Yaşlandıkça bir yandan da yaşadıklarımızla olgunlaştıkça bizim mesleğin vebali altında ezilmeye devam ediyoruz. Neden ya da nasıl mı? Sevdiğiniz inandığınız bir dostunuz sizi arıyor ya da alo deyip geliyor, çay kahve eşliğinde size bir şeyler anlatıyor. Hatta hatta bir dönem İHA’da Genel Müdürlüğümü yapan değerli insan Hasan Erkut Saylan Bey Konya ile ilgili bir şey duydu mu, açıyor telefonu hal hatırdan sonra rahatsızlığını dile getiriyor veeeee “Ben sana durumu anlattım. Aktardım. Bundan sonra bu işin vebali sende” deyiveriyor.

Yani biz sadece görüp yazamadığımız zaman, duyup öğrenip dile getiremediğimiz zaman kendimizden utanmıyoruz, bir de bize aktarılanların vebali ile ezilip küçülüyoruz.

Yine böyle bir sıkıntılı konuya girmeden birkaç küçük not ve uyarı ile yazımıza geçelim.

Gökmen Bey benim de dikkatimi çekmeyen ya da atladığım bir konuya şöyle dikkat çekiyordu;

TRAFİK

“Sayın Uğur Özteke,

Şehrin önemli sorunu trafik sorunu, bunu dile getirmeniz sosyal sorumluluk anlayışınız takdire şayan. Trafiği kilitleyen bir başka neden söylemek istiyorum. Özellikle iş çıkışı saatlerinde çöp kamyonları yola düşüyor. Çöp topluyor. Trafiği kilitliyor. Bekleyen araçlar daha çok egzoz yayarak havayı kirletiyorlar bir taraftan. Yatsı ezanından sonra yapsalar bu işi yollarda kimse kalmaz.  İyi günler.”

…………..

Bizde insanlarımız ve şehrimiz adına duyarlılığından dolayı Gökmen Bey’e teşekkür ediyoruz. 

SİTE ÖNLERİ VE KALDIRIMLAR

Okurlarımızdan Allah bin kere razı olsun. Bizim okurlarımız gerçekten duyarlı insanlardır. Örnektirler.

Bakın Fahrettin Bey geçenlerde belediyelerin kafelerle ilgili yıkım kararı ve bizim de yazdığımız yazının çıktığı gün bize dört beş fotoğraf karesi gönderip ne diyordu;

“Uğur Bey hayırlı sabahlar

Bugünkü yazınıza istinaden

Yer: Nalçacı Evren Sitesi önü, kaldırım

Saat: 18.30

Konak Sitesi altındaki kafeye gelenlerin park yeri. Kaldırım onlar için, insanlar nerden geçerse geçsin.

Ne kadar tedbir alsanız, ne kadar ikaz yazsanız da görgü meselesidir bu. Mercedes’e binmek insani değerleri arttırmıyor maalesef.

Kolay gelsin”

……………

Bizde Fahrettin Bey’in çekip gönderdiklerinin üzerine, yorumunun üzerine laf etmek istemiyoruz.

TRAFİKTE KUL HAKKI

Dün sabah yazımız ile ilgili olarak bizi arayan büyüklerimizden biriside Hasan Kavuş abimizdir. Hasan abi Zafer’de ticaretin ve sosyal hayatın en cıvcıvlı, renkli ve tantanalı olduğu yıllardan bugüne benim çizgisinden duruşundan en önemlisi de insanlığından taviz vermeyen bir abimdir. Hasan abi sabah arayıp hal hatır ve dua faslından sonra özetle şöyle diyordu;

“Güzel kardeşim bizim önce kul hakkını iyi bilmemiz anlamamız gerekir. Kul hakkını bugün insanlar illa ki çalma, alma olarak görüyorlar. Bunun aslı bu değildir. Sen ne güzel yazmışsın trafiği. Ben trafikte iken araç kullanırken ağzımı bozarım. Günaha girerim. Çünkü kuralsızlıklara tahammül edemiyorum. Bu duruma yengen de çok kızar. Geçen gün yine ben direksiyondayım yengende yanımda. Önümüzdeki aracı süren bayan kardeşimiz başörtüsü ile kulağının arasına telefonunu sıkıştırmış yolun en sol şeridini kapatmış azami hız 70 iken bu hanım kardeşimiz 50 ile gidiyor ve arkasından selektör yapıyorum hiç umurunda değil. Yengen dayanamadı şuna bir korna çalsana dedi. Bak kardeşim işte bu bir kul hakkıdır.

Mesela bizde randevulara riayet etme diye bir şey yok. Saat 10’da yanına geleceğim abi derler. 11’de çıkar gelirler. Bu bir saat beni bekletmeniz kul hakkına girer.”… dedikten sonra yine Konya ve bizlerle ilgili öyle güzel örnekler verdi ki kendisinden Allah razı olsun. Duanın ardından da Evliya Çelebi Parkındaki Kafem’de Konya’nın en güzel saç böreğini yeme adına sözleştik ve vedalaştık.

GELELİM BİZİM SUYUN BAŞINDAKİ KURTLARA

Malum şehrin neresine dokunsak bir değil bin bir “Ahhhhhhh” yükseliyor. Geçenlerde Nüve, Demirci iş merkezlerinin orası için yıkım kararı ya da binaların son çıkan deprem yönetmeliğine göre takviye edilmesi ile ilgili her taraf ayaklandı. Kimi bize kızdı, kimileri “durduk yerde bir yazı yazdın milleti esnafı üzerime saldın” dese de orada özellikle esnafları bekleyen bir büyük sıkıntı mevcut.

İşte geçen hafta bu şehrin dahası Cihanbeylili ama şehirde büyüyen genç yaşına rağmen kendisini inanılmaz geliştirmiş bir dostum var. Ben şahsen bu tip insanları hep günümüzde artık dağlarda, vadilerde ellerindeki detektörlerle maden hazine arayanların arayıp da bulamadığı “hazinelere” benzetiyorum. Benim için bu kadar değerli olan dostum aradı.

Her zamanki sakinliği ve dinginliği ile başladı anlatmaya;

“Uğur abi geçenlerde bir konuya değindin sonra konuyu zor toparlayıp kapattın. Ya da kapattırdılar. Abi bu iş biraz sıkıntılı bir durum. İnsanlar artık evlerine ekmek götürmekte zorlanıyorlar. Bu iş merkezlerinde onlarca esnaf ve dolaylı dolaysız buraların ellerine bakan yüzlerce masum insan suyun başındaki kurtların kararını bekliyor. Evet yasal olarak 2007’deki deprem yönetmeliği gereği buralar elden geçmeli. Peki kim nasıl geçirecek? Takviye yapılacak bunun maliyetini çıkartan resmi bir kurum ya da kişi var mı? Yıkılacak peki neyi kime göre? Allah rızası için elini vicdanına koy buradan bir kişi Yapıcı İş Merkezi için bir dilekçe verse orası içinde aynı uygulama yapılabilecek mi?

Bak abi benim burada sadece bir bürom var. İş merkezi komple yıkılsa bir tek odalı ofis ile aynı işimi yapar mıyım? Yaparım. Allah şahit bunun şahsımla hiçbir alakası yok. Sizin oturduğunuz apartman 2007’den önce yapılmadı mı? Ya da kaç merkez 2007’den sonra yapıldı ki?

Uğur abi sana bir şey söyleyeyim mi senin abilerin senin değer verdiğin bu insanlar ile geçmişte oralarda olanlar hep aynı. Bunlar suyun başındaki kurtlar abi.

Bunu sakın unutma.

Haaaa bak ben sana anlattım. İster yaz ister yazma ama artık bu esnafların çoluklarının çocuklarının vebali artık sende…”

…………

Vebal ahhhhhhhhhhh

Allah’ım beni sizleri ve cümlemizi altından kalkamayacağımız veballerden korusun.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Sen çiçek olup etrafa gülücükler saçmaya söz ver. Toprak olup seni başının üstünde taşıyan bulunur. Gül olup etrafa rayihalar saçmaya söz ver seni anlatmaya bağrı yanık bir bülbül bulunur.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Elektrikli bisiklet kullanan bayanlar ile motorlu erkeklerimiz döner kavşaklara ters yönden girmedikleri zaman daha iyi ADAM oluruz