BİZİM BAŞIMIZ KEL Mİ?
Yenilenecek olan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimi için her iki aday da seçmeni kafalayabilmek için sınırsız vaatte bulunuyorlar. Bu vaatleri yaparken sıklıkla kantarın topuzu da kaçıyor. Mesela yasal olarak yapılması mümkün olmayan şeyleri bile vaat ederek bir anlamda seçmeni “kandırma” yoluna sapıyorlar.
Demirelli yılları yaşayanlar hatırlayacaktır. O dönemde de vaatler havalarda uçuşur “deniz getirmek” bile vaat edilirdi.
“Onlar ne veriyorsa beş fazlasını ben vereceğim" Süleyman Demirel'in akıllarda kalan seçim nutuklarındandır.
Ben işin bir başka cenahından bakmak istiyorum konuya.
İstanbul seçimlerinin iptal edilmesi, işi bu noktaya getirdi. Normal şartlarda iş bu kadar inatlaşma noktasına gelmezdi. Sonuçta iki pehlivandan birisi galip gelecek. Seçim öncesi verilen vaatler de hayata geçecek. Mesela öğrencilere bedava internet ve ulaşım hediye edilecek. Bu durumda İstanbul'daki öğrenci ile Konya'daki öğrenci arasında “eşitsizlik” oluşacak. İstanbul’daki vatandaş otoparkı bedava kullanırken Konya'daki vatandaş para ödeyecek.
Örnekler çok.
Acaba diyorum İstanbul’u emsal gösterip aynı haklardan bizler de yararlanamaz mıyız?
TÜRKİYE CUMHURİYETİ SINIRLARI İÇİNDE İSTANBUL'DA İMTİYAZLI SINIF OLUŞMASI ADALET DEĞİLDİR.
Biz de istiyoruz. Bizim başımız kel mi?
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.