Balıkesirspor karşılaşmasından bu yana 3 puanı bir arada göremeyen Konyaspor, her geçen hafta oyun anlamında da geriye giderek zihinleri bulandırmaya başladı. Puan anlamında takımların birbirlerine çok yakın olması bir avantaj gibi görülse de oynanan oyunun her hafta daha VASAT!!! olması huzurumuzu kaçıran etkenlerin başında geliyor. Eskişehirspor karşılaşmasının ilk yarısından bu yana her hafta üretkenlik anlamında daha da geriye giden Konyaspor, bu hafta oynadığı Başakşehir mücadelesinde 1-2 pozisyonun dışında rakip kalede hiç etkili olamadı. Başakşehirspor ise özellikle ilk yarıda soyunma odasına tarihi bir farkla girebilecek pozisyonları yakaladı ama onlar da gerek beceriksizlik gerekse şanssızlıkları nedeniyle 1 puana razı oldular. Oyunun teknik analizi noktasında söyleyebilecek fazla bir şeyimiz yok, zaten Mesut Bakkal’da maç sonu konuşacak bir şey bulamadığından armudun sapı üzümün çöpüyle işi bitirdi.

                Gelelim takımın genel yapısındaki olumsuzluklara. Transfer döneminde gerçekten alkışlanacak hamleler yaparak kadroya 1 seviye kalite katan yönetim, ne yazık ki savunma ve kaleci noktasındaki transferlerde sınıfta kaldı. Bunu bu satırlarda önceki yazılarımda da belirtmiştim. Savunma hattına takviye yapmayan üstüne üstlük kaleci noktasında da gereksiz bir özgüven içinde sezona başlayan yönetim kurulumuz, oynanan ilk 6 haftada bu eksikliklerin nelere malolabildiğini görmüşlerdir. Bu hafta da Ali Turan kardeşimiz maç boyunca tribünlerdekilerin adrenalin seviyesiyle oynadı durdu. Ama yine bu oyuncumuzun da yapabileceği bir şey yok, çünkü bek oyuncu melekelerine sahip bir oyuncumuz değil ne yazık ki. Gitse gelemiyor, gelse gidemiyor, kalse ne fayda...

                Sezon başı oynanan TSYD turnuvasında sakatlanan Djalma’nın ilk kontrollerden sonra 2-3 hafta içinde geleceği belirtilmişti. Ancak sakatlığın nüksetmesi ile birlikte bu süre uzadı uzadı ve tam idmanlara başlaması 2 ayı buldu. Şimdi de Marica’da aynı durumun laciverti var sanıyorum. 1 hafta 2 hafta 3 hafta derken Marica kendisine ait olan sosyal medya hesabından yaptığı açıklama ile 8 hafta daha aramızda olamayacağını belirtmiş sağolsun. Bizim sakatlık süresi tespitinde mi bir sorunumuz var yoksa bunu medyaya yansıtma şeklimizde mi?

                Futbolcularımızdaki bu formsuzluk sürerken teknik direktörümüz Mesut Bakkal da öğrencilerini aratmayacak hamlelerle Konyaspor’daki serüvenine devam ediyor. Maç sonu yapmış olduğu “Vasatın üzerine çıkamayan oyuncu sayısının fazla olması nedeniyle alınan 1 puan da küçümsenmemeli” açıklaması ile o da dip yaptı. Mesut hocam eğer bu açıklamayı oyuncuların bu haftaki performansları nedeniyle yaptıysa bu kabul edilebilir ama genel durumları ile ilgili yaptıysa işte o zaman adama hooop derler. 2 hafta öncesine kadar çok geniş bir kadro kurduklarını ve bu nedenle yaşanan ciddi sakatlıkları sorun etmediklerini belirten de bu Mesut hocaydı. Ki sezon başı kampından transfer dönemine kadar sürekli oyunun içinde olarak oyuncu tespitlerinde de son kararı veren merciiydi. Bu nedenle şimdi omuzum yamızım demenin manası yok. Hücum futbolu oynayacağız ve topu ilerde tutacağız diye savunma ve kaleye takviye yapmamak bu tür hızlı hücuma çıkan takımlar karşısında bizim tüm planlarımızı bozar bunu nasıl gözden kaçırdın sayın hocam? Bununla birlikte her hafta bir futbolcu kardeşimizin gazını almaktan vallahi kendimiz gastrit olacağız. 6 haftadır sahada gezen Hleb ile daha 3 mt yakındaki arkadaşına pas veremeyen Ali Turan’ın alternatifleri yok mudur yanında ya da var ama onlar “bizim çocuğumuz” diye bekliyorlar mıdır? Örneğin bu karşılaşmada performans olarak adeta yerlerde gezen Ali Turan’ın yerine Benjamin Fuchs’a şans verilemez miydi? Göbeği iyi kapatan ve sadece 30 mt den şut atmamıza izin veren Başakşehir oyuncularının direnci kanat bindirmelerinin daha etkili yapılmasıyla kırılamaz mıydı?

Falan filan biz soralım yine biz cevaplayalım, ama olsun bizim Djalma sakat o gelsin hele bir de öyle bakalım!!!