Hz. Mevlana’nın 808. Doğum Yıldönümü Etkinlikleri kapsamında 12. Konya Uluslararası Mistik Müzik Festivali, sekiz farklı ülkeden sanatçı ve müzik topluluklarının katılımıyla 22-30 Eylül tarihleri arasında yani geçtiğimiz günlerde Konya’da icra edildi. 2004 yılından bu güne kadar süregelen festival, her geçen yıl hem ulusal hem de uluslararası anlamda etkisi büyüyen bir etkinlik haline geliverdi. Mevlâna Celaleddin’i Rum’i’nin doğum yıldönümü etkinlikleri kapsamında düzenlenen festival, bugün dünyanın mistik müzikler alanında en saygın festivali olarak gösteriliyor. Dünyadaki mistik festivalleri arasında ilk üçün içerisinde yer aldığı, dünyada yapılan bütün müzik festivalleri arasında ilk 25’in içerisinde bulunduğu ve tavsiye edilen festivaller sıralamasında da ilk 8’de yer aldığını belirtmeden geçmek mümkün değil. Başladığı günden bu yana 800’ün üzerinde yabancı sanatçıyı ağırlayan Konya, bu sene de eksiği yok fazlası var dedirten tarzdan bu sinerjiyi yine, yeniden yakaladı. Festivalin ilk gününde Konya, Huun-Huur-Tu grubunu konuk etti. Gırtlaktan çıkarılan sesler ile icrâ geleneğini sürdüren ve 1992 yılında Tuva geleneksel müziğinin seçkin icrâcıları tarafından kurulan grup, sahne performansıyla adeta konukları mest etti. İkinci gün ise Thami al-Harraq grubu vardı. Mohamed Thami Harraq; Muhammed Sâmi al-Harrâk, Şâzelî tarikatının, dört yüz yıl önce Ouzzan şehrinde Şeyh Abdullah Şerîf tarafından kurulmuş Ouzzaniye koluna mensupmuş. Kurduğu, tasavvufî şiirler ve ilâhîler icrâ eden Thami al-Harraq Topluluğu ile festivaller ve konserler yoluyla yaşayan bu özgün geleneği tanıtmayı hedeflemiştir ve festival kapsamında arefe günü olmasına karşın yeterli ilgiyi yine de görmüştür. Festivalin üçüncü bayramın birinci gününde ise Afirka rüzgârı vardı. Batı Afrikalı Mande halklarının kadîm sazı Ngoni eşliğinde Bassekou Kouyate unutulmaz bir şölene imza attı. Dördüncü gün ise Jamaluddîn Fakîr farklılığını ortaya koydu. Mutasavvıf şâirlerin şiirlerini seslendiren Jamaluddîn Fakîr, kendine özgü çok latîf sesi ve üslûbu ile kısa sürede tanınmış, sanatı ile hem bölgesinde hem de dünya çapında çok sayıda dinleyiciye ilhâm kaynağı olmuştur. Beşinci güne Üstâd Mohammad Reza Shajarian konuklara merhaba dedi. 1940 yılında İran’ın Meşhed kentinde dünyaya gelen Üstâd Mohammad Reza Shajarian, dünya çapında takdîr gören İran geleneksel müziği icrâcısı ve bestecisidir. İran Klâsik müziğinin yaşayan en büyük üstâdlarından biri olması, İran hat sanatındaki ustalık, insanlık yararına yaptığı faaliyetler ile de tanınmaktadır. Altıncı güne gelindiğinde ise Hint yarımadasının Klâsik müziğiyle kulaklarımız şenlendi. İnsanlığın ortak kültür mîrâsının en gelişmiş ifâde tarzlarından biri olan Hint müziği, zengin bir geçmişe sahiptir. Bu geçmişi ve kültürü bize ulaştıran Pandit Shivkumar Sharma bayramın dördüncü gününe damga vurdu. Bayram sonrası devam eden ve festivalin yedinci gününde sahne alan Japon Gotsu-dan ekibine ben bu sene hayran kaldm. Kabuki ve Noh gibi geleneksel Japon gösteri sanatlarının en eskisi Kagura’dır. Kagura, halkın bol ürün almayı, denizlerde verimli bir av dönemi geçirmeyi ve hastalıklardan kurtulmayı diledikleri törenlerde icrâ edilir. Bugün hâlen özellikle de tarımla geçimini sağlayan köylerde, güz dönemindeki pirinç hasadından sonra tapınakların içinde hazırlanan özel sahnelerde icrâ edilen bu dans vâsıtasıyla, memnûniyet ifâde edilirmiş. İnsanlar bir araya gelerek, gece boyunca Kagura gösterilerini izliyorlarmış. Ben de Gotsu-dan grubunu hem müziğiyle hem maske ve kostümleriyle hem de danslarıyla izlemekten büyük keyf aldım. Festivalin son iki gününe gelindiğinde ise sahne Rabbi Haim Look’taydı. Uluslararası bağlamda Klâsik Endülüs Müziği virtüözü olarak anılan Louk, dini ağırlıktaki şarkılarıyla geceyi bitirdi. Ve festivali yine her sene olduğu gibi Konya Türk Tasavvuf Müziği Topluluğu sonlandırdı. Mistik, Yunan felsefesinde kullanılan bir sözcüktür. Gerçekte anlamı gizemli, farklı olan demektir. Bize bu kültürel farklılığı hem de ücretsiz sunan Konya İl Kültür ve Turizm Müdürü Sayın Mustafa Çıpan başta olmak üzere tüm emeği geçenleri ayakta alkışlıyorum.