MODACILARIN GÜCÜ
Yaşları ellinin üzerinde olanlar hatırlarlar.
Bizim analarımızın en önemli işlerinden birisi de yama yapmaktı.
Çoraplar yama yapılırdı. Ceketlerin dirsekleri yamalanırdı. Pantolonların arka kısımları ile dizlerinde de zaman-zaman yama olurdu.
Bizim çocukluğumuzda yamalı giymek ayıp sayılmazdı.
Yeter ki yırtık olmasın.
Yamalı giydiğimiz için de hayata küsmezdik. Mutlu çocuklardık anlayacağınız.
Ailelerimizin imkânları ölçüsünde özel zamanlar için yamasız giyeceklerimiz de vardı.
O yıllarda modacılar insanlar üzerinde bu günkü kadar etkili değildi.
Hali vakti yerinde olanlar magazin mecmualarından modayı takip ederlerdi.
İletişim de şimdiki gibi olmadığından bir şeyin moda olarak yayılması zaman alırdı.
Her şeye rağmen modadan tamamen de uzak sayılmazdık.
Saç uzatmak modadan sayılırdı mesela. Ailelerimiz saçımızı kestirmek için baskı yapardı. Biz direnirdik.
Sonra İspanyol paça modası çıktı.
Kot pantolona -millî gerekçelerle- biz gençler bile karşı çıkmıştık bir müddet.
Oysa şimdi severek giyiyoruz kot pantolonu.
Ben aslında bu kadar uzun girizgahı, günümüz gençlerini anlatabilmek için yapmıştım.
Modacıların insanlar üzerindeki etkisi o kadar büyük ki, korkarım günün birinde dünyayı modacılar idare etmeye başlayacaklar.
Özellikle de bayanlar üzerinde çok etkililer.
Modacılar ne derlerse anında uygulanıyor.
Bir bayanın babasından, kocasından bile daha fazla yaptırım güçleri var.
Modacı emir veriyor. Sorgusuz sualsiz emir uygulanıyor.
“Göbekler açılacak” diyorlar mesela, anında açılıyor.
Sosyetiklerden gören varoş kızları da “Bizim göbeğimizin ne eksiği var” diyerek, onlar da anında modaya uyuyorlar.
“Kotların dizleri yırtılacak” dedilerse, çaresiz yırtılacak.
Eteklerin uzunluğundan, elbiselerin nerelerine pencereler açılacağına kadar her konuda söz sahibi, modacılar.
Bu yılın hakim renklerine de onlar karar veriyor.
Düşünün bir kere. Anne-babalar modacılar kadar güçlü mü?
Tesettürün bile suyunu çıkarmadılar mı?
Allah’ın emirlerinden bile (hâşâ) modacıların emirleri önde.
Birçok tesettürlü bayanın modacıların cenderesine sıkışıp kaldığını üzülerek görüyoruz.
Tesettür modası da kocaman bir sektör oldu.
Dini bütün Müslüman bayanlar, bu moda sektörünün can suyu olmaya devam ediyor.
Mahalle baskısından çekinen anne- babalarla, kocalar “Aman tesettüre girsin de önemli değil” diyorlar.
Bakıyoruz da tesettüre girmek bile moda olmuş.
Hatırı sayılır bir bütçe ayıracaksınız tesettür için.
Her eşarp olmaz. Markalı ve biraz da pahalı bir eşarp seçilecek. Sonra bunun kap’ı var, pardesüsü var. Ayakkabı ve çantayı da kıyafete uydurduk mu trend tamamlanır.
Tesettürün manası her ne kadar “gizlemek” olsa da tesettür modası ile “ben buradayım” diyor.
Bunu da modacılar istiyor.
Dün, imkânsızlıklardan dolayı analarımızın yaptığı yamaları bugün bolluk içindeki insanlara modacılar yaptırıyor.
Vay benim garip anam.
Nereden bileceksiniz sizin yaptıklarınızın bir gün moda olacağını.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.