Rasim Atalay

Rasim Atalay

Konya’da ticari bayram var

Konya’da ticari bayram var

Ramazan ayını geride bıraktık…

Bayramı bitirdik…

9 güne uzatılan tatili de yaptık…

Sırada ne var?

E biraz da çalışmak lazım değil mi?

İçinde biz fukaraların da olduğu birçok meslek grubu için değil 9 gün, bayramın olduğu 3 gün bile doğru düzgün tatil yoktu. O nedenle tatil sonrası sendromu gibi abidik gubidik rahatsızlıkları hiç yaşamadık, şükürler olsun. Tatilciler düşünsün sendromu…

Konya açısından baktığımızda, bayram tatilinin dönüşü epeyce hızlı başladı. Özellikle ticarette, Konya ekonomisi için ikinci bir bayram havası yaşanmaya başladı. Adeta ticari bayram ilan edilmiş oldu.

Çünkü dün itibariyle açılışı gerçekleştirilen ve önümüzdeki 4 gün boyunca açık kalacak olan kısa adıyla Konya Tarım Fuarı 21. kez açılmış oldu.

20 yıl öncesiyle bugünü kıyas ettiğimiz zaman hem altyapısı, hem katılımcı ve ziyaretçi sayısı hem de ticari potansiyeli ile sürekli büyüme evresi geçiren Konya Tarım Fuarı, bugün alanında Türkiye’nin de Avrupa’nın da en büyük fuarları arasında yer alıyor.

Bu dönemde tarımın neredeyse tüm paydaşları TÜYAP Konya Kongre Merkezi çatısı altında toplanıyor. İşinin içinde uzaktan yakından tarımla alakalı bir parçası bulunan herkes bu fuarda yer bulabiliyor. Fuar yeni ufuklar, yeni pencereler açıyor.

Tarımın olduğu gibi tarımsal mekanizasyon, tarım makinaları ve tarım endüstrisinin de merkezi konumunda yer alan Konya’daki tarım sanayinin temsilcileri bu tür organizasyonları çok seviyor. Günler ve hatta aylar öncesinde bu özel zaman dilimi için, ticari bayram için hazırlıklar yapılıyor. Fuar günü gelip çattığında ise ticaretin bayramı başlamış oluyor.

Her yıl Mart ayında yapılan fuar, bu yıl Ramazan ayının sonuna ertelenmiş ve takvimde Nisan ayının ilk haftası olarak belirlenmişti. İsabetli bir karardı. Zira fuarın açıldığı ilk gün yaşanan yoğunluk bu fuara gösterilen ilginin hangi zaman diliminde olursa olsun azalmayacağını, aksine artacağını da gözler önüne seriyor.

Fuarı kıymetli hale getiren en önemli unsur, yola ilk çıkıldığı 20 yıl öncesinde Konya’nın yerlisi diyebileceğimiz bir avuç firmayla organizasyon düzenlenirken; şimdilerde hem yerli firmaların sayısının ve ilgisinin artması, hem de Türkiye genelinden ve dünya coğrafyasının tamamından katılımcı ve ziyaretçilerin yer almasıdır.

Yine bu fuar, hem yurtiçi hem de uluslararası birçok ticari bağlantıya gebedir. Geçmişte nasıl ki ticari bağlantılar kurularak Konya merkezli ticari faaliyetler artırılmışsa, bu yıl da yine beklenti aynı şekildedir. Ticaretteki potansiyeli artırmak, yeni iş bağlantıları kurmak, sektördeki yenilikleri tanımak ve tanıtmak adına bu organizasyonlar önemli bir fırsattır. İşte bu yüzden de Konya’da ticari bir bayram yaşandığını söyleyebiliriz.

Alanındaki en önemli ve marka değeri her geçen gün yükselen Tarım Fuarı’ndan bahsederken, tarım şehri Konya’da tarımın yapılabilmesi için en önemli unsurlardan biri olan su sorununa da dikkat çekmemek mümkün değildir.

Kuraklık sorununun günden güne büyüdüğü şehrimizde artık tabiat sessiz bir çığlık şeklinde suya olan hasretini dile getirmekte, bugün yaşanan su kıtlığının yarın suyun tamamen bitmesi gibi acı bir sonuçla nihayete erebileceğine işaret etmektedir.

Şehrin bütün fertlerinin suyu tasarruflu kullanmak konusunda sağlam bir irade ortaya koyması gerektiği gün gibi ortadayken, burada da en önemli görev çiftçilerimize düşmektedir. Tasarruf konusunda hassasiyeti olanları tenzih etmekle birlikte biz de bir kez daha üreticilerimize, çiftçilerimize su tasarrufu yapmaları yönünde hatırlatmada bulunalım.

Konya Ovası’nın yıllardır dile getirilen en önemli gerçeklerinden biri de yağışın azlığı veya çokluğundan bağımsız olarak Konya Kapalı Havzası’na havza dışından su getirilmesi gerektiği gerçeğidir. Bu konuda özellikle tarım sektörünün temsilcileri her dönemde gündem oluşturmaya çalışmakta, Konya Ovası’nın dış kaynaklardan beslenebilmesi için gerekli projelerin bir an önce hayata geçirilmesi yönündeki arzularını dillendirmektedir.

Bu vesileyle şunu da hatırlatmakta fayda var. Bugün yapılan bu dev organizasyonun da temeli yine toprağa ve suya dayanmaktadır. Su biterse tarım biter, tarım biterse, o devasa traktörlerin, tarım makinalarının, bu büyük fuar organizasyonlarının hiçbir kıymeti harbiyesi kalmaz. O nedenledir ki tabiatın sessiz çığlığına kulak verilmeli, tasarruf elden düşürülmemeli ve Konya Ovası’nı suya doyuracak projeler bir an önce hayata geçirilmelidir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Rasim Atalay Arşivi
SON YAZILAR