Hangisi daha Konyalı?
Özlemle beklenen, kavuşulduktan sonra da hızla geçip giden Ramazan mevsimini yarılamaya yaklaştık…
Akıp giden bu mübarek zaman diliminin manevi hazzını daha çok yaşamak için çaba harcanırken, eş, dost, hısım, akraba, arkadaş ve yakınlar da unutulmuyor. Manevi atmosfer vücuda teneffüs edilirken, kurulan iftar sofralarının bereketinden de bolca istifade ediliyor.
Geride kalan 2 yılda 10 nasip ile gelen, 1’ini yiyip 9’unu ev sahibine bırakan misafirlerimiz ne yazık ki eksik olmuştu. Kimse kimseye gidemez, kapısını çalamaz, ikram edemez hale gelmişti.
Bu yıl ise şükürler olsun ki sağlık açısından herhangi bir engelle karşılaşılmıyor. İsteyen istediği gibi ikramda bulunabiliyor. Amma evinde, amma dışarıda başka bir yerde…
Biz de önceki gün Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanımız, hemşerimiz Sayın Murat Kurum’un ev sahipliğinde Ankara’da iftar sofrasında buluştuk.
Konya Valisi Vahdettin Özkan, Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca, Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş, AK Parti İl Başkanı Hasan Angı, MHP İl Başkanı Remzi Karaarslan, sivil toplum kuruluşlarının, odaların başkan ve temsilcileri, sendikaların başkan ve yöneticileri… Tabi bir de biz… Yani Konyalı gazeteleciler.
Bunlar Konya’dan Ankara’ya gidip, Bakan Murat Kurum’un sofrasına oturanlar…
Tabi bunun bir de Ankara ve Ankara’daki Konyalılar boyutu var.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Leyla Şahin Usta, AK Parti Konya Milletvekillerinin bir kısmı, MHP Konya Milletvekili Esin Kara, Ankara’daki çeşitli kurumlarda görevli bulunan Konyalı bürokratlar, görebildiğim Konyalı diğer isimlerdi…
Kimlerin katıldığından ziyade kimin katılmadığı dikkatimi çekti aslında.
Çevre ve Şehircilik Bakanı, Konyalı bir isim olan Murat Kurum, Ankara’da Bakanlığa ait tesislerde Konyalı hemşerilerine ikramda bulunmak istemiş, katılmamak, bu davete icap etmemek olur mu?
Oluyormuş!
Bir diğer Konyalı isim, özellikle pandeminin büyük bir kriz olduğu dönemde her gün ekranda gördüğümüz, yakın markaja aldığımız ve her platformda sıkı bir şekilde takip ettiğimiz, Konyalı bir diğer önemli isim, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’yı aradı gözlerim…
Çağırılmadı mı, gelmedi mi?
Edindiğim bilgiler, çağırılmama ihtimalinin olmadığı yönünde… Keşke Konya’dan bu kadar hemşerisi Ankara’ya gitmişken Fahrettin Koca da gelebilseymiş, iki kelam edip iki lokma yiyecek kadar vakit ayırabilseymiş…
Sahi Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Konyalıydı değil mi?
Ama ne kadar Konyalı!
Bir tarafta bulduğu her fırsatta Konya’ya gelen, memleketine selam veren, hemşerileriyle kucaklaşan bir Murat Kurum, diğer tarafta en son Konya’ya ne zaman geldiğini dahi hatırlayamadığım bir Fahrettin Koca var!
Yanılmıyorsam, babaannesinin vefatı nedeniyle 3-5 ay kadar önce Kulu’ya kadar gelmişti.
Allah rahmet eylesin.
Bunları basit bir iftar yemeği organizasyonundan yola çıkarak yazmıyorum aslında. İki Konyalı Bakanı karşılaştırmak da değil tam olarak niyetim. Her ikisi kendi alanlarındaki başarıları ve gayretleri ile Türkiye’ye mâl olmuş isimler.
Dolayısıyla her ikisinin de Konyalı olduğunu sadece Konya ve Konyalılar değil, bu ülkede yaşayan hemen herkes biliyor.
Ancak hangisinin daha Konyalı olduğu sorulacak olsa, daha açık bir ifadeyle Konyalılık kavramının içerisini hangisi daha çok dolduruyor diye sorulacak olsa, daha soru bitmeden cevap şak diye yapıştırılır: MURAT KURUM.
Hakkını da yazımızın başında verdiğimiz, zor zamanlarda kızarmış gözlerinden uykusuzluğunun anlaşıldığı Sayın Fahrettin Koca’nın da katkıları yadsınamaz. Ama bir ziyaret, insana yakınlık, temas, selam, bir güler yüz ve kısa da olsa bir muhabbet, gönüllere girivermenizi sağlar.
Her yerde olmak istiyorsan, gönüllere gir demişler. Biz de gönüllere giren, gönül alan, gönül kuran, Konya’yı yuvası olarak gören, birlikte hareket etmenin başarıyı beraberinde getireceğine inanan ve Konya’yı birleştiren en önemli unsurlar arasında yer alan hemşerimiz Murat Kurum’un selamıyla yazıyı bitirelim. Üzerimizde kalmasın…
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.