Gayrimenkul sektörünün büyümesi ve ekonomiye katkısı önümüzdeki dönemlerde de devam ettirmesi dinamik bir Türkiye için vazgeçilmezlerden.

Geçtiğimiz dönem birçok açıdan bakıldığında zor bir yıldı. Seçimlerden kaynaklanan siyasi belirsizlik, döviz kurundaki dalgalanmalar, dünyada ve ülkemizde yaşanan üzücü olaylara rağmen 2015 yılı Türkiye gayrimenkul sektörünün rüştünü ispatladığı bir yıl oldu.

Son on yılda büyüme ivmesi yakalayan gayrimenkul sektörü için 2015 yılında bir duraksama endişesi yaşanmasına rağmen 2015 yılında da sektör büyümesini sürdürerek; derinleşti, ürün kalitesini artırdı, mimari ve yapı standardı yüksek, çevreci ve dünya çapında ödüllere aday olan ve kazanan çok sayıda proje hayata geçirmeye devam etti.

Dünya çapında çekimser bir havanın hakim olduğu şu günlerde Türkiye’de TÜİK’in açıkladığı konut istatistikleri sektöre güven verdi. Çünkü yatırımcı her dönem kazandıran konut yatırımını ertelemeden yoluna devam etti. İçinde bulunduğumuz ortamın daha da normal bir seyre dönmesiyle konut satışlarının daha da artacağını bekliyorum.

Gayrimenkul sektörü hızlı adımlarla yolunda ilerlerken, yaşamını krediye bağlayan vatandaşın da sektörde büyük bir payı var. Her ne kadar sektörün satış patlaması yaşadığını görsek de, inşaat firmalarının bitmeyen evleri satışa sunması ve oturma izni vermesi sorunlar oluşturmuyor değil.

Maketten konut satışı gerçekleştirerek sektörü sıkıntıya sokan firmalar olmadı değil. Özellikle dar gelirli vatandaşı kolay kandırılır olarak gören sahte firmalar çok sayıda vatandaşı dolandırdı ve mağdur etti.

İnşaat firmaları artık daha estetik, yaşamsal ihtiyaçların daha kolay giderilebildiği alanlar oluşturup pazarlamada da tavan yapıyorlar. Öyle ki bitmemiş ve özellikle de satışta alıcıya imkan diye sunduklarının bir çoğunu yerine getirmiyorlar. Özellikle Konya’da hızla büyüyen inşaat firmaları var ve bunların birçoğu artık marka olduklarını söylüyor. Üstelik bu firmaların ilimiz dışına yaptıkları yatırımlarda da alıcılara banka kredileriyle konuta ulaşmalarını kolaylaştıracak imkanlar da sunuluyor. Hal böyle iken, ağızlarından bal damlayan sektör temsilcileri olarak gördüğümüz firmaların ürettikleri konutlardan şikayetler de ardı arkası kesilmeden gelmeye devam ediyor.

Konutların deprem yönetmeliğine uygun yapıldığını söyleyen firmalardan bazılarının ürettiği konutların dış sıvaları bile kısa sürede dökülmeye başlamasını gördüğünüzde sıvası döküldüyse bu ev en kısa zamanda yıkılır diye düşünmeden de edemiyorsunuz.

Bakın size geçtiğimiz günlerde bir inşaat firmasının lansmanından sonra karşılaştıklarımı anlatayım ve yorumu size bırakayım. Firmanın büyük övgülerle anlattığı konutları araştırdığımda bir dokunup bin ah işittim. Tünel kalıp sistemiyle kısa sürede yapılan ve satışa sunulan bu konutlarda sunulan imkanlar son derece güzel diyorduk. Ancak, spor alanlarına konulacak spor aletlerinin konulmadığı, bunların ücretlerinin sonradan istendiği, aslında bunların imkan olarak satışta sunulduğu belirtiliyor. Diğer tarafta su tesisatlarında yaşanan sorunlar, olmayan kapı kolları vs. vs. o kadar çok eksik sıralanıyor ki; gidip gördüğünüzde siz de hak veriyorsunuz. Üstelik şikayetler firmaya iletildiği halde sorunların çözülmesi noktasında adım dahi atılmadığı, bir yetkilinin dahi cevap vermediği sorunlar dikkat çekici… Bu kadar tanıdığınız ve özellikle markalaşmış olarak gördüğünüz bu firmaları daha dikkatli olmaya davet ediyorum. Çünkü hızla büyüyelim derken bakmışsınız küçülme ne kelime yok oluverirsiniz.