıştı. Yine de Allah onları affetti. Çünkü Allah, çok bağışlayıcıdır, Halîmdir.” (Al-i İmran 155)
“İşte o şeytan, ancak kendi dostlarını korkutur. Şu halde, eğer iman etmiş kimseler iseniz onlardan korkmayın, benden korkun.” (Al-i İmran 175)
“Allah'a ve ahiret gününe inanmadıkları halde mallarını, insanlara gösteriş için sarfedenler de (ahirette azaba dûçâr olurlar). Şeytan bir kimseye arkadaş olursa, ne kötü bir arkadaştır o!” (Nisa 38)
“Sana indirilene ve senden önce indirilenlere inandıklarını ileri sürenleri görmedin mi? Tâğut'a inanmamaları kendilerine emrolunduğu halde, Tâğut'un önünde muhakemeleşmek istiyorlar. Halbuki şeytan onları büsbütün saptırmak istiyor.” (Nisa 60)
“Onun ve kavminin, Allah'ı bırakıp güneşe secde ettiklerini gördüm. Şeytan, kendilerine yaptıklarını süslü göstermiş de onları doğru yoldan alıkoymuş. Bunun için doğru yolu bulamıyorlar.” (Neml 24)
“Âd ve Semûd'u da (helâk ettik). Sizin için, (onların başına nelerin geldiği) oturdukları yerlerden apaçık anlaşılmaktadır. Şeytan onlara yaptıkları işleri güzel gösterip onları doğru yoldan çıkardı. Oysa bakıp görebilecek durumdaydılar.” (Ankebut 38)
Şeytan çarpmış gibi olan hangi günahkârdır?
“Zira böylesine saçıp savuranlar şeytanların dostlarıdırlar. Şeytan ise Rabbine karşı çok nankördür.” (İsra 20)
“Faiz yiyenler (kabirlerinden), şeytan çarpmış kimselerin cinnet nöbetinden kalktığı gibi kalkarlar. Bu hal onların «Alım-satım tıpkı faiz gibidir» demeleri yüzündendir. Halbuki Allah, alım-satımı helâl, faizi haram kılmıştır. Bundan sonra kime Rabbinden bir öğüt gelir de faizden vazgeçerse, geçmişte olan kendisinindir ve artık onun işi Allah'a kalmıştır. Kim tekrar faize dönerse, işte onlar cehennemliktir, orada devamlı kalırlar.” (Bakara 275)
Şeytan şerrinden Allaha sığınılacak bir varlıktır
“Ve de ki: Rabbim! Şeytanların kışkırtmalarından sana sığınırım!” (Müminun 97)
“Eğer şeytandan gelen kötü bir düşünce seni dürtecek olursa, hemen Allah'a sığın. Çünkü O, işiten, bilendir.” (Fussilet 36)
“Kur'an okuduğun zaman o kovulmuş şeytandan Allah'a sığın!” (Nahl 98)
“Onu doğurunca, Allah, ne doğurduğunu bilip dururken: Rabbim! Ben onu kız doğurdum. Oysa erkek, kız gibi değildir. Ona Meryem adını verdim. Kovulmuş şeytana karşı onu ve soyunu senin korumanı diliyorum, dedi.” (Al-i İmran 36)
“Eğer şeytanın fitlemesi seni dürterse hemen Allah'a sığın. Çünkü O, işitendir, bilendir.” (Araf 200)
Şeytan neye çağırır?
“Onlara «Allah'ın indirdiğine uyun» dendiğinde: Hayır, biz babalarımızı üzerinde bulduğumuz yola uyarız, derler. Ya şeytan, onları alevli ateşin azabına çağırıyor idiyse!” (Lokman 21)
“Çünkü şeytan, sizin düşmanınızdır, siz de onu düşman sayın. O, kendi taraftarlarını ancak ateş ehlinden olmaya çağırır.” (Fatır 6)
“Münafıkların durumu tıpkı şeytanın durumu gibidir. Çünkü şeytan insana «İnkâr et» der. İnsan inkâr edince de: Ben senden uzağım, çünkü ben âlemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarım, der.” (Haşr 16)
Uzayı şeytandan korumak
“Ve (gökyüzünü) itaat dışına çıkan her şeytandan koruduk.” (Saffat 7)
“Andolsun ki biz, (dünyaya) en yakın olan göğü kandillerle donattık. Bunları şeytanlara atış taneleri yaptık ve onlara alevli ateş azabını hazırladık.” (Mülk 5)
Şeytan insana dokunur
“(Resûlüm!) Kulumuz Eyyub'u da an. O, Rabbine: Doğrusu şeytan bana bir yorgunluk ve eziyet verdi, diye seslenmişti.” (Sad 41)
Şeytan azdırır saptırır
“(Resûlüm!) Görmedin mi? Biz, kâfirlerin üzerine, kendilerini iyice (isyankârlığa) sevkeden şeytanları gönderdik.” (Meryem 83)
“De ki: Allah'ı bırakıp da bize fayda veya zarar veremeyecek olan şeylere mi tapalım? Allah bizi doğru yola ilettikten sonra şeytanların saptırıp şaşkın olarak çöle düşürmek istedikleri, arkadaşlarının ise: «Bize gel!» diye doğru yola çağırdıkları şaşkın kimse gibi gerisin geri (inkârcılığa) mı döndürüleceğiz? De ki: Allah'ın hidayeti doğru yolun ta kendisidir. Bize âlemlerin Rabbine teslim olmamız emredilmiştir.” (Enam 71)
“Şüphesiz ki, kendilerine doğru yol belli olduktan sonra, arkalarına dönenleri, şeytan sürüklemiş ve kendilerine ümit vermiştir.” (Muhammed 25)
Şeytan inananlara zarar veremez
“Gizli konuşmalar şeytandandır. Bu, iman edenleri üzmek içindir. Oysa şeytan, Allah'ın izni olmadıkça, müminlere hiçbir zarar veremez. Müminler Allah'a dayanıp güvensinler.” (Mücadele 10)
Şeytan Kur’an’a dokunamaz
“O lânetlenmiş şeytanın sözü de değildir” (Tekvir 25)
“O'nu (Kur'an'ı) şeytanlar indirmedi.” (Şüarâ 210)
“Şeytanların ise kime ineceğini size haber vereyim mi? Onlar, her günahkâr yalancıya inerler.” (Şüarâ 221, 222)
“Tomurcukları sanki şeytanların başları gibidir.” (Saffat 65)
Şeytanın İblis adıyla geçtiği 11 ayet-i kerime
“Hani biz meleklere (ve cinlere): Âdem'e secde edin, demiştik. İblis hariç hepsi secde ettiler. O yüz çevirdi ve büyüklük tasladı, böylece kâfirlerden oldu.” (Bakara 34)
“Andolsun sizi yarattık, sonra size şekil verdik, sonra da meleklere, Âdem'e secde edin! diye emrettik. İblis'in dışındakiler secde ettiler. O secde edenlerden olmadı. “ (Araf 11)
“Fakat İblis hariç! O, secde edenlerle beraber olmaktan kaçındı.” (Hicr 31)
“Allah:) Ey İblis! Secde edenlerle beraber olmayışının sebebi nedir? dedi.” (Hicr 32)
“Meleklere: Âdem'e secde edin! demiştik. İblis'in dışında hepsi secde ettiler. İblis: «Ben, dedi, çamurdan yarattığın bir kimseye secde mi ederim!»” (İsra 61)
“Hani biz meleklere: Âdem'e secde edin, demiştik; İblis hariç olmak üzere, onlar hemen secde ettiler. İblis cinlerdendi; Rabbinin emrinden dışarı çıktı. Şimdi siz, beni bırakıp da onu ve onun soyunu mu dost ediniyorsunuz? Oysa onlar sizin düşmanınızdır. Zalimler için bu ne fena bir değişmedir!” (Kehf 50)
“Bir zaman biz meleklere: Âdem'e secde edin! demiştik. Onlar hemen secde ettiler; yalnız İblis hariç. O, diretti.” (Taha 116)
“Artık onlar, o azgınlar ve İblis orduları, toptan oraya tepetaklak (cehenneme) atılırlar.” (Şüara 95, 96)
“Andolsun İblis, onlar hakkındaki tahminini doğruya çıkardı. İnanan bir zümrenin dışında hepsi ona uydular.” (Sebe 20)
“Yalnız İblis secde etmedi. O büyüklük tasladı ve kâfirlerden oldu.” (Sad 74)
“Allah: Ey İblis! İki elimle yarattığıma secde etmekten seni meneden nedir? Böbürlendin mi, yoksa yücelerden misin? dedi.” (Sad 75)
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.