Çok çetin geçeceği için taraftarların özel olarak maça gelmeleri için çağrı yapıldığı, Antalyalı taraftarların da ek kontenjan istediği mücadelenin gergin olacağı, tatsızlıkların yaşanacağı aşikardı.

Nitekim öyle de oldu.

Son yılların en iyi taraftarları arasında yer alan bizimkilerin, maçın hemen başında sahaya yabancı madde atmaları hiç iyi olmadı. Öyle başlayan maçta aynen öyle bitti.

Hem Ömer Ali'nin hem de Skubiç'in olmaması yüzünden ilk yarıda istediğini tam anlamıyla yapamayan, yeşil beyazlılar, daha etkin, sahaya daha iyi yayılan ve daha iyi top oynayan Antalyaspor karşısında iki net gol pozisyonundan yararlanamaması, en azından ilk yarıyı beraberlikle kapatmak isteyen Konyaspor'un bir anlık gafleti sonunda kalesinde gol görmesi 2. yarının daha zor geçeceğinin sinyalini veriyordu.

Ancak, soyunma odasında neler olduysa, ikinci yarının başından 60. dakikaya kadar Antalyaspor neredeyse kendi yarı sahasından çıkmadı. Sağlı sollu ataklarla rakibe yüklenen , özellikle Fofana'nın zarif çalımlarıyla birlikte, taraftarın da gaza gelmesi sonunda Bajic'le beraberliğin yakalanması umutları artırdı. Ardından da çok basit bir Penaltı kazanan yeşil beyazlılar, öne geçme şansını, Vukoviç'e yakışmayan bir vuruşla umutları ertelerken, bir anda 9 kişi kalan Antalyaspor karşısında yaklaşık 30 dakika boyunca Konyaspor bocaladıkça bocaladı. Mutlak galip gelmesi gereken bir karşılaşmada 9 kişi kalan Antalyaspor'u yenemeyen yeşil beyazlıları bundan sonra ne bekliyor olacak gerçekten merak ediyorum.

Tabii bunun asli sorumluları var.

Sonucu etkileyebilecek, son vuruşları yapabilecek oyuncuların az olması göze batan en önemli faktör. Sağ tarafı en etkili kullanabilen 2 oyuncusun da aynı anda sakatlığı "şapka düştü kel göründü" gerçeğini bir kez daha ortaya çıkarmış oldu.

Geçen seneyi kıyaslayarak hedef koyan, bu yüzden de eldekiler yeter diyerek transfer yapmayan yönetim kaybedilen 2 puanın en büyük sorumlusudur. Bunun yanında teknik patron Aykut Kocaman'da yönetim kadar bu kaybedilen puanın suç ortağıdır.

Devre arasını bir çok kulüp çok hareketli geçirirken, Konyaspor yönetimi ve teknik heyetin "bazı şeyleri" bahane edip, rehavete girmesi bu maçta ve bundan sonraki maçlarda etkisini göstereceğine inanıyorum. Bir Kayserispor örneği gözümüzün önünde dururken bu takımın puan alma olasılığı çok düşük olan Fenerbahçe ve Galatasaray'dan 6 puan çıkartması, umarım Konyaspor yönetimini ve teknik heyeti düşündürüyordur.

Gerçi bu saatten sonra düşünseler ne olacak ki?

265. maç 11-11 maç oynansaydı. O zaman puan kaybedilse bile daha az mazeret olacaktı. Şimdi 9 kişi kalan bir takımı yenemeyen on bir kişilik Konyaspor takımı ve buz gibi havada takımlarını desteklemeye gelen binlerce taraftar var.

Bir yer yerde tezatlık var ama ben bir türlü anlayamıyorum.

Anlayan varsa beri gelsin...