Mustafa Balkan (Tarih Yazıları)

Mustafa Balkan (Tarih Yazıları)

Kudüs’ü tahkiki iman sahipleri kurtaracak

Kudüs’ü tahkiki iman sahipleri kurtaracak

TARİHE YOLCULUK (156)

Sınırlarını NİL’den Fırat’a kadar çizen bu sapkın kavmin işgal ettiği Filistin toprakları üzerine İngilizler tarafından kurdurtulan İsrail devleti, hakiki iman sahibi mü’minler sayesinde yıkılıp tarumar olacaktır.

Fahri Kâinat Efendimiz, elli iki yaşında, peygamberliğinin on ikinci senesi ve Medine’ye hicretten bir yıl kadar önce Mi’rac buyurmuşlardır. Onun, Rabbisine, otuz altı kadar mi’racı vardır. Cemali Hakk’ı görmek için mekânsızlık âlemine doğru yapmış olduğu yükselişi ise Rasûlallah’ın en büyük mu’cizelerindendir. Uyanıkken ruh ve bedenle meydana gelen bu hadise elbette bir mucizedir.

“Cenab-ı Mevlâ, Cebrail, Mîkâil ve İsrafil Aleyhisselâm’ı, Habîbi Hazret-i Muhammed’i, huzuruna davete gönderdi. Meleklerin peygamberi olan bu üç büyük melek, Efendimize arz-ı ikrâm ve ihtiramda bulunarak mübarek göğsünü açıp kalbi şeriflerini mukaddes Zemzem suyu ile yıkadılar. Bu, bir manevi ameliyat idi. Efemdimizde, altı yaşlarında ve Peygamberliğin gelişinde olmak üzere üç defa vuku bulmuştur.

Rasûlallah (s.a.v.)’a İsrâ Gecesinde, eğeri vurulmuş ve dizgini çekilmiş bir Burak getirildi. Peygamberimiz, onun için; “Beyaz bir hayvandı, adımını gözünün gördüğü tere kadar atardı” diyor.

Kâinatın Efendisi, Mescid-i Harâm’dan Mescid-i Aksâ’ya Burak’ın üzerinde ve Cenab-ı Cebrail yedekte olarak geldiler. Bu hakikati Mevlânâ, bir Na’tinde şyle canlandırır

“Bir gecede mi’rac vaki olmuştu; Cebrail, üzengide yedekteydi. Bu yeşik kubbenin üzerine şeref ayağını koyan sensin ya Rasûlâllah!”

Yüzbinlerce melek, ellerinde nurdam meşalelerle etrafında, Resûlallah’ı takip ediyorlardı. Efendimiz buyurur: Mescid-i Aks’a’ya gelince Burak’ı ‘Sahratullah’a, mübarek taşa bağladım, mescide girerek bilcümle peygamberlere imam olup iki rekat namaz kıldım. Sonra Cebrail bana, birinde bal, birinde şarap ve diğerinde süt bulunan üç kapla geldiler. Ben, süt dolu kabı alarak içtim. Cebrail; “Fıtratı tercih ettiniz, hayra isabet eylediniz ya Rasûlallah!” dedi.

Hakk Teâlâ Kur’an-ı Kerîmi’nde buyurur ki:

“Kulunu, bir gecede Mescid-i Harâm’dan alıp, Mescid-i Aksâ’ya götüren Zât-ı Kibriyanın şânı, her türlü noksan ve eksikliklerden münezzehdir. O Mescid-i Aksâ ki, biz onun etrafına fayiz ve bereket verdik. Bu gece yolculuğunu o yüce Peygambere, kudret ve azametimize delâlet eden bazı âyetlerimizi gösterelim diye yaptırdık. Şüphesiz ki O, ancak O, her şeyi hakkıyla işiten ve görendir.” (İsrâ/1)

 

kudus-i.jpg

O gece, Efendimize bahşedilen vasıtaları bir sayalım: Birincisi Burak, İkincisi Mescid-i Aksâ’dan semaya kadar Mi’rac, Üçüncüsü yedi kat semaya kadar meleklerin kanadı üzerinde, Dördüncüsü Arş’ın altına, Sidre’ye kadar Cebrail’in kanadında, Beşincisi ise; Arş’dan Lâmekân âlemine Refref ile.

Burak, cennetten gelme nur gibi parlayan kanatlı uçan bir hayvan. Peygamber Efendimiz, yedi kat semada yedi peygamber ile görüştü ve selamlaştı. Hepsi ahir zaman peygamberinin mi’racını tebrik ettiler.

Yine O Şah-ı Cihan söylüyor: İbrahim Aleyhisselâm’ı, yedinci kat semada, arkasını Beytü’l-ma’mûra dayamış gördüm. Beytü’l-ma’mûr’a her gün yetmiş bin melek girer, tevaf edip gider ve bir daha artık dönmezler.”

Bütün bu anlatıları, Tahir Büyükkörükçü Hocaefendi’nin “Mevlâna ve Mesnevi Gözüyle Peygamber Efendimiz” adlı kitabın “Peygamber Efendimizin Mi’acı” kısmından size aktardım.

İki Cihan Serveri’nin semalara doğru yolculuğu, çevresi feyizli ve bereketli kılınan Mescid-i Aksâ’da başlıyor. Mescid-i Aksâ ise, Kudüs-ü Şerif’tedir. TRT-1’de çocuklara sorulan ve cevap olarak iki şıkkın verildiği üzere ne İsviçre’de ne de İsrail’de değildir. Kudüs, Kenan diyârı olan Filistin’de ve etrafı bereketli kılınan mübarek bir şehirdir. Kudüs, İsrail’in başkenti olmayıp Müslümanların ilk kıblegâhıdır.

Bu açıdan değerli, kıymetli ve mübarektir. Ne zaman ki hakiki mü’minler Kudüs’e doğru mukaddes bir yolculuğa çıkacak ve Kudüs-ü Şerif’i şereflendirip attıkları her taş Rabbimizin izniyle bir kurşun olup Siyonist İsraillileri canından edecek; işte o vakit Kudüs tekrar tahkiki imana sahip Mü’minlerin şehri olacaktır. Ondan sonra kıyâmet eğer kopacaksa kopsun!

Sınırlarını NİL’den Fırat’a kadar çizen bu sapkın kavmin işgal ettiği Filistin toprakları üzerine kurdurtulan İsrail devleti, hakiki iman sahibi mü’minler sayesinde yıkılıp tarumar olacaktır. O hakiki ve gerçek iman sahipleri Kudüs’e ulaşmadıklarından dolayı bu kutlu şehir makûs talihine şimdilik rıza gösterir gibidir.

 

YARIN: Mesnevî’ye göre insanın melek ve şeytan tarafı…

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa Balkan (Tarih Yazıları) Arşivi
SON YAZILAR