2008 yılının Mart ayıydı…

Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi birinci sınıf öğrencisiyim. Daha yaşım 20…

Fakültemizin kıymetli hocalarından Prof. Dr. İbrahim Toruk Hocamız ders esnasında “Var mı yerel bir gazetede staj yapmak isteyen” de­diğinde hangi gazete olduğunu dahi sormadan tereddütsüz atlamıştım. Hayatımda verdiğim en hızlı ve en doğru kararlardan biriydi bu kararım… Çünkü bu işin okulunu okuyorsak ve ileriki dönemlerde bu iş ile hayatımızı şekillendireceksek mutlaka bir yerinden başlamak gerekiyordu.

Binasının taşında tuğlasında, akan suyunda, musluğunda baba mesleği gereği emeğimin de bulunduğu Merhaba Gazetesi’nin kapısını bu vesileyle aralayıp, gazetecilik mesleğine giriş yap­mıştım ufaktan…

Bir okuldu burası. O dönem gazetenin Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Yayına Yönetmeni olan Mustafa Arslan, Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Çetin Oranlı, Yazı İşleri Müdürleri Ali Özcan, İbrahim Büyükeken, Sayfa Editörü İbrahim Başcı, Asayiş Muhabiri Ali Sait Öge, usta grafi­kerleri Ahmet Göçergi ve Züleyha Önal gibi birbirinden kıymetli isimlerin rahle-i tedrisinden geçmek nasip oldu.

Sonrasındaki süreçte Kerem İşkan ile de teşrik-i mesaimiz oldu. Kendisinden de çok şeyler kaptım…

Zaman geçti. Vatan nöbetini tutma sırası bana gelmişti. 2014 yılının Mart ayı itibariyle vatani görevi tamamlayıp, Konya’ya döndüğümde benim için bir yol ayrımı vakti gelmişti. Bir tercih yap­mam gerekiyordu ve üzerimde büyük emekleri olan Mustafa Arslan ile birlikte Yenigün Gazetesi’nde bundan sonraki mesaimiz devam edecekti.

Stajyer olarak başladığım, sonrasında muha­birlik, istihbarat şefliği, sorumlu yazı işleri mü­dürlüğü ve genel yayın yönetmenliği ile devam eden bir serüven, bu serüven içerisinde kısa bir iş deneyimiyle birlikte ayrılık ve sonrasında kalınan yerden devam etme…

Serde ise hep gazetecilik ideali. İşini en iyi ya­pabilmenin çabası.

Dile kolay, 14 yılı tamamladık…

15. yıldan gün aldığımız gün… Tarih 2022 yılının 1 Mart’ını gösterirken, benim için yeni bir yol ayrı­mının daha vakti gelmişti.

Pusula Gazetesi ile kesişti yolumuz. Ve yine bir Mart ayında hayatımda verdiğim en hızlı ve doğru olduğuna inandığım kararlardan birini daha verip, kendime yeni bir yön belirlemiş oldum.

İnsan kader çizgisi içerisinde kendi yolunu ve yönünü kendisi tayin ediyor. Benim için de bu anlamda yeni bir yolun başlangıcıydı bu aşama.

Pusula Gazetesi sahibi Harun Akgül Be­yin teveccühü ile Pusula Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni olarak dün itibariyle teşrik-i mesaimiz başlamış oldu.

İlk mesai gününün yoğunluğu vardı dün. Ekibi­miz heyecan ve azim dolu.

Gazetemizin Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Mus­tafa Özdemir yılların vermiş olduğu tecrübeyle gazetemizin yükünü büyük ölçüde omuzluyor. İşin mutfağı kendisine emanet…

Yine tecrübesi ile Konya’nın en kıymetli görsel tasarımcıları arasında yer alan, hızıyla şaşırtan Mustafa Erdoğdu gazetemizin sizlere daha güzel bir şekilde sunulması için zihnini yoran bir isim

Ekibimizin sahadaki ayağı, gören gözümüz, işiten kulağımız ve aynı zamanda reklam ve ta­nıtım hizmetlerinde başarılı grafikleri ile dikkat çeken isimleri Mine Doruatlı ile Yiğit Berkay Çopur, reklamın kimyasını iyi kavramış, kazanı­mın tek taraflı değil iki yönlü olduğu fikrini benim­semiş; ürettikleri ve üretecekleri projelerle okur kitlemize doyurucu bir sunum yapacak altyapı hazırlamak için var güçleri ile çalışan ve uyumlu bir ikili…

Gazetemizin taze muhabiri ve aynı zaman­da internet editörümüz Havva Yavuz da işin okulunda öğrendiği taze bilgilerle, gazetemizin yeni medya-internet alanında yaptığı ve yapacağı çalışmalarla daha geniş kitlelere ulaşmamız için aktif rol oynayan bir kardeşimiz…

Kendisini Konyaspor maçlarını izlemek için gittiğimiz stadyumda uzaktan da olsa tanıdığım finansman sorumlumuz İbrahim Yapıcı da soyadı gibi yapıcı bir kimliğe sahip. Bana daha Pu­sula’ya gelmeden önce göstermiş olduğu yakınlık, kafamdaki acabaların ve soru işaretlerinin hızla kaybolmasını sağladı.

‘Herkesin bir işi var, peki sen ne yapacaksın, sana ne gerek var?’ diyecek olursanız, bendeniz de bir taraftan mesai arkadaşlarımın daha konfor­lu ve daha verimli çalışmaları için gayret göstere­cek; diğer yandan da bana ayrılan bu köşede haf­tanın belirli günlerinde sizlerle biraraya gelmeye, Konya ile ilgili fikirlerimizi paylaşmaya, sizlerle dertleşmeye ve en nihayetinde ortak paydamız olan Konyamız için faydalı olmaya çalışacağım.

Uzun zaman aralıklarıyla yazmış olsam da te­mel itibariyle 2017 yılında bıraktığım kalemi yeni­den elime almak da bugüne nasipmiş.

Bunu bir selamlama olarak kabul buyurun.

Selam, sevgi ve saygılarımla...