Düşünüyorum da çevre ile ilgili ne yazayım?

Ülkemizin birinci gündemi terör, ekonomi, başkanlık sistemi, Amerikan seçim sonuçlarının etkisi ve dövizdeki dalgalanmalar ön planda iken,

Yurt sathında terör belasıyla boğuşurken, ne yazılır ki?

Her gün birer ikişer şehit haberleri duyarken, kalkıp size şimdi:

Küresel iklim değişikliği dünyanın hava sıcaklığını artırdı ve meteorolojik hadiselerin seyri ni değiştirdi,

Sulak alanlarımızın yarıdan çoğu kurudu, kuraklık ve susuzluk kapıda,

Hava kirliliği bu kış da yine yaşayacağımız en önemli hadiselerden biri,

Verimli tarım toprakları sanayileşme ve plansız kentleşme uğruna yok oluyor,

Biyolojik çeşitliliğimiz azalıyor, bitki ve hayvan türleri yok oluyor,

Genetiği değiştirilmiş gıdalar piyasaya hâkim olmaya devam ediyor,

Obezite ve Kanser vakaları artıyor,

Erozyon ve çölleşme nedeniyle topraklarımızın verimliliği kayboluyor,

Herkes ağaç dikmeyi arzuluyor ama diktiği ağaçların durumunu merak etmediğinden pek çoğu kuruyor,

Orman varlığımız artıyor ama verimli orman alanlarımız çok az.

Tarım sektörü hak ettiği alakayı görmediğinden gelişemiyor.

Gıda ve su geleceğin en önemli serveti olacaktır, yatırımı buna göre yapalım.

Çevreyi gelişmenin önündeki en önemli engel olarak görmek hatadır,

Diye yazsam kim okur? Çevre kimin umurunda ki?

Doğru, zaten ben de bundan sonra çevre ile ilgili yazı yazmamaya karar verdim.

Ama ben,  ormandaki ağacın, havadaki kuşun, topraktaki böceğin, kundaktaki bebeğin geleceğini Yüce Allah’a havale ediyorum.

Yarattığı her canlının rızkını veren Rabbim elbette bize hak ettiğimiz hayatı yaşatacaktır.

Bize düşen görev memleketimizin güzel geleceği için dua etmektir.

Herkese havasını soluyabileceği, suyunu içebileceği, çiçeğini koklayabileceği, sağlıklı ve temiz bir çevrede yaşamanızı diliyorum. Allah yar ve yardımız olsun, İnşaAllah.

ÇETİNCE: Çevreyi Hor Gören, Geleceğini Zor Görür.