Öyle bir gecedir ki bin aydan daha hayırlıdır. Mübarek Ramazan-ı Şerifin yirmi yedinci gecesi olan Kadir Gecesi için. Bundan 1400 sene önce böyle bir Ramazan ayının Kadir Gecesi’nde imandan, ahlaktan maneviyattan yoksun olmanın ızdırabı çeken küfür bataklığı içerisinde kül olmuş bulunan insanlık için inayeti ile son peygamber olarak gönderilen Efendimiz Aleyhisselatü vesselam ile İslam nurunun meşalesi parlamıştı.

İlk emri “Oku”  ile dünya atmosferini karartan cehalet bulutlarını bir anda sıyırıp temizleyen Kuran meşalesiydi bu.

Ahlak, edep, hayâ ve fazilet duygularının bir volkan gibi fışkıran imanın meşalesiydi.

İnsanlar artık kimseden korkmadan çekinmeden ibadetlerini, Allah’a karşı görevlerini yerine getirecek zulüm ve küffar baskısı altında yaşamayacaktı. Allah’ı bir, Peygamberi hak, İslam’ı din, Kuran’ı kitap kabul ederek mukaddes mabetlere koşup Allah diye haykıran biz müminleri Yüce Rabbimiz tebrik ediyor ve bu yaşamı sürdürdüğümüz müddetçe ona layık şekilde yaşamaya devam ettikçe de rabbimizin sevgili kulu resulümüzün sevdiği ümmeti olacağız inşallah.

Allahü zül-celal şöyle buyurur:

Biz O’nu (Kuranı) Kadir Gecesi’nde indirdik. Kadir Gecesi’ni (şeref ve kıymetini) sana bildiren nedir? Kadir Gecesi bin aydan daha hayırlıdır. O gece melekler ve Ruh (Cebrail (A. S.) Rablerinin izniyle her iş için iner de iner. O gece tan yeri ağarıncaya kadar bir selam ve selamet gecesidir.

Şu halde, Kuranı Kerim’in insanlık semasını aydınlatmaya başladığı, meleklerin ibadet eden Müminleri kanatlarının altına aldığı ve Allah’ü Zülcelal’in “Bin aydan hayırlıdır” buyurduğu mübarek Kadir Gecesini ihya etmek, onu namaz, Kuran, zikirler ve salavat ile geçirmek bizim düsturumuz olmalı. Zira Peygamberimiz bir hadislerinde “Kim imanlı bir gönülle ve sevabını mutlaka Allah’tan umarak Kadir Gecesini ibadetle geçirirse geçmiş günahları avf ve mağfiret olunur” buyurmuşlardır.

Ancak Kadir Gecesi’nin Ramazan ayının hangi gecesinde olduğu açık olarak beyan edilmemiştir. Bu da Müminlerin Ramazan’ın her gecesini Kadir Gecesi imiş gibi ihya etmeleri ve bolca sevaba gark olmaları içindir.

Yine yüce Peygamberimiz (A.S.) bir hadislerinde “Kadir gecesini Ramazanın son on gecesinde, yani kalan dokuzuncu, yedinci, beşinci gecelerinde arayınız.” başka bir hadislerinde ise Kadir Gecesi Ramazanın yirmi yedinci gecesidir buyurur.” (Ebu Davut)

Asırlardan beri bütün Müminler, Ramazanın yirmi yedinci gecesini Kadir Gecesi olarak olarak ihya ederler… Biz de inşallah bu gece (pazartesi) o hayırlı ve mübarek Kadir Gecesi’ne kavuşmuş olacağız.

Müslümanım dediği halde Allahın emir ve yasaklarını yerine getirmeyen, oruç tutmayan, oruçlulara saygı göstermeyen adı Ahmet, Mehmet, Hasan Hüseyin olan karanlıkta yürümeye çalışan sözüm ona ilericilere Kadir Gecesi yoktur. Yüce Kur’anın ifadesi ile “Bilakis onlar hayvanlardan daha aşağıdırlar. (Araf/179)

Bu gibi yanılgı ve gaflet içerisinde olanlar için dua etmeye devam edelim ki inşallah hidayete ererler.

Şu halde İslamı gerçek manasıyla yaşayıp ve yaşatmalıyız. Bunca güzel mabetleri ve bilgi dolu kitapları ile zengin kütüphaneleri bize emanet ederek rahmeti rahmana kavuşan kahraman ecdadımızı da hayırla ve rahmetle yad edelim.

Ölmüş ana babalarımızı ve bütün geçmişlerimizi bu gecede bol dua ile analım. Çünkü onların bizlerden beklediği duadır, ihmal etmeyelim. Kadir Gecesi tüm inanan Müslümanlara hayırlı mübarek olsun. Bu gecenin feyz ve bereketi üzerimize olsun. Zulüm altında ve savaş nedeni ile zor durumda olan Müslüman kardeşlerimizin kurtuluşuna vasile olsun. Amin...