Mart ayı itibariyle bu köşenin müdavimleri pandemi hakkında çokça cümle kurduğumuzu hatırlayacaktır. Aslında istemediğimiz konular. Lakin bilmeniz de elzem.

Nisan başlarında okulların 30 Nisan’da açılmasının mümkün görünmediğini yazmıştık. Hatta sezon kapandı demiştik. Şimdiden sizlere önemli bir öngörüden bahsedelim. Yaz aylarının rehavetiyle sanki hiç pandemi yokmuş gibi hareket etsek de meselenin aslı öyle değil. Uzmanlara göre tehlike sıcaklığından hiçbir şey kaybetmedi. Hiç kimse çıkıp da bu iş bitti demedi. Bitmeye yaklaştı demedi.

Sadece yazın tarım ve turizm açısından önemi yüksek olduğu için kısmi esnetilme söz konusu. Zaten ikinci dalga gelmeyecek diyen de yok. Devletin önemli kurumları eğitim sistemiyle ilgili hazırlığını online şekilde düzenliyor. Okulların belki bu yılsonuna kadar açılmayacağı öngörülüyor. YÖK de üniversitelerle ilgili böyle bir hazırlık içinde. Şimdiden hiç kimseyi paniğe sevk etmek  değil amaç. Lakin vatandaşı için sağlığın her şeyden daha önemli olduğunu en iyi devlet biliyor. Planlamalar en kötüsü düşünülerek yılbaşı orjinli yapılıyor.

Karınca gibi yazı iyi değerlendirmeli kış hazırlığını iyi yapmalıyız. Bugünleri rehavet ile geçirirsek cırcır böceği gibi karıncanın kapısından kendimizi alamayız…

MEVLANA ÇARŞISI NE ZAMAN YIKILACAK?

Uzun yıllardır gündemde olan Mevlana Çarşısı’nın yıkılmasıyla ilgili süreç başlamış durumda. Tüm çarşı birimlerine en geç Eylül ayına kadar tahliye yapılmasıyla ilgili çağrı yapılmış. Zaten bugünlerde bazı esnafın kapanmadan önce son kampanyalarını yaptığını görüyoruz. Esnafın belediyeden yer gösterilmesiyle ilgili bir talebi olduğunu biliyoruz henüz bu karşılanmış değil. Aldığım intiba karşılanacak gibi de durmuyor. Zaten şehirde o büyüklükte yedekte bir mekân da yok.

Tahliyeden sonra bu yıl içinde yıkım ihalesinin yapılacağı; alanın zemini kullanılarak daha modern ve Bedesten ile uyumlu bir yapının ortaya çıkacağını biliyoruz. Umarım zemine inerken sorun yaşanmaz!

BU ŞEHİR NE AĞALAR GÖRDÜ!

Bazı AK Partili yöneticilerin şehrin gerçeklerinden habersiz davrandığıyla ilgili ciddi bilgiler alıyorum. Hatta bazılarına şahit oluyorum.  Şehrin sahibi ağabeyi benim, ben ne dersem o olur havasında isimler var.

Buyurun bir başınıza Zafer’e çıkın, ardınızda kaç kişi olur önce onu bir sorgulamak lazım. Cumhurbaşkanı’nın gölgesinde siyaset yapmak en kolayı. Hadi Bedesten’den başlayıp Yaylapınar’a doğru gidelim denildiğinde Google maps’i açarak şehri gezebilen insanlar; bir şeyler yaparken iki kere düşünmeli. Zannediyorlar ki kendileri olmazsa bu şehir yönetilemez. Zannediyorlar ki Cumhurbaşkanı Konya ile ilgili bir tek onlardan bilgi alıyor, onları dinliyor.

Bu şehir çok ağa gördü. Zaten mezarlıklar da vazgeçilmezlerle dolu değil mi?

SON SEÇİM ANKETİ

AREA Araştırma’nın Haziran ayına ait anket çalışmasını detaylı inceledim. Bir kısmı basınla da paylaşılan çalışmada Cumhur ittifakının AK Parti %37 MHP 10,1 ile %47 oranla meclisteki sayısal üstünlüğünü kaybetmiş görünüyor.

Aynı çalışmada Tayyip Erdoğan % 51,9 oranla kendi oyunu koruyor. AK Parti’ye kızanlar aslında derdinin partinin bazı yanlış politikalardan kaynaklandığını ankette de ortaya koymuş durumda. Bu çalışmalar bazı durumlarda ön almak adına faydalı olabilir. Ciddiye almak lazım. Deva Partisi’nin %3,3 gibi bence şaşırtıcı bir oranla ankette yer alması manidar.

KONYALI BABACAN’A OY VERİR Mİ?

Deva Partisi demişken yazmadan geçmeyelim. Geçtiğimiz günlerde ‘Bir Konyalı olarak Ali Babacan’a ve Deva Partisi’ne oy verir misiniz?’ diye bir video haber yapmıştık. İzlemek isteyenler sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilir. 20 bine yakın görüntülenme alan video ile ilgili bir de sosyal medya anketi uyguladık. Sonuç bizim halka sorduğumuzdan çok farklı çıkmadı. Konyalı için hala Erdoğan ve AK Parti vazgeçilmez pozisyonda…