Süleyman Sayan

Süleyman Sayan

BİRBİRİMİZİ YEMEDİK !

BİRBİRİMİZİ YEMEDİK !

Uzun zamandır galip gelemeyen bir takım, son maçından sonra geçirdikleri kaza ile sarsılan bir futbolcularının ölüm haberi ile zor günler geçiren diğer bir takım ile karşılaşacaktı.

Mücadele öncesinde kardeşlik mesajları, skorların gelip geçici olduğu kanısı artık saha içindeki mücadele dışında taşkınlık yapmama gibi söylemler güzel görüntüler oluşturacağı konusunda bizleri de inandırmıştı. Üstelik Konyaspor camiasının erteleme talebi görülmek istenen görüntüler duyguları beraberinde getiriyordu.

Haklı olduğu sürece mürekkebimin son damlasına kadar yazılarımı yazmaya taraftarımızı ve takımımızı savunmaya devam edeceğimi belirtmek isterim. Haksız olduğumuz yerde de burada bizim hatamız var demek bizi küçültmez aksine büyültür diye düşünüyorum.

Ramazan ayındayız, malum bazı insanlar inanışı gereği niyetli geldiler bazıları yaşını bazıları ise inanış olarak hazır hissetmedikleri için niyet etmediler. Kimileri de seferiyiz sonradan tutarız dedi. Fakat niyetli insanlar günün sonunda aç kalırken niyet almayan bazı arkadaşlar daha fazla aç olduğunu gösterdi. Uyanıklık edip stadyumun önünde kumanyalarını fazla fazla zula edip dağıtan bazı arkadaşlar ise sadece kendi grubundakilere vereceğiz söylemi utanılması gereken bir durum olsa gerek, zira orada aç kalan gavur çocuğu değildi. Otobüsten iner inmez sağa sola sataşan muhtemelen lise çağlarında 5-6 tane çocuk da bizim ayıbımız diyelim. Taraftarlık yapılanı yıkmak değil, takımına ve tribününe bağlılıktır. Bunlar tribün için gençtir öğrenecektir ama bu sertifikalı taraftarı yeni nesil için bir kez daha gündeme taşımak sanırım doğru olacaktır.

Şimdi gelelim asıl meselelere. Eziyet stadyumdan içeriye gireceğimizde başladı. Türkiye’nin hemen hemen her yerinde maç izlemiş bir kişiyim. Naçizane yaşadıklarımdan dilim döndüğünce kıvırmadan yazmak isterim.

Alanya deplasman tribünü önünde jandarma ekipleri tarafından çok ince bir şekilde arandıktan sonra, insanların yanlarında getirdikleri iftarlıkları içeri almama ile bir kez daha sarsıldık. Çorabına kadar bakma nezaketi gösterdiniz, ekmeğin içine de bakmak zor olmasa gerek. Oruç tutmayanlar zaten yemeklerini yemişlerdi. Gerekçe olarak Alanya yönetiminin iftarlık hazırladığı içerde ücretsiz temin edilebileceği söylendi. Kapının önünde köfte ekmekler çöpe atılmak zorunda kaldı. Dünyada onca aç varken takım ayırt etmeksizin, günah olması bir yana yakışıksız bir durum. İçerdeki kumanya yetersiz kalınca geç girenler ya aç kaldı ya da kuru ekmek yedi. Bir komutanın adamların iftarlıklarını neden almadınız demesi ise ilginçti ama komutanın yaklaşımı çok güzel bir görüntü idi tebrikler kendisine.  Passo kartımıza tanımsız uyarısı verince cep telefonları ile girmeyi denedik lakin bu defada işlem başarısız oldu. Tek geçişlik almamız için sıradan çıkartıp en başa aldılar. Sonra rütbeli bir arkadaş cep telefonunda uygulama olanlar gelsin dedi. Yeniden gittik fiyasko! Sonra başka biri geldi dedi ki burada o uygulama yok!  Video oyunlarında yanan karakterler gibi sürekli başa döndük durduk. En sonunda içeri girmeyi başardık. İçeri bu kadar zor girdiğimiz maçtan dışarı nasıl çıkacağımızı da merak etmedim değil.

Neyse ki Alanya taraftarlarının Nalçacılılar Taraftarlar Derneği Başkanı İbrahim Apalı’ya çiçek takdim etmeleri ve güzel mesajlar vermeleri içimizi rahatlattı. Ardından Konyaspor takımı ve taraftarlarımızın acınız acımızdır pankartı güzel görüntüler arasında yerini aldı. Alanyaspor Başkanı Hasan Çavuşoğlu deplasman tribününe gelerek güzel temenniler ile Konyaspor taraftarı tarafından alkışlanarak tribünden ayrıldı. Hatta taraftarlarımız maç başlamadan önce Konya Alanya el ele hep beraber tribüne şeklinde tezahürat yaparak iki takımı da onore ettiler. Sergen Yalçın’a da sevgi gösterileri vardı. O da bu sevgiyi karşılıksız bırakmadı. İki takım seremoni öncesi 90 numaralı Konyaspor’un Josef  için özel hazırladığı forma önünde poz vererek başladılar karşılaşmaya. Ömer Ali Şahiner VAR tarafından iptal edilen ilk golde sevinmeyerek her iki taraftan da alkış aldı. Devre arasına girildiğinde Konyaspor 2-1 öndeydi ve hiçbir problem yoktu.  Devre arasında olayları başlatan Türk Silahlı Kuvvetleri’nin şerefli üniformasını giyen rütbeli bir asker olması üzücü. Bir spor müsabakasının devre arasında oranın esnafı bir şeyler satar, taraftar lavabo ihtiyacını giderir, namaz kılar, çay içer vs. Alanyaspor Stadyumu’nda maraton ve deplasman tribünü arasında sadece ince bir tel olması deplasmana gelen insanların suçu değil. Güvenliği gerekçe göstererek oradaki insanları hiçbir suçu yokken ezmek ve ortamı germek hiç yakışmadı. Maraton diye tabir edilen yerdeki birkaç kendini bilmez, Konyaspor tribününe laf atınca ortam gerildi. Konyaspor tribününden de bazı kendini bilmezler aynı şekilde cevap verince karşılıklı kısa süreli sözlü sürtüşmeler meydana geldi. Böylece bin bir zahmet ile oluşturulmaya çalışılan ortam ilk darbesini almış oldu. İkinci yarı başlar başlamaz Alanya golü buldu sonrasında nedendir bilinmez Serkan Kırıntılı’ya yabancı maddeler yağmaya başladı.

Bu camiayı terörle nasıl bağdaştırdılar halen anlamış değiliz. Bir de ilk golde sevinmeyip üçüncü golde sevindiği için Ömer Ali için eleştiriler geliyor. Kimse kusura bakmasında kendi oyuncunuzun sevindiği bir ortamda rakibinizin sevinmesinden doğal bir şey yok sanırım. Benim gözlemlerim ile maçta olanlar bunlar. Ramazan ayında saatler gece yarısına yaklaştığında ancak dışarıya bırakılmak çok üzdü. Güvenliği gerekçe gösterip bırakılmayan taraftarların otobüslerinin camları yine kırıldı. Çünkü ülkenin her yerinde saldırıya uğrayan korunurken maalesef Alanya’da taşı atanlar korundu. Hadi bu insanlar maça geldiler suçları vardı! Peki, trafiğe açık alanda attığınız taşlar başka insanlara gelseydi ne olurdu?

Sonuç olarak; Konyaspor yönetimi Alanyaspor başkanı ve bu barışın tesisi için çaba sarf eden Konyalı ve Alanyalı bazı taraftarın emeği heba oldu. Buna sebep olanlar ise mutlu mu bilmem ama futbol sevgisine bir çomak daha sokuldu. Evet, Konyaspor tribününden küfür edildi! Yanlıştı ancak hepiniz bilmem ne çocuğusunuz tezahüratını yaparsanız etki ve tepki meselesi belki ama yapılmaması en güzeliydi.  Dört gollü galibiyet güzel ancak saha dışını konuşmaktan içine yine yer kalmadı. Sosyal medyada yanlı yayın yapan toplumu birbirinden ayırt eden sayfalara inandıkça ve atıştıkça bu kavgalar bitmez. İki tarafta kendi hatalarından dersini almalı diye düşünüyorum. Birilerine iyi gözükeceğiz diye kendi hatalarımızı da iyi gösterip alkışlatmamak gerek.

Maçın Sözü; . Belki inanmayacaksınız ama aynı ortamda bulunduk ve birbirimizi yemedik.

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Süleyman Sayan Arşivi
SON YAZILAR