Allah’a şükürler olsun ha bir cumartesi pazarımız boş geçsin. Şöyle ayağımızı uzatıp bir nefes alalım. Artık bu dünyadan ümidimizi kestik inşallah hayırlısı ile toprağın altında rahat yatarız. Hep duamız toprağın altı için.  

Dün sabah da evde çoluk çocuk kahvaltımızı yaptıktan sonra gazeteden ekip ile soluğu Japon Parkı’nda aldık. Çünkü Tahir Akyürek Başkan yarın şehrimizde başlayacak olan Konya Büyükşehir Belediyesi’nin yönetim kurulu üyesi olduğu İslam Başkentleri ve Şehirleri Teşkilatının toplantısının tanıtımını yapacaktı.

Bu toplantı ile ilgili bilgileri gazetemizde, internet sayfamızda takip edebiliriniz. Biz toplantının ana amacı dışındaki detaylara bakalım.

Tahir Başkan toplantıya öyle bir başladı ki sanırsınız Başkandan National Geographic dersi vardı.

Ama Allah için her zaman Başkan’ın o görünmeyen zekasından ve bilinmeyen engin tecrübesinden istifade ediyorduk.

Başkan toplantıya geçmeden Japon parkının havuzundaki balıkları ekmekle nasıl yemlediğinden başladı ve “Balıklara fazla ekmek vermemek gerekirmiş. Bir bayan geldi bizi uyardı. Hem bu havuza dikkat etmeliyiz. Su kaplumbağalarını gördük. Arkadaşlara sordum. Kaplumbağaları biz değil vatandaş getirmiş. Evinde besleyemediğini vatandaş buraya atıyormuş. Peki ya yavru timsahlar, pirinalar da suya bırakılır burada bizim haberimiz olmadan büyürlerse!” diye ekledi.

Tahir Başkan bu, yarın bir gün gazetecilerin “Japon Parkı’nda pirana var” haberinin altını şimdiden dolduruveriyordu. Söze buradan başlayan Başkan uzunca süre National Geografic kanalı tarzı belgeselimsi bilgiler verdi. Beyşehir Gölü’nde 40 yıl önce 24 çeşit tatlı su balığı olduğundan tutun ticari amaçlı olarak, bu çeşitlerin nasıl tüketildiğinden, atılan farklı balık yavrularının gölün doğal dengesini nasıl bozduğuna kadar pek çok yeni bilgi.

Japon Parkı’ndan Beyşehir Gölü’ne, Hadim’den Çeltik’e doğa ve turizm bilgilendirmelerinin ardından başkan bu kez döndü ve “Camları sinek geliyor diye mi açmıyorsunuz?” diyerek National Ceographic turunu tamamlıyordu.  

Bizim Tahir Başkan’ın gözünden hiçbir şey kaçmıyordu ki, biz basın mensuplarından bazı arkadaşlarımızın masamıza konulan kahvaltılarla yetinmeyin dışarıdaki açık büfeden çeşit getirdiğini görmüş ve kibarca gündemine devam ederken, “İsteyen arkadaşlarımız yan taraftan büfeden arzu ettikleri çeşitlerden alabilirler” !!! diyordu.

Tahir Başkan bizlerden belediye hizmetlerine destek isterken üstü kapalı yine bir “kapak” yapıyor ve “Bilim Merkezini şu kadar yüz bin kişi ziyarete etti, şehitliği şu kadar yüz bir kişi ziyaret etti. Ama bizi eleştiren gazeteci arkadaşın daha şehitliği hiç görmediğini öğrendik……”

Ah Başkanım ah sana da açık vermeye gelmez ki… 

Şahsen üstümüze hiç alınmadık. Çünkü o konuyu gündeme getirip hiç gezmeyen meslektaşımızı biz biliyoruz. Ama Tahir Başkan şu bakış açısında haklı olabilir.

Evet Konya yıllardan bu yana belediyecilik hizmetlerinde en öndeki örnek belediyedir. Konya’da belediye hizmetleri tavan yapmıştır. Hatta belediyecilik hizmetlerinde artık fantazilere döndüğü noktalar da vardır.

Ama Konya geçmişi vizyonu ve de misyonu ile Dünya’da sayılı şehir ise biz de her şeyin en iyisini istemeye devam ederiz Başkanım…

Yazımızın sonunda dünkü güzel toplantı için Belediyedeki mesleki birkaç arkadaşımız için de bir çift laf edelim. Özel Kalem Müdürü Murat Közoğlu, Süleyman Sayan, Galip Marlalı, Cemil Anıl Doğan ve Mustafa Varol bizleri memnun edebilmek için pervane oluyorlardı. Ama Süleyman Sayan o muhteşem modern giyim tarzını bırakmış bizim gibi klasik lacivertler içinde idi. Gerçekten Süleyman’ın bu tarzını yadırgadık. Süleyman Sayan’a yeşil, mor, kırmızı, bordo, sarı, turuncu daha çok yakışıyordu. Toplantı sırasında Başkanın yanında yer alan Genel Sekreter Yardımcısı Abdülmelik Ötügen Bey, Dış İlişkiler ve Turizm Şube Müdürü Selim Güleç Bey’de ev sahipliği ile dikkat çektiler. Biz de kendilerine teşekkür ederiz.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Zekasını beğendiğin birinin görüntüsünü merak etme. Zekasını kullanmayan birinin ise görüntüsünden etkilenme.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Düğün konvoyları ile üç şeritli yolları dakikalarca tıkamadığımız zaman ADAM oluruz.