DEVLETTEN BAŞKA KİMSEMİZ YOK
Biz diyerek yazı dilimi oluşturmak istiyorum zira bu konuda tek olduğumu düşünmüyorum.
Niyetin ana sütü gibi tertemizse, akıbetin de öyle olur derler.
Akıbet sabrı gerektirir, niyet ise sükuneti...
Neye niyet neye kısmet derler ya hani dudaklarımdan dökülürken dileklerim, kısmetimle niyetimi tanıştırdım.
Pişmanım, keşke tanıştırmasaydım.
Neden mi? Ruhuma zimmetlenen o acı girdi ikisinin arasına fakat göz göre göre vatanın bağrındaki toprağı kirletenlere dur diyememek bu acılara teslim olmama sebep oluyor ne yapayım, var mı bir hal çaresi?
Tamam, üzerimdeki ölü toprağı atı dilime acı biber sürüyorum ve cevabını veriyorum:
Devletten başka kimsemiz yok.
*
Bazen bu sitemlerimi isyan ediyormuşum gibi anlayacaksınız diye ödüm kopuyor. Ne yapayım milletçe arabeski seviyoruz.
Yalnız bizim vatanımızda sadece destanlaşmış türküler çalar.
Çünkü türkülerle sonsuzluğa yelken açarız.
Anadolu'nun dört bir yanına hem de...
Üstelik çalan da söyleyen de vatan sevdalısı bir avuç âşık!
Kimine göre deli kimine göre veli...
Ne önemi var ki?
*
Sorsanız onlara “Siz kimsiniz diye?”, biz hiçiz çok şükür ki devletten başka kimsemiz yok derler.
Dalgınlıkları “Bu Leyla'ya divane olmuş , Mecnun'a aklı takılmış. “ diye yorumlanır.
Halbuki bilmezler, Anadolu’nun dört bir yanına hoyratça koşmak istediklerini, bu yüzden uzaklara dalıp gidişlerini.
Suskunlukları “Bu hiçbir şeyi anlamıyor, kim ne yapsın bunu l.” Diye yorumlanır.
Halbuki bilmezler, devlete kurban olmanın verdikleri söz uğruna her şeyi herkesle konuşmak istemezler, bu yüzden suskunlukları, derin derin iç çekişleri.
*
Kaç yaşına gelirlerse gelsinler, yediden yetmişe böyle dimdik ayakta durarak son nefese dek ant içerler.
Daha fazla ne yazayım ki ben?
Devletten başka kimsesi olmayanlar, 80 yaşına gelseler bile işte böyle...
Fakat devletten başka her şeye sahip olanlar süslü bir mezar taşıyla kimsesizlikte...
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.