Bu hafta finansal piyasalar için kritik bir hafta olacak. Cuma günü bugün ABD’den önemli sayılan bir veri açıklanacak. Tarım dışı istihdam verisi; beklentilere paralel gelebilecek bir veri, FED’in 16-17 Aralık’ta yapacağı toplantıya ışık tutacaktır. İyi gelecek bir veri faiz artırımını netleştirecek bu da gelişmekte olan ülkeler için negatif bir durum olacak.

     FED‘in faiz artırımlarına başlaması doların anavatanına dönmesi anlamını taşıyor ki, dolara olan talep yine artabilir. Dolar tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de TL karşısında değer kazanacaktır. Bizim gibi gelişmekte olan ülkeler içinde sıkıntılı bir süreç başlayacaktır. Tabii bunları negatif gelişmeler olarak değerlendirirken bizim için pozitif olabilecek gelişmelerde yok değil. Avrupa Merkez bankası ECB’nin parasal genişlemeden bahsetmesi daha önce Aralık ayı toplantısında bunu düşüneceklerini ifade etmişlerdi. Toplantıda gündeme gelirde parasal genişleme başlayacak olursa piyasalara taze para girecek anlamı taşır ki bu da gelişmekte olan ülkelerdeki para çıkışlarının etkisini azaltır. Bunu da pozitif haber olarak nitelendirmek lazımdır.

    Önemli bir konuda Suriye sınırımızdaki gelişmeler, Rusya uçağının düşürülmesinden sonra Türkiye gerginliği azaltmak adına bir dizi adımlar attı. Fakat aynı karşılığı Rus tarafından bulamadı. Rusya gerilimi tırmandırmaya devam ediyor. Son olarak ülkemizi DEAŞ terör örgütünden petrol almakla itham ettiler. Bu yaklaşımlarını Cumhurbaşkanımızda sert bir şekilde ispat etmeye davet etti. Karşılıklı suçlamalar devam ediyor. Bu gerilimin hangi tarafından bakarsak bakalım piyasalar tepki vermeye devam ediyor. Rusya tarafından gelen her haber piyasaları dalgalandırıyor. Borsa inişli çıkışlı bir grafik çiziyor. Dövizde yukarı yönlü dalgalanmalar devam ediyor. Gerilim böyle devam ettiği müddetçe piyasalardaki oynaklıkta devam edecektir.

    Burada bir önemli konunun daha altını çizmek gerekirse Nato ve ABD tarafından gelen haklı olduğumuz ile ilgili beyanatlar ve destek açıklamaları piyasalar tarafından iyi bakılan pencere olduğunu söyleyebilirim.

     Bu süreçte FED faiz artırımlarının gelecek olması Suriye sınırımızda yaşanan olumsuz gelişmeler dövizin düşmesini engelleyen faktörlerdir. Dolar/TL 2,850-2,930 aralığında gidip gelmektedir. Euro/TL ise 3,030-3,125 aralığında seyretmektedir. Ben yukarı yönlü hareketlerin daha olası olduğunu, düşüşlerin ise piyasalar tarafından alım fırsatları olarak değerlendirileceğine inanıyorum. Borsa İstanbul ise 77,000 ile 84,000 arasında geziniyor. Daha önceki yazılarımı takip edenler hatırlayacaklardır Borsa İstanbul 80,000 seviyesine gitse bile oralarda kalıcı olamayacağını yazmıştım. Bunun sebeplerini de belirtmiştim aynı şeylerin hala geçerli olduğunu düşünüyorum. Borsa İstanbul yıl sonu gelirken bir hayli yoruldu. Yıl sonunu da 75,000 ile 83,000 aralığında bir yerde kapatmasını bekliyorum.

     Altın fiyatlarında büyük düşüşler beklemediğimi daha önceleri de belirtmiştim. Yine aynı yerdeyim 99,000 seviyelerinde seyrediyoruz. Bu seviyelerin altına sarkarsa alım için fırsat olarak görüyorum. Ünlü yatırımcı Mark Faber’de altının onsunun 1,000 ile 1,050 dolar seviyelerine gelmesini bekliyorum. O seviyelerden altına girmek istiyorum demişti. Ünlü yatırımcının söylediği seviyeleri test ediyoruz. 2015 yılını kaybettik, koca bir yıl çok da iyi geçmedi. Önümüze bakmak 2016 yılını iyi değerlendirmek lazım, korkarım ki 2016 yılını da Suriye sınırımızda yaşanan gelişmelerle ve FED ne zaman faiz artıracak söylemleriyle geçirecek gibiyiz.