Kavganın Nedeni İstihbarat Teşkilatımızın Güçlenmesi (1)
Türkiye yıllardır teröre hedef bir ülke, muhalefet partisi CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun terör danışmanı yoktur, istihbarat danışmanı yoktur. CHP genel başkanlığının yıllarca terörle mücadelede yer almış emekli bir general, emekli bir emniyet müdürü danışmanı yoktur, ülkemizin en önemli kurumu milli istihbarat teşkilatımızla ilgili kanunun çıktığı şu günlerde CHP genel başkanının istihbarat teşkilatımızdan emekli olmuş veya istihbarat örgütleri konusunda uzman emekli general, polis şefi, akademisyen danışmanı yoktur bu nedenle de siyasal iktidarın MİT konusundaki kanuna ve maddelerine rutin karşı çıkma ve eleştirme görevini yaptılar. Hatta öylesine ilginç manzara gördük CHP, MHP, BDP aynı eleştiriyi yaptılar.
Ülkemizin istihbarat teşkilatını yöneten müsteşar akademik kariyeriyle bu konuda uzman, askerlikteki döneminde askeri istihbaratın kulakları olan GES komutanlığında görev yapmış değerli bir bürokrat göreve geldiğinden bu yana muhteşem uygulamalarıyla miti iç ve dış istihbarat olarak görevlendiren Türk Genelkurmayı’nın bünyesindeki GES komutanlığı denilen dinleme ve istihbarat görevleri yapan teşkilatı milli istihbarat teşkilatının bünyesine katarak güçlü, teknik ve dinamik bir yapılı, iyi yetişmiş kadrosuyla Türkiye’nin gözbebeği kurumu geliştirmeye çabalamıştır.
Günümüzdeki küresel çetelerin yerli işbirlikçilerinin derin etkinliklerine karşı bazı kanunlar gerektiği için bu konuda TBMM’ye kanun sevkedildi ancak gördük ki hiç istihbarat konusunda danışmanı olmayan muhalefet başta CHP eleştiriler yaptılar. “Faili meçhullar artar, her gün insan öldürülür, MİT hesap vermez, MİT’e operasyon görevi verilmemeli” gibi eleştiriler yaptıklarını görünce CİA ve MOSSAD, BND gibi örgütlere ait hiçbir kitap okumadıklarına inandım.
İstihbarat konularında uzman Abraham Shulsky, “İstihbarat, her tür politik, ekonomik, sosyal ve askeri gelişmeyi anlamayı ve derhal öngörmeyi amaçlayan evrensel bir sosyal bilimdir” derken önemli bir tespit yapmıştır. İstihbarat Arapça “istihbar” , “haber”, “bilgiyi elde etme” kelimelerinden türetilmiştir. İngilizce karşılığı “intelligence“ sözcüğüdür bunun anlamı ise akıl, zeka, haber, bilgi demektir. Prof. Dr. Ümit Özdağ Hoca çarpıcı bir analiz yaparak, “İstihbarata ve istihbaratçıya gizli bir dedikodu ve dedikocucu yansıtması ile bakan ve istihbaratçı ile bir araya gelmesi durumunda istihbaratçının kendisini baskı altına alacak bilgilere ulaşacağını düşünen Türk politikacısı ve Türk işadamı ile sivil karar alıcılar mümkün olduğunca istihbaratçılardan ve istihbarattan uzak bir yaşamı tercih etmekte, karar sürecine istihbarat analizlerinin sonuçlarını mümkün olduğunca az dahil etmektedirler.” Bizim politikacıların özellikle muhalefetin halini anlatır.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.