Torku Konyaspor, son 3-4 maçta öyle bir futbol ortaya koymuş ve ilginç sonuçlar almıştı ki tüm şehir bir anda havaya girdi. Daha birkaç hafta önce “kümede kalır mıyız?” hesapları yapılırken rota bir anda değişmiş ve artık “UEFA Kupası, Avrupa” türküleri dillere yapışmıştı.

Eskişehirspor, Fenerbahçe, Sivasspor ve Kasımpaşa maçlarında döktüren Konyaspor için Elazığ maçı çantada keklik gözüküyordu. Hatta “4-5 atarız” diyenler de vardı. Ama futbol bu işte… Futbol sahada oynanıyor, sahada kazanılıyor, sahada kaybediliyor. Dün de aynen böyle oldu.

Bugüne kadar deplasmanda sadece 1 galibiyeti bulunan Elazığspor; düşme hattındaki rakipleri Kayserispor, Erciyesspor ve Rizespor’un kazandığı haftada maça öyle bir başladı ki…

Daha ilk düdükle birlikte 35 yaşındaki Mehmet Nas dahil tüm Elazığ takımı adeta maça sımsıkı tutundu. Sahanın her alanında bastılar, Konyaspor’a deyim yerindeyse top dahi göstermediler. İlk 45 dakikada Konyaspor’un kaleyi tutan tek şutu (42. Dakika Erdal) varken, konuk ekip 2 penaltı golü buldu, golleri atan Deniz Yılmaz net bir pozisyonu da harcadı, hatta Cüneyt Çakır verse 2 penaltı daha vardı.

Kısaca ilk devrenin özeti Elazığsporlular oynadı, Konyasporlular seyretti şeklindeydi.

İkinci yarıya sahanın etkisiz isimleri Borek ve Erdal’ın yerine Ömer Ali ve Mehmet Güven’i oyuna alarak başlayan Konyaspor, artık galibiyeti cebine koyduğuna inanan ve sadece katı savunmaya çekilen rakibi karşısında pozisyonlar buldu. Nitekim tesadüf mü, hoca şansı mı bilinmez; önce Ömer Ali ardından da Mehmet Güven attıkları gollerle Konyaspor’a beraberliği getirdi.

Konyaspor için dünkü maçtaki güzellikler sadece bu kadardı.  Bunun dışında Hleb’in orta alanda yaptığı pas ve çalım şov ile Mehmet Güven’in son dakikalarda 90’a gönderdiği ancak İvesa’nın çeldiği top var…

Öte yandan maçı baştan sona hak eden Elazığ takımı hem net pozisyonlar buldu hem de Konyaspor’un savunma zafiyetinden yararlanıp Tello’nun kafayla attığı golle Konya’dan 3 puanı hanesine yazdırarak ayrıldı. Açıkçası bir puan her iki takım için de adil olmazdı. Nitekim öyle de oldu ve hak eden taraf kazandı.