Süleyman Sayan

Süleyman Sayan

Öldük Öldük Dirildik

Öldük Öldük Dirildik

Eskişehir ile oynanan maçlar her zaman seyir zevki güzel ve fair-play çerçevesinde geçmiştir. Aracımı Eskişehir taraftarlarının bulunduğu yerin hemen yanına park ettim içlerine girdim karşıma gelenlere hoş geldiniz dedim gayet kibar ve medeni şekilde karşıladılar. Maç esnasında da en güzel şekilde takımlarını desteklediler. Maç sonunda da aynı şekilde el ele kol kola misali beraber çıktık stattan hiçbir taşkınlık yapmadılar skora aldanıp sağı solu kırıp dökmediler bir teşekkürü hak ettiler.

Maç ne zaman başladı! Meha hangi ara topu kaptırdı da golü yedik anlamadık, dersem yanlış olmaz. Sanırım hepimiz şaşkınlık içinde golü izlerken maça adeta 0-1 geride başladık. Defans hattı ile orta saha ve kanatlar arasında kopukluk vardı, hücum oyuncularının bekleneni verememesi ise tamamen kafa olarak maça hazır olmadığımızı gösterdi. Kupa maçlarında alt liglerden bir takım sürpriz bir çıkış yapar da turları atlayıp süper lig takımlarıyla karşılaşır ve süper lig takımları o maçlarda çok kötü performans sergiler ya işte öyle bir ilk yarı izledik. Maalesef nasılsa yeneriz gibi çıktı oyuncularımız sahaya belki de ayakta kalan tek isim olan Ali Çamdalı’ya maraton tribünlerinden gelen yersiz tepkiler beni çok şaşırttı. İlk yarı bittiğinde homurdanmalar oldu kısa süreli ıslıklarda duyduk ancak en azından ses olarak hakim olduğumuz kuzey tribünlerinden Aykut Kocaman’a bir tepki gelmedi diyebilirim. İlk yarı biterken tek temennimiz devreye 0-1 geride girmekti ikinci golü yeseydik işler çok daha zor olacaktı. Devre arasında takımın kötü gidişinde Ahmet Şan’ın yuhalanması son derece normal diye düşünüyorum. Maçın atmosferi gerginliği sırasında taraftarın karşısına çıkarsan bu tarz tepkiler gelmesi doğal. Devre arasında Aykut Kocaman’ın nasıl bir hamle hocası olduğunu da görmüş olduk Rangelov ve Halil İbrahim değişikliği ile hem oyun olarak hem baskı olarak oyunu olumlu etkiledi. Burada bir tırnak açmak gerek bazı maçlar vardır taktik teknik konuda yetersiz kalabilirsiniz işte elinizde ki bir oyuncu o maçın kilidinin anahtarıdır. Aykut hoca farklı maçlarda farklı oyuncular üzerinden bunu başardı bloklar arası bağlantıyı sağladı ve maçı aldı burada demoralize Eskişehir’in hoca değişikliği ile çırpındığını gördük, ama bu çırpınış yetersiz kaldı. Abdülkerim’in bariz hatalarını görmedik dersem yalan söylemiş olurum ama verilen şansı iyi değerlendirdiğini düşünüyorum golde ki vuruşu ve golden sonra gelen özgüveniyle ilerisi için umut verdi. Konyaspor’un hızlı başladığı ikinci yarıda bulduğu ilk şutta şansında yardımıyla Eskişehir adına golün gelmesi ise acaba mı sorusunu akıllara getirdi. Ders niteliğinde izletilecek ikinci golü ise, Anadolu’da ancak Konyaspor atar diyebileceğimiz bir goldü. Maç bu golden sonra gelgitlerle doluydu işte tribünlerden gelen Meha neden hala sahada homurtularını yıldız oyuncu sahada gezse bile çıkartmayacaksın cevabı ile 86dakika da sahne alarak gösterdi. Bu maçta dikkatimizi çeken noktalar ise; Bu sezon Konyaspor’da ligde ilk kez yerli bir oyuncu golle tanışırken, bu oyuncunun ilk kez oynaması ve sol bek olması ilginçti. Konyaspor çok uzun bir süre sonra iki golden fazla gol atabildi. Eskişehir 12.haftası oynanan ligde ilk ve ikinci deplasman golünü bize atması düşündürücü.

Maç bittiğinde ise Konyasporlu taraftarların Eskişehirsporlu oyuncuları alkışlaması güzeldi, Ancak Eskişehir’den önce kendi futbolcularımızı çağırmak daha isabetli olurdu. Bazı futbolcuların sanki mağlup olmuşçasına sahayı terk ettiğini gördük. Bir şeye aydınlık getirelim futbolcu ve taraftar aynı şekilde düşünemez bu işi profesyonel yapan oyuncular maç sonu da gönlünüzü almak isteyen taraftarın yanına çağırıldığında gelmesi gerekir, sonuç olarak duygusal bir oyun futbol, ortada bir küfür hakaret yokken ortamı germeye, polemiğe girmeye gerek yok.

Sonuç olarak; İlklerin maçı diyebileceğimiz gel-giti çok olan bende karmaşık duygular uyandıran her türlü duyguyu yaşadığımız bir oyunla sahadaydık. İlk yarı futboldan soğuduk ikinci yarı gole doyduk. Aykut Hocam yazımı okur musun bilmem işin teknik taktik boyutuna çok girmem ancak bir kere de Rangelov ile Halil İbrahim’i ilk onbirde aynı anda görsek fena olmayacak. Görüldüğü gibi iki hücumcu arkalarında Meha ve Holmen olduğunda çok daha etkili ve seyir zevki yüksek bir takım izliyoruz. Beş haftalık zorlu bir periyoda giren ekibimiz bu maçlardan alacağı her puan ya da puanlar ligdeki konumunda belirleyici olacaktır. Bu galibiyet saha içi ve dışında olası olumsuzlukları içerde olabilecek sıkıntıları başlamadan bitirir ümidindeyim.

Maçın Sözü; İki kez öldük bir kez dirildik. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Süleyman Sayan Arşivi
SON YAZILAR