“Bizim memleket ıstıraba katlanmasını iyi beceriyor da ona karşı gelmesini bilmiyor” diyor Kemal Tahir, Esir Şehrin İnsanları eserinde.

Adına koronavirüs dedikleri küresel bir ızdırap ülkemizde de yayılıyor…. Umarız Kemal Tahir’in yaşadığı Türkiye’den bu güne halk olarak mesafe kat etmişizdir ki ızdırıba katlanmak zorunda kalmadan karşı gelerek galip geliriz.

***      ***      ***

Bireysel önlemler, devlet tedbirleri ile süreç şimdilik devam ediyor. Rakamlar diğer ülkelere göre biz de daha geride çok şükür. Pandemi grafiği tersine dönene kadar tehlike devam ediyor elbet. Tedbirlerde vereceğimiz en ufak bir taviz ile işi kontrolden kaybetme riski çok yüksek. Öyle umuyoruz ki halkımız tehlikenin bilincini zihinlere işledi ve her türlü tedbiri uyguluyor.

***      ***      ***

Hijyen kurallarının uygulanışı, bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi gibi noktalarda yapılması gerekenlerle ilgili uzmanlar her gün bas bas bağırıyor.

***      ***      ***

Biz gelelim ekonomik bağışıklığımıza… Dünya ticaretinin durma noktasında geldiği bu süreçte lokale baktığımızda şehrimiz Konya da ticari tarihinin en zor günlerini geçiriyor diyebiliriz. Devletimiz desteklerle esnafın yaralarını sarmaya çalışıyor. İssiz kalanlar ve iş yerini kapatan esnaflar önce Allah’a sonra devletimize güveniyor.

***      ***      ***

Dünyanın yaşadığı bu korkunç manzaraya baktığımızda şehrimizin, bu toprakların ne kadar kıymetli olduğunu bir kez daha gördük.

Gıda ve tarım yoksa yapılan çalışmalar, üretilen teknolojiler bir anlam ifade etmiyormuş...

***      ***      ***

O süper güç ülkelerin ürettiği teknolojilerin YENMEYECEĞİNİ görmüşsünüzdür.

***      ***      ***

Konya Ovası’nın yanık yüzlü çiftçisinin ürettiği buğdayın, Apple’nin ürettiği Iphone’dan daha değerli olduğunu hep birlikte anladık mı. ?

***      ***      ***

Bu ülkenin sigortası olan Konya, tarım gücü ile bu milletimizi kimseye muhtaç etmiyor. Herkesin herşeyi bırakıp salgının ilk günü marketlere giderek kapış kapış aldığı un, makarna bu şehirde yetişen 2 milyon 100 bin ton buğdaydan üretiliyor. 

***      ***      ***

Gıda ve Tarım Mücbir Sebep kapsamına alınmadı !

Çiftçinin daha fazla üretmesi için her imkanın sağlanması gerekirken gıda ve tarımın mücbir sebep düzenlemeleri içerisinde yer almaması ise şaşırtıcı doğrusu.

Alışveriş merkezleri dahil perakende, sağlık, mobilya, demir çelik ve metal sanayii, madencilik ve taş ocakçılığı, inşaat, otomotiv ve aksesuar imalatı, araç kiralama, depolama faaliyetleri dahil lojistik ve ulaşım, sinema ve tiyatro gibi sanatsal hizmetler, matbaacılık ve diğer basılı işler, turizm, yiyecek ve içecek hizmetleri, tekstil gibi sektörde faaliyet gösterenlere yönelik “MÜCBİR SEBEP” düzenlemesi yapıldı.

***      ***      ***

Bu sektördeki şirketlerin vergi başta olmak üzere kamuya olan borçları, ödemeleri ötelenirken, tarım şirketleri, gıda üreticileri bu kapsama alınmadı.

***      ***      ***

Hükümetin acil kararla hatta tarıma pozitif ayrımcılık yaparak çiftçiye ve gıda üreticilerine (af, borç ertelemesi, kredi desteği gibi) daha fazla destek vermesi gerekiyor. Bu zor günlerde ve sonrasında yaraların sarılmasında da bizi kurtaracak olan TARIM VE GIDADIR…