Uğur Özteke

Uğur Özteke

UĞUR BAŞKAN VE EKİBİNİ SEVİYORUM, SIKINTI VAR MI?

UĞUR BAŞKAN VE EKİBİNİ SEVİYORUM, SIKINTI VAR MI?

Dün öğlene kadar hiç tahmin etmediğim şekilde mutluydum dahası huzurluydum. Oysa güne dolayısıyla kahvaltıya Selçuklu Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay ve yakın çalışma ekibinden bir grupla başlıyorduk.

Ekipte kimler vardı?

Başkan yardımcısı Furkan Kuşdemir, Şükrü Koyuncu, Kültür Müdürü Ahmet Bilgiç, Basın Müdürü Ali Düz ve diğer görevliler.

………..

Bizim gibi garip bir yerel gazeteci belediye Başkanı ile A takımı ile kahvaltı yapacak, sohbet edecek ve de mutlu olacak? Olacak şey mi? Normalde bile böyle bir ortama girseniz insan olarak gerilirsiniz değil mi?

Ama Allah şahit size yemin ediyorum ben kahvaltımı evde yaptığım için fazla atıştırmadım. Ama yaklaşık bir buçuk saat süren samimi sohbetten büyük zevk aldım.

Niye mi?

Nasıl mı?

Çok net.

Şöyle ki Uğur İbrahim Altay göreve geldiği günden bu yana önce kendisini daha sonra da ekibini sürekli hızlı geliştiriyor. Başkan asla bir yıl önceki başkan bile değil.

Belki şimdi bazı okurlarımız bana kızacaksınız?

İsterseniz detaylara girmeden bana da kızmadan şöyle bir düşünür müsünüz?

Selçuklu’da ev daire fiyatları her dönem artıyor mu?

Dükkan işyeri fabrika fiyatları ister kiralık ister mülkü olmak üzere ikiye üçe katlıyor mu?

Eğer bu iki sorumuza “evet” diyorsanız, Selçuklu sürekli geliyor, büyüyor, değer kazanıyor demektir.

Gelin küçük küçük detaylara girelim.

Uğur Başkan vizyonu ile o ince mühendis zekası ile Selçuklu’yu iyi pazarladı. Olmayacak yerleri olur hale getirdi, hatta parlattı. Oralar parladıkça para gelmeye başladı. Para gelince de Uğur Başkan projeleri ile sadece Konya’nın değil Türkiye’nin yıldızı oldu.

Hatta yine biraz sonra aşağıda açacağımız konularla, Selçuklu Balkanlardan KKTC’ne kadar uzadı.

Uğur Başkan dün kendisi söyledi.

Göreve geldiği günden bu yana kendisini en çok mutlu eden projesi SEDEP yani Selçuklu Değerler Eğitimi imiş. Evet belki biz Konya olarak hepimiz bu projenin farkında değiliz ama beş yıldır süren, bahar ayları ile birlikte Balkanlarda yanılmıyorsam beş ülkede ayrıca KKTC’de de başlayacak olan eğitim çalışması ile önce insan yetiştiriliyor. Hani hepimiz insanlıktan adamlıktan söz ediyoruz ya. İşte inşallah buralardan bu proje ile pırıl pırıl bir gençlik geliyor.

Başkan demedi, ben diyeyim. Cenab-ı Allah’ım bilir ama belki de Başkan’ın bütün günahlarını affettirecek, Başkan’a ömür boyu hatta toprağın altında da dua ordusunun dualarını yağdıracağı projesi ise Otizm ve Down Sendromu Yaşam Merkezi.

Burası da büyük bir ihtimalle referandum sonrası hizmete girecek. Bu merkez Türkiye’de bir ilk hem de tek. Evlatları otizmli olan anaların babaların duasını düşünebiliyor musunuz? Bu çocuklarımızın gözlerindeki ışıltıyı görebiliyor musunuz?

Bir yerel gazetecinin bir Başkanı seviyorum demesi kadar riskli bir iş yoktur.

Belki ilk bakışta bu cümle şirin gibi gelebilir ama biz biliyoruz ki belediyenin içinde bile başkan nasırına bastığı için içinden başkana kızan çalışanı vardır. Çöpüm alınmadı, kar temizlenmedi diye kızan vatandaşımız vardır.

Her ne kadar bir dönem MHP’nin kalesi olan Selçuklu’da artık AK Parti tek parti olsa da bize kızan sayısı şimdi çoğalmış oluyor değil mi?

Olsun gelin şahsi meselelerimizi ve parti işini bir kenara bırakalım.

Bakın Selçuklu inanın Konya’nın değil Türkiye’nin konuşulan ilçesi. Siz ister sevin ister sevmeyin, ister kabul edin isterseniz etmeyin bu bir gerçek.

Haaa sakın ola Selçuklu’nun Uğur Başkan’ın reklamını filan yapıyoruz sanmayın.

Ne Selçuklu Belediyesi’nin yaptığı spor yatırımını yazıyoruz ne de Türkiye’nin en çok kütüphanesi olan ilçesinden söz ediyoruz.

Küçük bir nokta detay ile yazımızın bu bölümünü noktalayalım.

Şiddetli bir kış geçirmekteyiz.

Karı, donu, buzu çözmek için de belediyelerimiz inanılmaz bir tuzlama çalışması yaptılar. Bu tuzlama asfaltı bitirdi. Güneş çıktı kar don eridi ya bir den ana caddelerde büyük küçük çukurlar ortaya çıkıverdi. Bu son derece doğal bir olay. Bu yaz biz bu çukurlardan çok çekeceğiz. İşte Erenköy göbeğinde de ilk günden bir çukur ortaya çıkıvermişti. İran dönüşü gördüm Selçuklu Belediyesi buraya hemen bir yama yapmıştı.

Bir Belediyenin çalışıp çalışmadığına bende naçizane buradan bakarım.

Sonuç;

Ben şahıs olarak, biz kurum ve Yayın Grubu Uğur Başkan ve ekibini seviyoruz. Sayıyoruz. İnanıyoruz. Güveniyoruz. Cenab-ı Allah’ım bizleri şaşırtmasın, bunaltmasın, yanıltmasın diye de dua ediyoruz.

FAHRİ TRAFİK MÜFETTİŞLİĞİ MESELESİ

Dünkü yazımız çok şükür yine tahminlerimizin ötesinde ses getirdi. İsterseniz bir iki isim verelim. Dernek Başkanı Hocam Prof. Neyhan Ergene, eczacı Türkiye’nin gururu uluslararası ödüllü fotoğraf sanatçımız Reha Bilir ve Emniyet Müdürlüğünde Fahri Trafik Müfettişleri ile ilgili görevli müdürümüz.

Herkesi dinledik.

Tabii müfettişlerden canı yanmış çok sayıda okurumuzu da.

Ve bu konuda son noktayı çok büyük Türkiye çapındaki bir STK’nın Genel Sekteri dostumuz Muaz Gülyiğit’in kaleminden genel kanaat ile noktalayalım.

“Uğur Abi;

Fahri müfettişlik verilme konusu sizin de bahsettiğiniz gibi bu kadar UCUZ hatta upucuz olmamalı...

Bana kalırsan böyle bir uygulama başlı başına yanlış. Çünkü devlet adına hiç bir sorumluluğu olmayan bir zata biz çok önemli bir görev yüklüyoruz. Ama o kişiden devlet sadece adaletli olmasını istiyor.

Peki devlet adaletli olmasını istediği kişiyi nasıl sınaya bilir?

Bu vatandaşımız ne kadar Allah'tan korkuyor, kul hakkına ne kadar dikkat ediyor, şahsi menfaatlerini devlet menfaatlerine göre ne kadar önde veya geride tutuyor?

Adalet çizgisi hangi kıvamda? Trafik bilgisi ne kadar var? En önemlisi insanları ne kadar seviyor?

Tüm bu ölçülemez karakter ve kişilik ölçülerini sanki ölçülmüş gibi ve adalet temsili olarak (ve size şikayette bulunan beyefendinin de bahsettiği gibi mahkemeye verseniz de sonuca ulaşamayacağı) çok önemli yetkililerle ve hiç bir sorumluluğu olmadan sokağa salıyoruz.

Ben buna ağır olmaz ise şu tabiri kullanmak istiyorum. "Saldım çayıra mevlam gayıra!!!! "

Bu uygulamanın acilen kaldırılması gerekmektedir.

Bu uygulama bir noktadan sonra cinayetlerle sonuçlanan olaylara bile alt yapı hazırlayabilir.

Devletimizin polisi her köşede her sokakta fazlasıyla var. Bağırdığımız anda bir polis memuru kesinlikle sesimizi duyuyor.

Her cadde sokakta kamera ve mobeseler var.

Yeteri kadar ceza yazılıyor. Böyle kendi egosunu ve siyasi düşüncesine göre hareket eden bu zavallılardan bu anlamsız fahri müfettişlik görevi alınmalıdır.

2012 yılında bazı müfettişlerin neler yaptığını o dönemde basın kuruluşları ortaya çıkarmıştı.

Ne oldu sadece kartı elinden alındı. Ceza bile almadı. Artık ÇÖZÜM üretilmelidir. Bu uygulama kaldırılmalıdır!!!!

Saygılarımla”

………..

Değerli Fahri Trafik Müfettişi büyüklerimiz abilerimiz dostlarımız.

Ne olur Muaz’ın yazdıklarından alınmayın. Ona kızmayın.

Muaz bugün pek çok kimsenin kapalı kapılar ardından iddia ettiklerini, sessizce söylediklerini kağıda dökmüş.

Elbette toplumda her kesimin iyileri de vardır kötüleri de. Mesela biz basın mensupları içinde de mutlaka sıkıntılı meslektaşlarımız vardır. Ancak fahri trafik müfettişleri içinde genel kanaat yanlış da olsa üzücü de olsa ne acıdır ki böyle görünüyor.

 

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Hayatta önemli olan; en çok şeye sahip olmak değil, en az şeye ihtiyaç duymaktır.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

  1. gibi, evden eve nakliyat yapan araçlar gibi yani büyük tonajlı ve asansörlü vinçli araçların sürücüleri bir elleri direksiyonda diğer elleri kulaklarına yapıştırdıkları telefonda yolda ilerlemedikleri zaman daha iyi ADAM oluruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum
Uğur Özteke Arşivi
SON YAZILAR