Geçenlerde Suat Telatar Bey’in konuğu olarak ofislerindeydik. Burada 20’yi aşkın isim vardı. Birkaçının dışında hemen hemen hepsini tanıyorduk. Bu büyüklerimiz Konya’nın yönetiminde şehrin son 40 yılına çeşitli sektörlerde damga vurmuş örnek isimlerdi.

Mesela eski İl Milli Eğitim Müdürlerimizden Recep Metin Hoca’dan Prof. Hüseyin Öğüt Hoca’ya, Nurettin Yaşar Bey’den Abdullah Topaç Hoca’ya, Turgut Kaya’dan eski milletvekili Musa Erarıcı’ya kadar pek çok tanıdık sima burada idi. Ortak sohbet konusu hep Konya idi.

Sohbeti kenarda sessiz sedasız dinledik. Büyüklerimizin tecrübelerinden istifade etmeye çalıştık. Heybeye yeni bir şeyler doldurmaya çalıştık. Yemekler yenip çaylar içilirken Musa Erarıcı abimiz yanımıza geldi. “Anlat bakalım Uğur yeni gazete nasıl gidiyor?” deyince tek kelime ile “Abi inan bu şehir beni yordu. Allah beni ıslah etsin. İnan gazetecilik filan yapmak istemiyorum. Ama yapacağım da başka bir şey yok ki” deyince Musa abi Hazreti Mevlana’nın “Derdin yoksa dert edin” sözünden başlayarak bu konuda birçok rubaiyi okudu.

Allah’a şükür fert olarak, aile olarak maddi manevi hiçbir derdimiz yoktu. Şehri ve insanımızı çok seviyorduk. Mesleğimizi ise belki kendimizden çok seviyorduk. Dert şehrin derdi idi. Ancak şehri ve bizi yönetenleri dinlerken söylenenler ile icraatlar her ne hikmetse bir türlü örtüşmüyordu.

Dolayısıyla basın olarak biz de yalan yazmanın yalana ortak olmanın vicdan azabı içerisinde yanıyorduk.  

BU TEK BİR ÖRNEK

KONYA’NIN SADECE BİR KONUDAKİ

SAMİMİYETSİZLİĞİ İÇİN YETER Mİ YETMEZ Mİ?

Hani kendimize dert edinecek dert arıyoruz yaaa. Bakın şimdi çok küçük bir detayı sizlerle paylaşmak istiyorum.

Satranç Federasyonu 22–29 Haziran’da 50 kulüp ve yaklaşık 500 sporcunun katılımı Türkiye Yıldızlar Satranç Şampiyonası ve yine yaklaşık 400 sporcunun katılımı ile 2-8 Temmuz tarihlerinde Kulüpler Şampiyonası yapmak istiyor. Yani kaba bir rakamla 900 sporcu ve bu sporcuların dışında yöneticiler, hakemler ve görevliler Konya’ya gelecek. Yani 15 gün boyunca bu şehre binin üzerinde yabancı insan gelecek. Bu insanlar otellerimizde kalacak, etli ekmek yiyecek, hediyelik eşya alacak en basitinden Mevlana Türbesi’ni ziyaret edecekler. 

Ben ise şahıs olarak ne bir simit, ne bir sakız ne de bir paket sigara satıp para kazanacağım.

…

Bugün itibari ile gelinen noktayı şehrimizi yöneten büyüklerimizin takdirine sunuyorum.

Bu maçların yapılacağı uygun bir salon bulunamadığı için bu şampiyonalar başka şehirlere kaydırılacak.

Nasıl ama?

Dert mi arayalım dayak mı yiyelim?

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Çirkinlikle güzelliği görünüşle değil, akılla ayırt edin.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Günü kurtarma hesabından kurtulduğumuz zaman ADAM oluruz.