Tüm gıda maddelerinde yaşanan aşırı fiyat yükselmeleri vatandaşımızı zor durumda bırakmakta ve bu zor durum birçok olumsuzluğa da yol açmaktadır.

Karnını doyurma derdine düşen insanın haram-helale dikkat etmesi çok zor olup sorumluluk sahipleri bu durumu dikkate almak zorundadırlar.

Elbette ki, bu sorunun baş sorumlusu devleti idare edenler olup bu sorunun çözümü de en başta onların sorumluluğundadır.

Ancak, bu ülkenin tüm vatandaşları ülkemizde yaşanan her türlü sorundan belli oranda sorumlu olup herkes üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmek zorundadır.

Özellikle, kendini Müslüman olarak tanımlayanlar sorumluluğu başka yerlere atmadan yedikleri ve içtikleri gıdalara dikkat etmekle mükelleftirler.

-Ülkemizin en önemli gıda sorunlarından biri olan “Domuz eti” sorunu ile ilgili ne düşünüyorsunuz?

Hayvan üretiminde yaşanan sorun nedeniyle et ihtiyacının karşılanmasında domuz etinin daha fazla yer alacağı kaçınılmaz olacak.

Bu önemli konu içerikli “Kimse Domuz Eti Yemedim Diyemez” başlığı altında bir yazı yazarak Müslümanları bilgilendirme ve ikaz etmeye çalışmıştım.

Konu ile ilgili Müslümanların kahir ekseriyetinin bilgisinin olmadığını gördüğüm gibi anlatılanlara inanmadığını da gördüm.

7 Temmuz 2006 tarih ve 2622 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Türk Gıda Kodeksi Çiğ Kırmızı Et Ve Hazırlanmış Kırmızı Et Karışımları” tebliğinde domuz kasaplık hayvanlar içerisinde yer almıştır.

Tebliğ Madde4-(1): a) Kasaplık hayvan: Büyükbaş, küçükbaş hayvanlar ve diğer kasaplık hayvanları;

b) Büyükbaş hayvan: Sığır, manda ve deveyi;

c) Küçükbaş hayvan: Koyun ve keçiyi;

ç) Diğer kasaplık hayvanlar: Domuz, yaban domuzu, at ve tavşanı,

Domuz yetiştirmek, etini satmak kahir ekseriyeti Müslüman olan ülkemizde suç değildir.

Yani, şartlarına uyarak domuz eti satıbildiği gibi lokantalarda domuz eti yemeği vatandaşlara sunulabilir hatta domuz eti lokantası bile açabilir.

Tarım ve Orman Müdürlükleri Gıda Kontrol ekipleri tarafından yapılan denetimlerde özellikle yemek fabrikalarında domuz, at ve eşek eti kullanıldığı haberlerini duyuyoruz.

Burada suç olan firmaların dana eti yerine domuz, at ve eşek eti kullanarak insanları kandırmalarıdır.

Eğer Müslümansak şu kesin olarak bilinmeli ki, domuz eti haramdır.

Yüce Rabb’imiz “ Allah sizlere yalnız leşi, kanı, domuz etini, bir de Allah’tan başkası adına kesilenleri haram kıldı.” (Bakara) buyurmaktadır.

Peygamber Efendimiz(sav); “Şüphesiz Allah ve Rasûlü şarabın, ölü hayvan etinin, domuzun ve putların alım-satımını haram kılmıştır.” (Buhârî) buyurmaktadır.

İlahiyatçı Yazar Reşit Haylamaz'ın hazırladığı ‘Türkiye'de Domuz Gerçeği' adlı kitabında “İsrail'de domuz eti satımı kanunen yasak. İsrail'de domuz eti satarken yakalanan bir kişiye 12 ile 16 yıl arasında hapis cezası veriliyor” denilmektedir.

Ne kadar düşündürücü ve acıtıcı; yüzde 99’unun kendini Müslüman olarak tanımladığı ülkemizde domuz eti kasaplık et kategorisindedir.

Alkollü içkilerde haram ve zararlı diyebilirsiniz.

Doğru. Doğru olmakla birlikte aynı şey değil; içki içmeyen bir kişi içki içilen bir yere girmediği gibi içki de satın almaz.

Ancak, herkes lokantaya girip et yemekleri yer ve kasaptan et alır. Et yediği lokantaya yediği etin ne eti olduğunu sormaz, sorma ihtiyacı da duymaz.

Aynı şekilde kasaptan et alırken aldığı etin sığır eti mi yoksa domuz eti mi olduğunu bilmez ve sorma ihtiyacı da duymaz.

İddialara göre, ülkemizde bir yılda yüzbinlerce domuz yetiştirilip et, salam, sosis gibi farklı türevlerde piyasaya sürülüyor.

-Çözümü nedir?

1-Özellikle küçükbaş ve büyükbaş mera hayvancılığının geliştirilmesi

2-Toplumun İslami yönden bilinçlendirilmesi