Muhteşem bir atmosfer içerisinde ligin 30. haftasında Çaykur Rizespor’u net bir skorla yendik diye başlayamayacağım. Evet, galip geldiğimiz doğrudur ama o sürekli alışageldiğimiz atmosfer maalesef yoktu. Ev sahipliği yaptığımız Fenerbahçe müsabakasında taraftarların neden olduğu çirkin ve kötü tezahürat nedeniyle 50 bin lira para cezası almış, maraton, güney kale arkası ve kuzey kale arkası tribünlerinde bulunan izleyiciler için elektronik bilet kapsamındaki kartlarının bir sonraki iç saha maçında bloke edilmesi Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu tarafından karara bağlanmıştı. Ve bu maçta da bu ceza uygulandı. Bu sebeple kendi evinde adeta deplasmanı yaşayan camianın taraftarı ekran karşısında çaylarını yudumlarken takımlarına destek oldular.

Kocaman’ın öğrencileri hakem Halis Özkahya’nın başlama düdüğünün ardından kısa bir süre sonra öne geçmeyi başardı. Özellikle bu sene yani ikinci yarı Aykut Hoca’nın en dikkat ettiği hususlardan ikisi de ilk golde gerçekleşti.

Kocaman, duran top organizasyonunda ve maçın ilk çeyrek diliminde öne geçmeyi arzuluyor. Nihayetinde Ömer Ali Şahiner’in sol kanattan kullandığı köşe vuruşunda ön direkte topa iyi yükselen Halil İbrahim Sönmez’in meşin yuvarlağı filelerle buluşturmasıyla rahatladığımızı düşündük. Ama Çaykur Rizespor dört dakika sonra kazandığı penaltıyı Sylvestre’nin ayağından gole çevirince maçtan kopmadığının sinyalini verdi. İlk yarı her iki takım da tedbiri elden bırakmayınca karşılıklı atılan gollerle takımlar birbirleri üzerinde skor üstünlüğü sağlayamadı.

Kocaman, ikinci yarıya iki değişiklikle sahaya çıktı ve oyunu rakip alana dakikalar ilerledikçe şiddeti artan dozda yıktı diyebilirim. Rakip ceza sahasına daha çok ve daha etkili  girmeye başlayan temsilcimiz Rize’yi adeta esir aldı.

Bir o yana bir bu yana derken yine duran top organizasyonunda Ömer Ali Şahiner’in kullandığı kornerde Jagos Vukoviç’in kafa vuruşu Torku Konyaspor’u tekrar öne geçirdi. Esaret altındaki rakip skor avantajını da kaybedince bir gol de Dimitar Rangelov’un ayağından geldi. Müsabaka düşme hattından uzaklaşmak isteyen Çaykur Rizespor adına daha önemli olsa da kazanmasını üç golle bilen Konyaspor oldu ve sezon boyunca ilk defa bu skoru alarak üç puanı daha hanesine yazdırdı.

Ömer Ali Şahiner’in maça damgasını vurduğu, takımın vazgeçilmezleri arasına girmeye en büyük aday olduğu performansıyla dikkatleri üzerine çekti. Rangelov ve Bajic uyumu, uzun bir süreden sonra Halil İbrahim Sönmez’in golle yeniden tanışması, Traore’nin muhteşem röveşatası ve elbette Jagos Vukoviç’in olağanüstü oyun anlayışla takımına defansif anlamın dışında ofansif anlamda da destek olması maçın öne çıkan anlarıydı. Böylelikle tarihimizin en yüksek puan rekorunu geliştirip ligde ki on üç maçlık yenilmezlik unvanımızı sürdürüyoruz. Bu unvanla beraber bu maç itibariyle ligde topladığımız puanlarla kalan dört maçımızın tümünü kaybetsek bile Avrupa kupalarına gitmeyi garantiledik. Biletimiz hayırlı olsun.