Kilo aldırmayan un, Ali Osman Karamercan ve Cengiz Çivi…
Dün üç güzel haber aldım. Bu haberler, hem şehrimizi, hem de ülkemizi ilgilendiren cinstendi. İzninizle bunlardan kısa kısa söz edelim.
DÜNYA’DA BİR İLK “EKMEK YİYEREK ZAYIFLAYIN”
Hatırını kıramayacağımız bir dostumuzun ricası üzerine öğle saatlerine doğru yola düştük. Bana söylenen Ankara Yolu’nda idi. Ama bir ara bizim Emrullah’a döndüm ve sordum “Yanlış yolda filan değiliz değil mi? Altınekin’e yaklaştık!”…
Konya Yıldızı Un Fabrikası’na girinceye kadar da nereye gittiğimizi ve niye gittiğimizi bilmiyordum. Bu un fabrikasının sahiplerinden İbrahim Güzel Bey ile tanıştık.
Bir grup gazeteci arkadaşımızla İbrahim Bey’i dinlemeye başladıktan sonra hemencecik sağ yanımızda oturan İbrahim Bey’e dokunmaya başladım. Çünkü anlattıkları ile pek normal bir adam değil gibiydi. Ya da aklı başında mıydı?...
Evet İbrahim Bey formülünü sadece iki kişinin bildiği bir ürün imal etmiş “SLIMINI”…
Bu ürün bugün başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere Almanya’dan Japonya’ya, Katar’dan Suudi Arabistan’a nerede ise tüm kıtalarda ve aklı başında ülkelerde satılıyormuş.
Gıda Mühendisi ve değirmen teknikeri olan İbrahim Güzel, TÜBİTAK, Gazi Üniversitesi ve Selçuk Üniversitesi ile 5 yıl süren bir ARGE çalışmasının ardından bu ürünü piyasaya sunmuş.
İbrahim Bey’in sohbet esnasında bizimle paylaştığı özel bilgileri burada yazma şansımız yok. Ama sizlerin de bizlerinde bildiği bir gerçek var ki başta ABD ve İsrail olmak üzere dünyanın en gelişmiş ülkeleri sağlık ve gıda sektörünü ellerinde tutan, başta insanlar olmak üzere dünya ile oynayan ülkelerdir.
Bunlar kendi ürettiklerini kendi insanlarına yedirmezler ama tüm dünyaya yedirirler. Kabaca dünyayı hasta ederler sonra da ilacını satarlar.
İşte bizim insanımız SLIMINI’yı gören araştıran dünyanın en büyük isimlerinden birisi Amerikalı bir işadamı özel jeti ile İbrahim Bey’e gelir ve “ver bunun formülünü para ve dünyayı iste” der.
Ama dedik ya İbrahim Bey normal bir insan değil. Onun doğru da olsa çok farklı hayalleri ve hedefleri var. O Kabe’de yaptığı duanın kabul olduğuna inanıp bu yolda tek tabanca gitmeye kararlı.
SLIMINI denilen diyabetik un diyetin de temeli.
Ama bırakın dünyayı bizim ülkemizde de bir lobi var ki inşallah bizim İbrahim Bey’i ham yapmaz.
Mesela dün öğrendik “Hani yakın zamana kadar her kanalda ekran başında insanlarımızı kilitleyen orta yaşın üzerinde bayan bir profesör şunu yapın bunu yemeyin der bizde onu yapardık ya. O bayan hocanın beyaz ekmek yemeyin sözlerinin üzerine Türkiye’de un tüketimi 4.5 milyon ton azalmış. Hesabınızı ona göre yapın.
ABD’de üç Almanya’da bir laboratuvardan geçer not olan bu ürün pastadan etli ekmeğe kadar her türlü gıdıda en sağlıklı bir şekilde kullanılıyor ve Türkiye’de de başta büyük marketler olmak üzere satışına da başlanılmış.
Bu iş daha da büyütüp geliştirilebilir mi? Kesinlikle evet. Ama bence İbrahim Bey “koruma altına alınmalı” ve bu işe de Devlet desteği verilmeli diye düşünüyorum.
ALİ OSMAN KARAMERCAN BAŞKAN’I ZATEN SEVERDİM AMA
Şehri yöneten büyüklerimiz içerisinde kendi alanında o yüksek makama yani “1” numaraya oturduktan sonra mütevazılığından, olgunluğundan, beyefendiliğinden asla sapmayan ender isimlerden olan Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Ali Osman Karamercan abimizin iki örnek girişimini duydum ve kulaklarıma inanamadım.
Ali Osman abimiz basın mensuplarını yıllardır yani başkan olmadan çok öncede sevse de saysa da bilgi paylaşımı yapmayı pek sevmez. Mesela benim duyduklarıma göre Sayın Başkan, Başbakan yardımcılarımıza ve ilgili Bakana bu makamda oturan insanların bu iş karşılığı para almamaları gerektiğini bu işin gönüllülük esasına göre yapılmasını söylemiş.
İki, belli bir yaştan sonra daha açık yazmak gerekirse yaşlı insanların Başkanlık yapmaması gerektiğini savunmuş.
Ali Osman abim vallahi harikasın. Belki de seni bu samimiyetinden dolayı seviyorum.
TUSKAD VE CENGİZ ÇİVİ
Bizim Cihanbeylili mali müşavir dostumuz Cengiz Çivi’yi severim. Niye mi? Çok farklı olduğu için. Cengiz Bey TUSKAD diye bir avuç gençle bir dernek kurdu. Öyle hayalleri vardı ki. Bize heyecanla, inanarak öyle projelerden söz ederdi ki. O anlattıkça biz de dudak büker, güler geçer, hatta üzüldüğünü görünce de “İnşallah abi yaparsın” derdik.
Bir süre sonra Cengiz abimiz bizim dediklerimize geldi. Ve itiraf etti “Sen haklı imişsin abi. Bundan sonra projelerimizi Konya dışında yapacağız” dedi.
Ve dün Ankara’da yaptıkları ilk çalışmayı ve fotoğraflarını bizimle paylaştı. Mesela kimler varmış biliyor musunuz?
Bakan Faruk Çelik, İstanbul Milletvekili Feyzullah Kıyıklık, Şanlıurfa Milletvekili Rasim Gürpınar, Eşref Fakıbaba ve Kasım Gürpınar…
Bilmem yeter mi?
Cengiz abi yaşlıyım falan filan ama ne yazık ki, hatta ne acı ki dediklerimiz çıkıyor değil mi?
Seni seviyorum abim. Başarılarının daha da büyüyerek sürmesini Cenab-ı Allah’tan dileriz.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
YoI vermek sadece trafikte işe yaramazmış çünkü hayatınızdaki ‘gereksizIer’ için de yol vermek gerekiyormuş.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Bir kahvenin 40 yıl hatırı varsa, samimi bir etliekmeğin bir ömür boyu hatırı olduğuna inandığımız zaman daha iyi ADAM oluruz.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.