Güzel bir tatil gününde güzel ve insanlarımızı üzmeyecek bir yazı yazmaya sizlere de moral vermeye çalışacağız.

Biz ne kadar kızarsak kızalım.

Sizler ne kadar eleştirirseniz eleştirin şöyle bir çevremize baktığımız zaman şehir ve insanımız gerçekten iyi durumda.

Tabii iyi derken sıkıntılı durumlara da gözlerimizi kapatamayız.

Mesela perşembe akşamı Meram Yeni Yol’daki alt geçit yani bizim şu meşhur “battı-çıktı”nın değişmeyen kaderi yine suların basmasına, cuma günü ikindi saatlerinde Nalçacı’da Sille Alt Geçinin zemininden suların çıkmasına aklımız fikrimiz ermiyor.

Her seferinde buraları gördükçe aklımıza ister istemez “Bu devirde, bu çağda, bu teknolojide alt geçitlerin hali ne?” demekten kendimizi alamıyoruz.

Yağmur yok, kar yok. Ama alt geçitler birer birer sular altında.

Sonra birbirimize sormadan edemiyoruz “Yoksa yine suyumuz mu çıkıyor” deyiveriyoruz.

Neyse gelin biz güzelliklere bakalım.

Dün sevgili dostum beyinli, ufuklu, çalışkan, dürüst, kibar bürokratımız H. Rahmi Dalmaç bizimle şöyle bir şey paylaşıyordu;

“Geçtiğimiz hafta sonu memuriyette ilk görev yerim olan, Artvin’in Hopa İlçesinden misafirlerim vardı. Hopa, Türkiye-Gürcistan sınırında yer alan bir ilçemiz, çoğunlukla Lazlar yaşar. Konya’yı çok beğendiler, etli ekmeğe hayran kaldılar. Şehri gezerken de sık sık belediye çalışıyor dediler. Ben de biliyordum ki sadece Büyükşehir Belediyesi değil, Merkez ilçe belediyelerinin hizmetleri Konya’yı şehircilik anlamında taçlandırıyordu. Allah selamet versin, yanında çalışmaktan her zaman onur duyduğum Konya Valisi Ahmet Kayhan, hiç unutmuyorum bir sohbet esnasında aynen şöyle demişti. “Konya’da görev yapmak herkese nasip olmaz” o yüzden yaşadığımız şehrin değerini bilelim. Bu şehirde, taş üstüne taş koyan herkese teşekkür ederim.  Saygılarımla…”

………………….

Rahmi Bey yazınca aklıma geldi. Adanalı dostlarımız ile iki üç hafta önce beraber idik. Adana’dan şehrimize gelmişlerdi. Vallahi onlar da Konya’nın temizliğine, gelişme hızına olan hayranlıklarını anlata anlata bitiremiyorlardı.

Tamam, biz de kabul ediyoruz. Başka yerlere göre iyiyiz, güzeliz. Ancak bu şehir ve bu şehrin insanı çok daha iyilere layık onun için de biz daha fazlasını istiyoruz.

MÜLK ALLAH’INDIR HATIRLATMASI…

Şimdi yine bir okurumuzun derdini, sıkıntısını sizlerle paylaşarak dünya malına, mülküne servetine ya da makamlara kapılmamız konusunda küçük bir şey hatırlatmak istiyoruz.

Bakın vatandaş önceki gün bir vatandaş üzüntüsünü bizimle şöyle paylaşıyordu;

“Selamünaleykum Uğur abi;

Erenköy’de çalıştığımı biliyorsun abi.  Büyükşehir Belediyesine Bağlı Hareket Merkezinde üzerimi değiştiriyordum 1 yıldır.

Bir hafta önce orada çalışan arkadaşlara burada üzerini değişmesin demişler. Kimin malını kimden kıskanıyor abi bunlar. Eğer adamlık mevkii ile olsaydı peygamber çoban olur muydu abi?

Senin aracılığınla buradan Konya Büyükşehir Belediyesi Başkanımız Sayın Tahir Akyürek Bey’e ve Toplu Ulaşım Daire Başkanıma seslenmek istiyorum.

"Konya Büyükşehir Belediyesi Başkanımız Sayın Tahir Akyürek ce Konya Toplu Taşıma Araçları Daire Başkanlığına bir vatandaş olarak buradan çağrımdır.

Genelleme yapmıyorum lütfen Hareket Şeflerini seçerken "MÜLK ALLAH'INDIR sözünü de hatırlatınız.

Çünkü aramızda Kamu Malını babasının malı zannedenler var.

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın kamu milletin malıdır çevresine duvar örmek isteyenlerin milletimden kıskananların canını fena yakarım dediğini bir kez daha hatırlatmak istiyorum..." 

Senden ricam lütfen bunu köşende yer verirsen çok memnun olurum abi.                        

Kendine iyi bak hayırlı cumalar kıymetli abim ellerinden öperim.”

…………..

Biz durumu bütün yetkililere bir garip çalışan adına iletiyoruz.

DİN GÖREVLİLERKİMİZ DAHA DUYARLI, DAHA HASSAS VE DAHA DİKKATLİ OLMALI!

İki üç gün önceki köşe yazımızın bir bölümünde bir okuyucumuzun duyarlılığı ile hem bir fotoğraf hem de küçük bir değerlendirme paylaşmıştık.

Ertesi gün Hasan Yılmaz isimli din görevlisi olduğunu tahmin ettiğimiz bir beyefendi, mailimize şu notu göndermiş. Önce bunu kelimesi kelimesine yine sizlerle paylaşalım. 

“Yazı eğer size aitse sözüm size Beyefendi. Sizi yaptığınız ısmarlama haber için kınıyorum ve hakkımı helal etmiyorum. İmam vasfını kullandığınız ve diğer imam arkadaşları itham ettiğiniz ve İslam düşmanlarına fırsat verdiğiniz için ayrıca adli ilahinin hesap soracağını düşünüyorum. İnşaallah sorar da.

Yayınladığınız fotoğrafa dikkatli bakarsanız orada iki araç var hangisinin sonra geldiği ve hangisinin imamın arabası olduğunu nereden bildiniz.

Aracın biri Kartal marka ve station kasa yandaki araba Mazda ve hatchback bir araba iki araba arasında yarım metre uzunluk farkı vardır. Ayrıca Mazda araç 1 m’den fazla daha önde ve arkada 1 m kaldırım var yani araç evden en az 2.5 metre uzakta.

Kaldık ki aracımı o evde oturan Suriyeli kardeşlerimizden ve esnaf kardeşlerimden izin alarak koyuyorum.

Umarım nasıl kullanıldığınızın farkına varmışsınızdır.

Ayrıca AK Parti yönetiminden bahsederek ne maksat güttüğünüzü anlamakta zorlanıyorum ve ilk fırsatta AKP il yönetimine sizin yöneticilik yapan üyeleriniz bu vasıflarını insanlar üzerinde tahakküm kurmak için mi kullanıyor diye de soracağım.

Unutmayın her şeyin üzerinde bir irade vardır. Der sizi Allah’a havale ediyorum.”

……………

Sayın din görevlisi arkadaşımızın bu sitem dolu yazılarını yayımladık.

Siz değerli okurlarımızın durumu daha iyi anlayabilmesi için iki satır ilave edelim ki durumu biraz daha net görebilelim.

1-Bizimle fotoğrafı paylaşan ve durumdan rahatsızlığı getiren insanı çok iyi tanıdığım için gönderdiği fotoğrafa ve şikayetine eşlik ettik.

2-Söz konusu okurumuz da çok şükür çok düzgün bir iş adamı ve eski AK Parti yöneticisi idi. Bunu bilerek dile getirdik ki yıllardır iktidarda olan AK Parti’nin yöneticilerinin görevlerini bıraktıktan sonra da sorunlara birebir ilgisinden mutlu olduğumuzu belirttik.

3-Evet özellikle yazdık iyi tanıyorduk beş vakit abdestinde namazında kul hakkını bizlerden kat be kat bilen bir insan olduğu için düşünmeden inandık.

4-Sayın hocamızın bu durumu AK Partili yöneticilere ileteceğini söylerken bile AKP yazmasındaki öfkesinin bizim asla yönetim üzerindeki düşüncemizin bu kadar düşük ve güzel dinimiz adına kullanılacağını tasavvur dahi edemedik.

5-Özellikle AK Partili bir abimiz dedik CHP’li MHP’li bir yönetici olsa idi muhalefet ediyor olabilir diye düşünür belki de köşemize bu şekilde taşımazdık.

6-AK Parti iktidarları ile din görevlilerimiz çok şükür belki de tarihimizin en anlamlı en itibarlı yıllarını yaşıyorlar. Din görevlilerimiz artık bu milletin en gözde, en seçkin insanı oldular. Dolayısı ile daha da göz önündeler. Bu göz önündeki din görevlilerimiz güzel örnek hareketleri nasıl toplum içerisinde cemaatte takdirle karşılanıyorsa en küçük bir göze batacak durum, söz konusu hocamızla alakalı konuda olduğu gibi dikkat çekiyor.

7-Bu durum toplumun önündeki insanların kaderi olsa gerek. Artık din idamlarımız imamlarımız sadece cemaatin en önünde ki örnek insanlar oldukları gibi normal hayatta da her hal ve hareketleri ile de toplum içerisinde ya alkışlanıyorlar ya da eleştiriliyorlar.

Pazar, Pazar hiç kimseyi özellikle de din adamlarımızı bu şekilde gündeme taşıyıp yanlış düşünmelere sebebiyet vermek istemiyorum. Ve söz konusu hocamızı da bir kez daha onun bize yaptığı gibi Cenab-ı Allah’ıma havale etmiyorum.

Sadece bir yanlış anlaşılma ya da öfke ile kalkılmış bir alınganlık olarak düşünüyorum.

Başta dost olduğum abilerim tüm görevli ve emekli ilahiyatçılara, din adamlarımıza her zaman olduğu gibi en samimi ve içten sevgi saygı ve hürmetlerimi sunuyor iyi tatiller diliyorum.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Hiç kimse senin neler yaşadığını bilmez derdinin ne olduğunu içinde ne ateşlerin yandığını bilmez. Ve hiç kimse senin aslında nasıl biri olduğunu bile bilmez. Ama herkes seni tanımadan hakkında yorum yapmayı çok iyi bilir.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Mangal sonrası eşyalarımızı kilimlerimizi mangalımızı toplarken çöplerimizi de kutulara attığımız zaman daha iyi ADAM oluruz.