Konya, uzun zamandır dilden dile dolaşan paralel yapı operasyonunu geçtiğimiz günlerde yaşadı.

Konya operasyonu, sadece polis mensuplarına yapılmaması hasebiyle diğer illerdeki paralel yapı operasyonlarından ayrılıyor. Hem üniversite hem de finansal ayak iddialara göre soruşturmaya tabi tutulmuş durumda.

En başından beri Konya’nın malum yapı açısından çok önemli olduğu biliniyor. Manevi hassasiyetleri yüksek olan şehrimizde çok çabuk mesafe kat edilebildiğinden kolay yuvalanıldığı işin başındakiler tarafından en ince ayrıntısına kadar hesap ediliyor. Hatta geçtiğimiz günlerde “Paralel’in İran imamı’ başlığıyla ulusal bir gazete Mevlana Üniversitesi’ndeki bir doçentin gizli fotoğraflarını bile çekmişti…

Hükümet çevrelerince çok sevilen Hüseyin Namal, Hanefi Avcı’nın kitabındaki bilgiler ışığında İstihbarat Daire Başkanı iken Konya’ya gönderilerek Paralel’in elinden kurtarılan Namal, paralel yapı operasyonunun kimilerine göre içinden çıkamadı.

Başlattı ama bitiremedi.

Bu yüzden mevcut Emniyet Müdürü Mevlüt Demir cevvaliyet düzeyinin yüksekliğine münhasır göreve getirildi. Ve operasyon hızlandırıldı.

Okudan neden konuşmuyor?

Esasında Konya’daki paralel yapı operasyonu önceki rektör Süleyman Okudan üzerinden kurulacaktı. En azından kamuoyundaki intiba böyleydi.

Lakin uzun uğraşlara rağmen rektör hoca kayda değer şeyler anlatmadı anlaşılan.

Ya çekindi ya da…

Operasyonun Okyanus adıyla şekillenmesi Nusret Argun sayesinde oldu. Ereğli ziyareti esnasında bir devlet büyüğüne ulaşan Argun, olayın seyrini tamamen değiştirdi.

Okudan’ı rektörlüğü sırasında takip eden ekip, sorgu sırasında bazı özel durumlardan bahsedildiğinde Rektör Hoca’nın gözyaşlarını tutamadığını anlatmışlardı gazetecilere. Detaylar elbette o sorgularda var ve bunlar şuan ki ekibin elinde.

Olayla ilgili birçok işadamını dinleyen KOM Şube aylardır bu operasyona hazırlanıyor. İpin ucu buradan tutuldu. Arkası gelecek mi göreceğiz.

Gelecek dönem Ak Parti meclis sıralarında göremeyeceğimiz bir vekilimiz aylar önce “Süleyman Okudan bildiklerini anlatmalı” demişti. Rektör Hoca buna rağmen suskunluğunu bozmadı.

Şimdilerde Süleyman Okudan’la ilgili bir efsane konuşulur oldu. Anlatılanlara göre Rektör Hoca, Hanefi Avcı’nın Haliçte Yaşayan Simonlar timsali kendisine yapılanları yazdığı bir kitap hazırlamış. Hatta yakın çevresine bu kitabı yayınlarsa Türkiye’de yer yerinden oynayacağını ifade etmiş.

Efsane bu ya Hoca, bu yüzden bir de yaşadığı tecrübelerden kaynaklı konuşmuyormuş.

Operasyon akşamı arayan Sabah gazetesindeki abime söylediğim gibi: Rektör Hoca tam olarak konuşmadan bir şeyler hep eksik kalacak. KOM Şube’nin işi epey zor…

Allah yardımcıları olsun.