Erol Sunat

Erol Sunat

KELEBEKLER VADİSİ’NİN YÜKSELİŞİ, ECDAT PARKI’NIN ÇÖKÜŞÜ OLMUŞ!

KELEBEKLER VADİSİ’NİN YÜKSELİŞİ, ECDAT PARKI’NIN ÇÖKÜŞÜ OLMUŞ!

Son yıllarda bu şehre çok güzel parklar kazandırıldı. Kazandırılan parkların üzerinde en çok konuşulanlarından biriydi Ecdat Parkı.

Park yapmak güzel, açmak güzel, ancak önemli olan onu yaşatmak, diri tutmak! Ecdat Parkı sıradan bir mahalle parkı olarak yapılmadı.

25 Eylül 2017’de tamamlanan Ecdat Parkı, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından açılmıştı.

O günlerde yapılan haberlerde ise şöyle yazılmıştı, “Yaklaşık 30 milyon liraya mal olan eserin en önemli özelliği Selçuklu ve Osmanlı mimarisi ile ecdat hatırasını yaşatması ve ziyaretçilerine doyumsuz bir nostalji sunması. 110 bin metrekarelik alanda hayata geçirilen Ecdat Bahçesi- Kalehan'da; surlar içinde tarihi limanı, 12 bin 500 metrekarelik göleti, boğaz yalısı, Osmanlı Sokağı, Namazgah Çeşmesi, seyir kulesi, deniz feneri, Osmanlı otağı amfisi, Hasbahçe, Selçuklu Hanı Konya Mutfağı, Selçuklu ve Osmanlı kameriyeleri, KOMEK başta olmak üzere el sanatlarının sergilenip satılacağı satış yerleri ve sosyal donatılar bulunuyor.”

Konya’nın yeni cazibe merkezi olacağı, parkın bir kültür kompleksi olarak hizmet vereceği bizzat dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek tarafından açıklanmıştı.

O günden bugüne yaklaşık iki yıl geçti.

Kültür Kompleksi olduğunun nişanesini binalarda, yapılarda, mimaride arayanlar olabilir. İçinde insan unsurunun olmadığı, insanların kültürel faaliyetlerle, kültür kompleksine hayat vermediği bir parkta sadece yürüyüş yapabilir, oturur bir çay, bir kahve içersiniz hepsi o kadar.

Bu, Ecdat Parkı’nın kültür kompleksi olduğunu göstermez.

Kültüre açılan kapıları ve yapıları kapalı, kapılarında kilit olan bir kültür kompleksi olabilir mi?

Neden olmasın diyorsanız, Ecdat Parkı, laf ola beri gele babından bir Kültür Kompleksi olarak Selçuklunun merkezinde, kapı duvar bir şekilde bekliyor!

Çünkü, Selçuklu, iki büyük parkı birden taşıyamamanın sıkıntısını çekiyor! Kelebekler Vadisi’nin yükselişi, Ecdat Parkı’nın çöküşü olmuş! 

Konya’nın yüzde 70’nin bu parktan haberi yok diyenler sanırım doğru söylüyorlar. Meram, Karatay hatta Selçuklu ne kadar biliyor bu parkı?

Görülen o ki, Ecdat Parkı o görkemli açılış gününden, hakkında yapılan övücü, yüceltici konuşmalardan sonra, kaderiyle baş başa kalmış bir görünümde…

Ecdat Parkını, boş tutmakla, gelen gelir, gelmeyen kendi bilir yaklaşımlarıyla, sadece Kafem filan açmakla yaşatabilir misiniz?

Bu soruya bir ihtimal daha var şarkısı bile, hiç ümit yok diye cevap verirse şaşırmamak lazım!

Ecdat Parkı gibi bir park nasıl mı yaşatılır?

Bu parkta kültürel bir etkinlik yapıldı mı? Yapılması düşünülüyor mu?  Hediyelik eşya satan dükkanların olduğu küçük ve şirin bölümün, bir dokun bir ah işit haline derman olabilecek, buraya gelmesi, yönlendirilmesi gereken ziyaretçilere yönelik çalışmalar yapılacak mı?

Orada bulunan sanatkarlara laf olsun torba dolsun yaklaşımlarının dışında gerçekten destek verilecek mi, ellerinden tutulacak mı?

Mesela, Ecdat Parkı, açıldığından buyana ne ölçüde tanıtıldı?

Kim ne derse desin, Ecdat Parkı, Kelebekler Vadisinin gölgesinde kalmış ve unutulmuş bir park görünümünde.  Bunu anlamak için Ecdat parkına gitmek yeterde artar bile!

Bu parkın acil olarak reklamının ve tanıtımının adamakıllı bir şekilde yapılması gerekiyor, değilse milyonlarca lira verilip hayata geçirilen bu güzelim parka göz göre göre yazık edeceğiz.

 

ECDAT PARKI; ADI GÜZEL, LAKİN; NEŞESİ YOK!

Bir başka önemli mesele de şu; KOMEK tarafından yetiştirilen ve sertifika verilen ev hanımları, yaptıkları işleri, ürünleri satarak evlerine katkıda bulunmak istiyorlar.

Binlerce ev hanımı KOMEK’ler vasıtasıyla meslek öğrendiler. Bu el emeği göz nuru eserleri rahatça satabilecekleri imkan ve fırsat arıyorlar. Anlayacağınız ev hanımları kendilerine bir çıkış yolu arıyor. Çocuğuna bir simit almak, evine ekmek götürmek istiyor.

Bu konuya nereden mi geldik?

Ecdat Parkı’ndan!

Ecdat Parkı, oldukça güzel bir park, hatta değerlendirilmesi mutlaka gereken, neredeyse her tarafı atıl bir park…

Adı güzel, lakin; neşesi yok! Nasıl olsun ki…

Bu parkta, çok güzel bir Hediyelik eşya dükkanlarının olduğu bir hediyelik eşya çarşısı var.  Çarşıda diyebilirsiniz, küçük, şirin bir bedestende.

Yapı üç katlı. Birinci katlar da 20 dükkan yer alıyor. Ve bu 20 dükkanda 30 sanatkar çalışıyor, belki biraz daha fazla… KOMEK’in de bir satış dükkanı mevcut.

Ancak, esnafın sinek avladığı, bazı günler siftah edemediği, Selçuklunun gözbebeği bir park.

Binanın ikinci ve üçüncü katlarında kiracı olarak güvercinler oturuyor.  Güvercinlere mesken olmuş o güzelim yapının ikinci ve üçüncü katları…    

Anlayacağınız o katlar için boş değil demek yetmez, ancak bomboş demek çok daha uygun! Neden değerlendirilmez, neden boş tutulur, neden yeni fikirler ve bakış açıları geliştirilmez Ecdat Parkı’na bir kültür dokunuşu lazım! Ve hemen lazım!

Ecdat Parkı’ndaki bu sanatkarlar, el emeği, göz nuru çalışmalar yapanlar destek beklerken, yaptıkları çalışmaları değerlendirme adına buradaki dükkanlara başvuran ev hanımları da, benzer desteği ilgililerden acilen bekliyorlar.  Çünkü, Ecdat Parkı’ndaki sanatkarlara dükkanlara, yaptıkları işleri, ürünleri satılmak üzere getiriyorlar.

Büyükşehir Belediyemiz bu konuyu ele alıp, KOMEK kurslarında yetiştirdikleri ev hanımlarının ürünlerini satabilmelerine yardımcı olacak yerler açabilir mi?

KOMEK aslında, Konya’nın ufkunu açarken, ev kadınlarını da cesaretlendirdi. Bu şu demek? Konya’da atıl durumda olan bir çok yerde, Beypazarı gibi, Şirince gibi kendini ülke ve dünya çapında tanıtmış merkezlerde olduğu gibi mekanlar, sokaklar, caddeler, işlek ve tanınan parkların uygun bölümleri Konyalı sanatçılara, sanata ilgi duyanlara, kabiliyetli insanlara açılabilir. Üstelik herkese rahatlıkla yer bulabileceğimiz bir şehirdeyiz.

 

KÜLTÜR ŞEHRİ KONYA, TURİZM ŞEHRİ KONYA LAFLA OLUNMUYOR!

Konya, Çin’den getirdiği, sözüm ona ucuza mal ettiği hediyelik eşyaları Mevlana hediyelik eşyaları adı altında satıyor. Bu hediyelik eşyalar şehrimizi yansıtmıyor. Şehrimize marka değer yaratacak hediyelik eşyaları üretmiyor değiliz! Ecdat Parkı’nda bu çalışmaları görebilirsiniz.

Konyalı Sanatkarların bir başka kabiliyetleri de, Konya için hediyelik eşya üretmeleri. Bunu büyüklerimiz ve hediyelik eşya satan esnafımız bilmezden ve görmezden gelmeye devam ediyorlar. Mevlana hediyelik eşyaları üreten sanatkarlarımızın elinden neden tutulmaz, neden bu işi kendine iş edinen anlayışlar geliştiremeyiz, soruları cevapsız kalıyor! Üretiyoruz amma,  esnafımızın kendi şehrinde üretilenlere selamünaleyküm dediği yok. Hatta hiç niyeti yok! Büyüklerimizden de sanatkarlara destek yok! Bu konunun nasıl hallolacağıyla ilgili çaba da yok, bir ümit ışığı da!  

Ecdat parkının bir başka talihsizliği ise, Kelebekler Vadisine yönlendirilen turların, tur otobüslerinin, Ecdat parkına kesinlikle uğramaması.

Bu konuda verilen sözlerin tutulmadığını anlatan insanları hem dinlemek, hem de Ecdat Parkını canlandırarak parkı hediyelik eşyaların satıldığı bir merkez haline dönüştürerek bu konuda oluşan tıkanıklığın giderilmesi gerekiyor.

Anlayacağınız, Ecdat Parkı, aynı bedestenimiz gibi, atıl bekletilme kurbanı!

Bu parkta, birçok etkinlik yapılabilir. Tiyatro, konserler ve çeşitli sergiler hemen ilk aklımıza gelenler!

Bu parka bir hayli geç gelenlerdenim. Parkın yalnızlığı, değerlendirilmesi gereken dünya kadar boş alanı, ilgilenecek birilerini bekliyor. Cazibe merkezi olacağı iddiasıyla yola çıkan Ecdat Parkının mahzun, üzgün, kırgın hali dikkatlerden kaçmıyor.

Biz elimizde var olan değerleri böyle hoyratça bir başına bırakacak kadar vurdumduymaz mıyız, diye düşünmekten de kendinizi alamıyorsunuz!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Erol Sunat Arşivi
SON YAZILAR