Sakın ola başlığımıza bakıp da bugün ülke meselelerini filan yazacağımızı sanmayın. Allah’a şükürler olsun haddimizi biliyoruz ve yerellik sınırından asla dışarıya çıkmamaya çalışıyoruz. Ancak konumuz ne kadar yerel olursa olsun bir ülke meselesi. Dahası ülke sporunun hali.

Sayın Başbakanı izlerken Konya’mız için duble yollardan sağlığa nerelerden nerelere geldiğimizi bilerek halimize şükrediyoruz. Gerçi bizim öyle çılgın projemiz, kanallarımız, metrolarımız, köprülerimiz filan yok ama biz Konya olarak kanaatkârız ya nasıl olsa Konya’da, Konyalı da sıkıntı yok.

Gelelim konumuza.

Basında ne acıdır ki gereği kadar haber olarak bile yer almadı. Ama duymayanlar için bir daha yazalım. “Beden eğitimi öğretmenleri Milli Eğitim Bakanlığı Talim Terbiye Kurulu 2013-2014 yarıyıl tatilinde (Yani bu tatilde) aldığı karar ile teknik ve meslek liselerinde beden eğitimi dersini kaldırdı”. Bunu duyan Teknik ve meslek liselerindeki öğrencilerin ve öğretmenlerin hayal kırıklığını geçtiğimiz hafta onları bizzat dinleyerek anlayabiliyorduk.

Buradan siyasilerimiz aracılığı ile Sayın Başbakanımıza acı bir gerçeği haykırmak istiyorum.

Türkiye ekonomide dünya ülkeleri arasında giriyor ama dünya sporunda nerede?

Allah aşkına birileri çıkıp Başbakana doğru rakamları versin.

Elde edilen nadir tesadüf başarıların ardındaki gerçekleri de birileri Sayın Başbakan’ın kulağına fısıldasın.

Dünya Şampiyonaları’nda, Avrupa Şampiyonaları’nda, Olimpiyatlardaki halimiz ile biz nasıl dünya ülkesi olabiliriz? Buna kim inanır.

Bizim amatör kulüplerden tutun, belediyelerin spor anlayışına kadar hepsi reklam amaçlı. Konya bugün tesis ve alt yapıda altın yılını yaşıyor. Sporun başında Konyalı bir Genel Müdür var. Türk spor tarihinde bu şansı ikinci kez yakalamışız. Bir müşavir atanıyor Hadimli.

Ne var ki büyüklerimizin Konyalı olması, dahası bizim hemşerimiz, hatta dostumuz olmaları gerçeği yazmamamızı engellememeli. Çünkü görüyoruz ki bu isimlerin de güçleri bir yere kadar. İşte saha istemeyen, tesis istemeyen, eşofmanlar, spor çantaları istemeyen masa tenisinde bile Çinli Wang’ı Doğan yapmakla başarı sağlanamadı değil mi?

Bu acının reçetesi çok açık. Eğitim ile sporu birleştireceksiniz. Milli Eğitim ile Spor İl Müdürlüğü’nü iç içe çalıştıracaksınız.

Milli Eğitim’in olmadığı bir sporda başarılı olmak suya yazı yazmak demektir.

Ve acı son ki geldiğimiz noktada liselerden beden eğitimi dersini kaldırmakla, ilkokullarda beden eğitimi derslerinde matematik sorusu çözdürmekle spor olmuyor. Devşirme isimlerle Afrika’dan, Balkanlar’dan sporcuları getirerek milli yapmakla istikrar da sağlanamıyor.

Olmuyor, olmuyor, olmuyor. Bu kafa ile de olmayacak. Olmayacak. Ve de olmayacak.

Milli Eğitimsiz spor ile Başbakan’a rağmen başarı olmayacak.

Allah rızası için birilerini bunu Sayın Başbakan’a söylesin. Söyleyeme korkuyorsanız yazılı olarak verin. Sporun içinden gelen Sayın Başbakan siz böyle bir rapor verirseniz sizi kesecek mi?

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Allah mermere emir vermez.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Elektrikli bisiklet kullanan bayanlarımız yolun ortasından gitmedikleri zaman ADAM oluruz