Gülen şen sevdalılar vardı...
Geçtiğimiz haftayı transfer koşuşturmacasıyla geçiren Konyaspor camiası, haftasonuna doğru basına yansıyan isimlerle bir nebze olsun rahatlamıştı. Sezonun en kritik karşılaşması olan Eskişehirspor mücadelesi öncesi aslında bu psikolojik dağınıklık çok da arzulanan bir durum olmasa da, sinir harbi şeklinde geçen mücadele sonunda gülen ekip Konyaspor oldu.
Karşılaşmaya hafta arasında oynanan ve kazanılan Giresunspor kupa mücadelesindeki 11 ile çıkan Aykut Kocaman, yine Ömer Ali’yi sağ bek, Vukovic’i de sol bek olarak oynattı. Bu tercihlerden Ömer Ali yine görevini yapan oyunculardan biri olsa da Vukovic iyi niyetine rağmen bu mevkinin oyuncusu olamayacağını gösterdi. Bunun dışında orta alanda savunmadan top alma görevini Mehmet Güven ile Uğur İnceman’a veren Aykut Hoca, Ali Çamdalı’yı da hücum pozisyonlarında bir nevi yardımcı forvet gibi oynattı. Ama fiziki anlamda yetersiz kalan Ali Çamdalı da son yarım saat oyundan düştü. Karşılaşmanın genelinde her iki takımın da sürekli birbirini tartarak oynadığını söylemeliyiz. Hata yapmamak adına kademelerde azami dikkat gösteren Konyaspor ve Eskişehirspor’lu oyuncular bu gayretleri ile maçın pozisyonu az bir mücadele olmasını sağladılar. İlk yarının sonlarına doğru Eskişehirspor’un takım savunmasında yaşadığı bir anlık dikkat kaybını Mehmet Güven iyi değerlendirdi ve topu Hasan Kabze ile buluşturdu. Hasan Kabze de takımımıza adeta hayat öpücüğü vererek karşılaşmanın tek golünü kaydetti. Bu dakikadan sonra, daha çok skoru korumayı düşünen Konyaspor ile evine en azından 1 puan ile gitmek isteyen Eskişehirspor’un çarpışmasında kayda değer çok da fazla bir şey olmadı ve sezonun en kritik 3 puanlarından birini alarak başımızdaki kara bulutları dağıtmış olduk. Rakip Eskişehirspor; hücum hattındaki oyuncularının sakat ve cezalı olmasının handikapını bütün 90 dakika boyunca yaşadı. Bırakın kalemizde pozisyon bulmayı ceza sahamızın etrafına bile bir elin parmaklarının sayısı kadar anca gelebildiler. Son anlarda Konyaspor’un yaşadığı panik olmasa o pozisyonlara da girmeleri pek mümkün gözükmüyordu.
Yazımı kaleme aldığım dakikalarda hala transfer sezonunun açık olması nedeniyle yeni takviyeler hakkında çok detay bilgi veremiyorum. Ancak haftasonu anlaşıldığı belirtilen orta saha oyuncusu May Mahlangu ve kaleci Mario Felguerias kendilerini ispatlamış oyuncular. Özellikle orta alanda tabir-i caizse ısıran ve enerjik bir oyuncu ihtiyacımız çok açık ve net olarak belli. Bunun dışında kaleci, sol bek ve santrafor noktasındaki eksikliklerimiz de zaten herkesin dilinde. Kaleci ve orta saha eksikliklerini bu oyuncularla doldurduğumuzu düşündüğümüzde tek santrafor oynayabilecek, sırtı kaleye dönük de faydalı olacak bir santrafor daha alınmalı diye düşünüyorum. Tabii ki sol bek pozisyonunda yıllardır kanayan yaramıza da merhem olacak bir oyuncu gerekli. İnşallah bu satırları gazeteden okurken bu oyuncuların yorumlarını yapıyor oluruz kendi aramızda.
Kazanılan bu Eskişehirspor mücadelesi 3 puanın da ötesinde ciddi bir motivasyon ve enerji oldu bizler adına. Hem alt sıralardan kurtulmak adına hem de haftalardır alınamayan galibiyetin alınması noktasında oldukça önemli olduğunu düşünüyorum. Konya halkının bu sene ciddi bir sinerjisi var. Eskişehirspor karşılaşmasını da ortalama 17-18 bin kişinin izlediğini düşündüğümüzde sezonu 20 binin üstünde bir rakamla kapatacağımız aşikar. Yönetim kurulumuz ve futbolcu kardeşlerimizden tek ricamız, taraftarın bu enerjisine ve sinerjisine uygun hareket etmeleridir. Eskişehirspor karşılaşmasının sonunda sadece etrafımdaki insanların yüzlerine baktım, hepsi ama hepsi sanki küçüklüklerine dönmüştü ve babasının aldığı oyuncağa sevinen çocuklar gibiydiler. Evet dostlar bu taraftarın yaşama sevincini elinden almayın, bazılarının hayatlarındaki tek oyuncağı olan Konyaspor’a sizler de gereken önemi verin. Sizin angarya olarak gördüğünüz şeyler bazı insanların hayatta sahip oldukları tek umutları olabilir...
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.