Değerli okuyucularım,

Bugün sizlere günümüz insanındaki kibir ve özünü kaybetme sorunundan bahsetmek istiyorum.

İnsanoğlu, topraktan yaratılmış bir varlıktır. Bu nedenle, kimse kimseden üstün değildir. Üstünlük, takva ile ölçülür. Ancak günümüz insanı, bu gerçeği unutmuş gibi görünüyor.

Günümüzde insanlar, makam, mevki, para ve mal mülk gibi dünyevi değerlere çok fazla önem veriyor. Bu değerlere sahip olanları, diğerlerine göre daha üstün görüyorlar.

İnsanlar artık kahveyi içtiği yerlere, bindiği otomobillere, oturduğu evlere, yaptığı ilgilendiği işlere önem verir oldu.

Bu durum, insanların birbirine karşı olan saygısını ve sevgisini azaltıyor. İnsanlar, birbirlerini ceplerindeki paraları, oturdukları koltukları veya yaptıkları işlerle değerlendiriyor.

Bugün artık, insanlar arasındaki ilişkiler tamamen menfi bir hal almış durumda. İnsanlar, birbirlerini sevmiyor, birbirlerinden ne sağlayacaklarını düşünüyorlar. Güven ve samimiyet kalmamış durumda.

Bu durum, sadece günümüz insanında değil, eski kuşaklarda da görülmeye başlamış. Artık insanlar, bir kızı istemeye gittiklerinde, ilk olarak evini, arabasını soruyorlar.

Peki, biz ne zaman bu hale geldik? Neden dünyevi değerler, günümüzde bu kadar önem görüyor?

Köy hayatı yaşayan Anadolu insanı, bu şekilde değildi. Aynı sofrada kuru ekmeği paylaşabiliyordu. 100 yıl öncesinde de bu şekilde değildi. İnsanlar birbirlerine güveniyordu.

Daha geriye gidersek, günümüzle kıyaslanacak hiçbir şey yok.

Dünya aynı dünya, değişen insanlar. Önceden insanların böyle bir yaşantısı yoktu. Günümüz insanı çok değişmiş. Kendilerini hayatın ablukasına alıp dünyevi şeylerin peşinden koşuyorlar.

Bu durum, hiç hoş değil. Hayat, sadece bu değerlerden ibaret değil. Hayat, sevgi, saygı, güven ve samimiyet üzerine kuruludur.

Bugün, bu değerleri yeniden kazanmak için çaba göstermeliyiz. Birbirimize karşı daha saygılı ve sevgi dolu olmalıyız. Güven ve samimiyeti yeniden inşa etmeliyiz.

Dünyevi değerlere önem vermekten vazgeçmeliyiz. Hayatın gerçek anlamını bulmalıyız.

İnsanoğlunun özünde sevgi, saygı, yardımseverlik ve hoşgörü vardır. Ancak günümüz insanı, bu

değerleri unutmuş gibi görünüyor.

Dünyevi değerler, insanı geçici mutlu ediyor. Ancak gerçek mutluluk, manevi değerlere sahip olmaktan gelir.

Hayat, sadece maddeden ibaret değildir. Hayat, sevgi, saygı, güven ve samimiyet üzerine olamalıdır.

Günümüz insanı, kibir ve özünü kaybetme sorunuyla karşı karşıyadır. Bu sorunu çözmek için, birbirimize karşı daha saygılı ve sevgi dolu olmalıyız. Güven ve samimiyeti yeniden inşa etmeliyiz. Dünyevi değerlere önem vermekten vazgeçmeliyiz. Hayatın gerçek anlamını bulmalıyız.