Dün şehir içi trafik pazartesi gününe göre orantılanamayacak kadar rahat idi. Dün bu rahatlığı bire bir yaşayınca aklıma geldi. Dahası İstanbul Büyükşehir’den esinlendim.

Acaba bizde de okulların açıldığı ilk hafta toplu ulaşım araçları ücretsiz olsa bu şehir içi trafiğe yansır mı? İnsanlar çocuklarını araçlarına alıp yola çıkma yerine otobüsten tramvaydan faydalanır mı? Çünkü yakınlarımızdan şahit olduk ki çocuklarımızı okula analar babalar dedeler nineler aile boyu götürüyor. Güzel. Çok güzel. Amma velakin ki aile bir araçla okula gitmiyor ki herkes ayrı ayrı araçlarla okulda buluşuyor.

Bence Tahir Başkan’ın ekibi okulların ilk haftasında toplu taşımayı ücretsiz yaparsa o pazartesi günkü trafiği bir daha yaşamayız gibi.

BU BÖLÜM YEREL DEĞİL AMA

Yerel bir gazeteci olarak asla yerelin dışına çıkmamanın hassasiyetini taşırız. Ama ülkenin içinde bulunduğu bu olağanüstü hal ve FETÖ durumundan dolayı bir okurumuzun, “Konyalı Apdi” rumuzu ile bize aşağıdaki bilgiyi paylaşan dostumuzun yazdıklarını ülke menfaatleri adına burada yetkililere iletmek istiyoruz: “Uğur bey yazınızla alakası yok ama, ben yine yazayım belki birilerinin dikkatini çeker. Türkiye’de, aranan Adil Öksüz, Almanya  Emmendingen’de şatoda ikamet ediyor. Freiburg’dan tadılar bnd himayesinde…”

KARAPINARLARIN HAC PİLAVI

Önceki akşam Bahri Karapınar’ın merhum eşi Ayşegül Karapınar Hanım için verilen hac yemeği Konya’nın bir minyatürü gibi idi.

Hasan Hüseyin Karapınar, Ali Karapınar, Bahattin Karapınar ve Bahri Karapınar kardeşlerin yıllardır şehir için ve şehrin siyasetinden sporu ile nasıl iç içe olduklarını bildiğimiz için davete katılan isimleri gördükçe durumu daha iyi anlayabiliyorduk.

Baba Karapınar’dan evlatlarına evlatlarında çocuklarına ve torunlarına Allah selamet versin diyoruz. Tabii haç yemeği rahmetliden dolayı oldukça duygusal geçti. Ancak biz işin biraz da bu bölümde dedikodu faslına değinmek istiyoruz.

Yemekte tamam vekiller partililer, iş adamları, sanayiciler, eğitimciler vardı ama bu isimlerin pek çoğunun ortak paydası da spordu. Dahası Konyaspor idi.  

Eeee önümüzde de Konyaspor’un kongresi var. Pilava her kaşık sallanışında bir Konyaspor ve kongre esprisi vardı.

Biz pilavdan sonra KON-TV’nin Spor programına katıldık. Epeydir Kon-TV’de canlı yayına katılmıyorduk. İnşallah bundan sonra her hafta olmasa da sık sık bu programa katılacağız. Bu vesile ile KON-TV yönetime Ahmet Özer abimize, Mustafa Tatlısu kardeşime, programı hazırlayıp sunan Selahattin Akçakaya ve Mustafa Durmuş’a buradan da bir kez daha teşekkür etmek isterim.

Canlı yayında da söyledik. Pilavda da dedik. Hem de kime dedik?

Zeki Çimen’e, Hasan Dağlı’ya, Bahattin Karapınar’a, Fevzi Tezcan’a Ertan Gülpınar’a …

Mesela Sayın Yavuz Erence de pilavda vardı. Kendisine bire bir demedik ama gruba mesaj gitmiş oldu.

Vallahi tam isim isim hatırlayamayacağım ama her kim ile Konyaspor’u konuşuyorsak söyledim. Dahası iddia ettim. Kongre için kim aday olursa olsun. Kim ben varım derse desin Tahir Başkan istemedikten sonra Konyaspor’a başkan olamaz, yönetime dahi giremez.

Haaa tabi şunu da söyleyebilirsiniz “Bu demokratik mi?”…

Vallahi demokrasi mi, demokratik mi, adil mi, doğru mu?..

Bilemem. 

O yorum beni burada aşar.

Ama bunu bilir bunu söylerim.

Tahir Başkan isterse Ahmet Şan Başkan olur. Tahir Başkan istedikçe Ahmet Şan Başkan olarak kalır. Tahir Başkan istemezse durum ve şartlar değişir.

Tahir Başkan’ın sadece yereldeki gücünü şöyle tarif edebiliriz ulu bir çınarın köklerinin derinliğini ye toprak altındaki genişliğini toprağa yayılışını düşünün yeter.

Gene sıkıntılı yerlere doğru mu gidiyoruz?

Evet… Evet… Haklısınız yarın inşallah biz yine trafikten, parklardan filan söz edelim inşallah…

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Bu zamanda az dostun olsun, daha iyi… Herkesle uzaktan hoş beş edip geçmeli, can gözünü açınca görüyor ki insan; en büyük düşmanıymış en çok güvendiği.

NE ZAMAN DAHA İYİ ADAM OLURUZ? 

Hastanelerde hasta yakınları biraz daha sakin ve sabırlı olmaya gayret edebildikleri zaman daha iyi ADAM oluruz.