Türk Dil Kurumu sözlüğü idareci kelimesinin anlamını “yönetici, idare eden, hoşgörülü” olarak tanımlıyor.  Kurumlarımızı emanet ettiğimiz idarecilerin adaletli olması elbette onları atayanların da beklentisi olmalıdır. Zira kurumların verimliliğinde idarecilerin kişilikleri ve yönetim tarzları son derece önemlidir. İyi bir yönetici sıradan insanları sıra dışı işler yapar hale getirir. Marifet iltifat tabidir. Doğru idarecilerin bulunduğu ortamlarda yanlış olmaya kimse cesaret edemez. İyi bir idareci çalışma arkadaşlarını sevmelidir, “büyük insanlar fikirlerle, orta insanlar olaylarla, küçük insanlar dedikodu ve insanlarla uğraşır” sözünü unutmamalıdır.

İdarecilik bana da nasip oldu. Görevlendirme aşamasında “aciz idareci olmayın ama zalim idareci hiç olmayın”    “makam araçlarınızın kullanımı vebaliniz, çalışma arkadaşlarınız size emanetimizdir”  sözleriyle yola koyuldum. Yanlışlarım da olmuştur muhtemelen ancak bugün idarecilik yaptığım kuruma gittiğimde konukseverlik ve güler yüz gördüğüme göre hoş sadâ bıraktığımı düşünür ve mutlu olurum.

Huzur kenti Konya’mda Konya’m ve Konyalıma hizmet etmekle yükümlü kamu kurum ve kuruluşları idarecilerinin yönetim tarzını önemserim. Tüm ülkede olabildiği gibi Konya’da da çalışma arkadaşlarına neredeyse mobbing (taciz/yıldırma; bir kişi veya gruba yıldırma, pasifize etme, işten ayırmayı hedefleyen, sistematik olarak yapılan, kişiliğine ve mesleki durumuna zarar veren kötü niyetli davranışlar) olarak kabul edilebilecek davranışları tercih eden amirler de bulunabiliyor. Özellikle emekliliğini hak etmiş devlet memuruna emekliliği düşünüp düşünmediğini sorduran, sonrasında tayinle, sicil bozma ile tehdit eden; 657 sayılı devlet memurları kanunu disiplin yönetmeliği uyarınca disiplin cezasını haksız veren, üst heyete itiraz ile ceza kaldırılınca daha da öfkelenen amirler çalışma barışını da olumsuz etkileyebiliyor.

İdarecilik yaşam gibi geçicidir; idareci makamdan güç almamalı, makama güç katmalıdır. Bâki’nin deyişiyle önemli olan “kubbede hoş sadâ “ bırakmak olmalıdır. Görev bittiğinde haklarını helâl ettiklerini söyleme kuyruğuna giren çalışma arkadaşlarınca uğurlanmak da vardır, helâlliği cep telefonu veya kurum içi internet mesajıyla istemek ve sessizce kurumdan ayrılmak da. Allah birinciyi her idareciye nasip; ikinciyi her idareciden uzak eylesin.