Sen Benim Nefesimsin…
Ligin ikinci yarısına mükemmel başlayan Konyaspor, kendi sahasında almış olduğu 3-0’lık Sivasspor galibiyetini, ligin kalburüstü takımlarından bir başkası olan Kasımpaşa’yı deplasmanda 3-1 yenerek perçinledi. “Kazanan takımın kadrosu bozulmaz” düsturundan hareketle aynı kadroyu sahaya süren Mesut Bakkal, oyuncu kardeşlerimizin de özverili oyunu sayesinde Konya şehrinin yüzünü güldürmeye devam ediyor.
Maça oldukça hızlı giren Konyaspor daha 26. saniyede Gekas-Hasan Kabze işbirliğiyle golü buldu ve karşılaşmaya adeta 1-0 önde başladı. İlerleyen dakikalarda iyi kapanan ve çok da pozisyon vermeyen temsilcimiz, kazandığı toplarla akıllı hücuma çıkarak rakip savunmanın oyuna girmesini de engellemiş oldu. İlk yarının son dakikalarına doğru konsantrasyon sorunu yaşayan ekibimiz, Adem Büyük’ün golüyle cezasını da çekti diyebiliriz. Ancak ikinci yarıya yine önde basarak başlayan Konyaspor, Hleb’in enfes asisti sonrasında Gekas’ın vuruşuyla tekrar öne geçince Kasımpaşa’nın da tüm direnci kırılmış oldu. Theofanis Gekas’ın ilk yarıdaki düşük performansının takımımızın kanat oyuncularındaki formsuzluktan kaynaklandığını defalarca belirtmiştik. Nitekim Hasan Kabze ve Djalma’nın yükselen formu sayesinde rakip savunmalar oyuncu paylaşımında sıkıntılar yaşamaya başladı ve Gekas da makinayı çalıştırma fırsatı yakaladı. Ülkemize gelmiş en iyi son vuruş üstatlarından biri olan Gekas, futbol zekası ve tecrübesi sayesinde takım arkadaşlarına gol fırsatları da oluşturuyor. Sezon başından bu yana performansı sadece attığı gollerle ölçülen Gekas’ın yaptığı 7 asist de gözlerden kaçmamalı diye düşünüyorum. Maçın son bölümlerine doğru Djalma-Mehmet Güven değişikliğiyle 4-3-3’e dönen Konyaspor, kısa bir durgunluğun ardından tekrar oyunu dengeleyerek rakip sahada daha fazla görünmeye başladı. Savunmadan gönderilen topla buluşan Gekas, genç oyuncularımıza ders niteliğinde anlatılması gereken pozisyonun sonunda 3 puanı garantileyen golü de attı. İki kişinin arasında olmasına rağmen fiziğini ve top tekniğini iyi kullanarak golü kazandıran Gekas’ın, bundan sonraki haftalarda takımımıza çok daha faydalı olacağına da eminim. Çocukluğumuzun, gençliğimizin tek sevdası olan Konyaspor kazanmış olduğu bu 3 puan sonrasında ben ve benim gibi birçok insanın kalbinin daha hızlı atmasına sebep oldu. Bazı hayaller için belki biraz erken olabilir ancak bundan sonra daha rahat karşılaşmalar izleyeceğimiz de net olarak belli oldu. İnşallah büyük aksilikler yaşamayız ve bu mutluluk havası hiç bozulmaz.
An itibariyle düşme hattıyla arasına 10 puanlık bir marj koyan Konyaspor, bu hafta oynayacağı Elazığspor karşılaşmasıyla birlikte bu kırmızı çizgiyle ilişkisini tamamen kesme niyetinde olacak. Ancak tahmin edilenin aksine ben oldukça zor bir karşılaşma bekliyorum. Futbolun bu kadar endüstriyelleştiği ve artık milyar dolarların bu sektör sayesinde şekil değiştirdiğini de göz önüne alırsak işimizin daha zor olduğunu belirtmek gerekiyor. Futbol içi tetkikler yapacak olursak; Elazığspor’un belki son şansının Konyaspor mücadelesi olması rakibi çok daha etkili bir takım yapacaktır. Bunun yanında futbol dışı faktörlerin de artık çok etkili olduğunu unutmamak gerekiyor. Bu tür olaylar karşısında da yapabileceğiniz bir şey ne yazık ki daha icat edilmedi. Küçük bir notla bunu açıklamak gerekirse, dünyanın tamah ettiği en büyük değer olan para, bazı yatırımcılara en çok kriz ortamlarında ve beklentilerin ters sonuçlanması durumunda para kazandırır. Ben bu kadar söyleyeyim, siz anlayın…
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.