15 Temmuz 2016 Cuma günü saat 22.00 gibi 2 tane jet Ankara’daki evimizin üstünden silme geçti.

O kadar alçak ve gürültülü geçti ki, ilk etapta düşman jeti önde diğer jette onu kovalıyor sandık.

Şunu iyi biliyorduk ki, jetler şehir merkezlerinde bu kadar alçak uçmaz ve sivil halkı rahatsız etmezdi.

Balkondan baktığımızda bu 2 jet arkalı önlü daireler çizerek, alçak uçuş büyük gürültü ile evimizin üstünde tur atıyordu.

Aileme o an dedim ki bunlar kopmuş, bunlar ya FETO’nun pilotları, ya da yolcu uçağı kaçırıldı onu indirmeye çalışıyorlar.

Bir süre sonra televizyonda boğazın Asya’dan Avrupa’ya giden yolun kesildiği ve arkasından TRT kanalında yüzü bembeyaz ve sesi tıkanan spikerin, “TSK Yönetime El Koymuştur” sözü ile bir tersliğin olduğunu anladım ve o saatte Ankara semalarındaki bu jetler, “hayra alamet değil” diye sosyal paylaşımda paylaştım.

Ankara’daki evimiz Türkiye Büyük Millet Meclisi ile Genel Kurmay Başkanlığı’na 500 metre, diğer taraftan ters yönde Külliye’ye 500 metre… Jetler helikopterler çatımızın üstünden alçalıyor, bu bölgelere bombalar bırakıldığında sanki evimiz bombalanıyor ev yerinden oynuyordu. Camlar patlamasın diye camları açtığımız için perdeler de havalanıyordu.

Her jet geçtiğinde çocuklar ile evin koridoruna geçip, kulaklarınızı tıkayıp, ağzınızı açın diyordum. Engelli kızımın arka odadaki kapıları, camları kapalı odasında her bomba ile hıçkıra hıçkıra ağlaması, sabaha kadar jetler geliyor deyip evin koridoruna kaçmamız bizi resmen paranoyak yapmıştı.

Aileme engelli kızıma bu kötü anları yaşatan hainlere hayatımda ilk defa beddua ettim.

CNN Ankara Temsilcisi Hande Fırat’la Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile canlı yayında irtibata geçti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan darbe girişiminde bulunanlara meydan okudu.

Halkı demokrasiye sahip çıkmaya çağırdı. Tarihi bir yayındı. Bir kırılma anıydı.

Ardından eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, bakanların demokrasiye sahip çıkılması ve darbeye karşı direnilmesi yönündeki çağrıları geldi.

Başında uçaklar uçarken, patlama sesleri gelirken TRT’den darbe bildirileri okunurken millet sokaklara çıktı ve demokratik rejimin yanında yer aldı. Demokrasinin en önemli güvencelerinden biri millettir.

Tüm yurt genelinde her camide peş peşe ezan ve selalar okundu. Daha sonra minarelerden halkın sokağa dökülmesi gerektiğine dair duyurular duyuldu. Camilerden neden sela ve ezan okunduğu ise merak konusu oldu. Sela ne zaman okunur? Sela neden okunur? Sela ne zaman verilir?

1. Hanefilere ve bazı fâkîhlere göre ölüm haberini hısım ve akrabaya, eşe dosta bildirmek caizdir. Günümüzde bu duyuru, müezzinlerin "salâh" okuyuşları ile yapılmaktadır.

2. Cuma günleri peygamberimize (sav) çokça salavat getirmek sünnettir. Peygamber efendimiz zamanında müezzinlerin cuma günleri yüksek sesle salavat getirmeleri uygulaması yoktur. Fakat her kesin cuma günü peygamber efendimize salavat getirmesi sünnettir.

Bu bakımdan Cuma günleri müezzinlerin minareden yüksek sesle salavat getirmeleri hem insanların salavat getirmelerini hatırlatmak yönünden hem de yoğun olarak çalışan insanlara cuma namazını hatırlatmaları bakımından okunmasında bir mahzur yoktur.

3. İslam adetlerine göre Kurtuluş Savaşı gibi ölüm kalım meselesi olan özel günlerde halkın manen daha güçlü hissetmesi için sela verilirdi.

O vakitlerde tüm halk, her siyasi görüşten, toplumun kesiminden, başı açık-başı kapalı, çoluk-çocuk, yaşlı-genç,  inancı ne olursa olsun herkes darbeye karşı direnmek için sokaklardaydı ve hala sokaklarda.

Cumhurbaşkanım Sayın Recep Tayyip Erdoğan! Salı gecesi Beştepe’de Külliye’de hepimiz sizi beklerken tüm Ankaralılar şunu söylüyordu, “Başkomutanın emri SABAH İŞE, GECE NÖBETE, siz eve deyip emredene kadar hepimiz nöbetteyiz…”