Prof. Dr. Recep Dikici

Prof. Dr. Recep Dikici

Çanakkale Savaşı'nın ehemmiyeti ve asıl başarı sebebi

Çanakkale Savaşı'nın ehemmiyeti ve asıl başarı sebebi

18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi, her yıl 18 Mart günü tüm Türkiye'de kutlanılan millî gündür. Çanakkale'de Türklerin kazandığı zafer, İngiliz ve Fransızların müttefikleri olan Rus Çarlığı'na yardım götürememesine neden olmuştur.

Dara (eski Pers hükümdar)'nın orduları Şarktan Garb'a, İskender'in orduları Garb'dan Şark'a uzanarak bu boğazlar üzerinden geçtiği gibi, İslâmiyetin bu istikamette Avrupa'ya aşmasına boğazlar mani olmuş, haçlı ordularının bütün bu kuvvetleri bu boğazlardan geçerek İslâmiyete taarruz etmiş, Roma İmparatorluğu bu havzaya hükmetmesi sayesindedir ki, çok uzun müddet yaşayabilmiş, Türklerin birkaç asır devam eden Avrupa istilaları hep bu boğazlar üzerinde yapılmış, onun hakimiyetinde başlayan Avrupa karşı taarruzları ise, hep bu istikamete yönelerek bizi Doğu Trakya'ya kadar sürmüştür. Kısacası Çanakkale boğazı, ekomomik, sosyolojik, jeopolitik ve askerî bir öneme sahiptir.

1915 yılında mektepler mezun vermedi ve kimse kendini düşünemedi. Bütün dünya birbirine karşı savaşıyordu ve bu savaşta herkese ihtiyaç vardı. Bunun en büyük örneklerinden birisi ise, Tıbbiye'nin 1915 yılında eğitimine 1 yıllık ara vermesidir. Genç yaşlı dinlemeden insanlar savaşa giderken, 1915 yılında hayat durmuştu.

Türkiye, bu mevcudiyetini gösterirken, Almanya'nın ve mahdut bir surette de Avusturya ve Macaristan'ın yardımlarına dayanıyordu. Fakat bu yardımların derecesini aşırı kabul etmek uygun değildir. Almanya daha fazlasını nasıl temin edebilirdi! 15.000 Alman zabıt ve efradı Türklerin hizmetine tahsis edilmiş ve iki Alman Harb gemisi Türk filosuna katılmıştı. Yaklaşık 100.000 vagon Harp malzemesi harp seneleri içinde Almanya'dan İstanbul'a gönderilmişti. Malî yardımlar ise, 3 milyar altın mark karşılığı idi. Bu miktarlar, her iki tarafın can ve mal itibariyle birbirine bağlandığını ispat eder. Fakat kahramanlıklarla türlü muharebelerini ortaya koyan ve başlatan, doğrudan doğruya Türkler, kendileridir. Nitekim Ankara Millî Kütüphâne'de, Çanakkale harp cephesinde: Ordumuzun gökteki düşman teyyarelerini avlayan kahramanların top başındaki görüntüleri mevcuttur. Dahası yetkili bir din adamı, cepheleri dolaştığı sırada, cephedeki askerlerin dinlenme sırasında halay çektiklerini de hatıratında kaydetmiştir.

Bu yardımların oradaki tesiri mahduttur. Bu varlığı temin eden, manevî kuvvetler (evliyâlar)'dır. Bu kuvvetlerin tesirini, Türk olmayanlar da sezer. Fakat bunun asıl cevherini anlayamaz. Öyleki, bir Alman general şöyle bir itirafta bulunuyor: "Çanakkale savaşında, Türk askerlerinin başarıları inkar edilemez, ama gerisinde gizli güçler vardır."

Çanakkale Savaşları sırasında İngilizlerin zâyiatı, 205.000, Fransızlarınki ise 47. 000'dir. Türklerin zâyiatı ise, 253.000'e ulaşmıştır.

Çanakkale savaşı hakkındaki iki meşhur söz:

"Çanakkale müdaafası, üç mucizeler muharebesidir. Halı kurtardı; maziye hamaset ve azametini iade etti; vatanımızı bir vatanı ebedî yaptı."(Sami Paşazade Sezai)

"Türkler, Çanakkale'yi zorlayan çağının en ileri tekniğe sahip güçler karşısına adeta bir kale gibi dikilmişlerdir."

Belediyeler, gençleri Çanakkale'ye göndermeden önce bu yazıyı okuturlarsa, amaç daha iyi hasıl olur.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Prof. Dr. Recep Dikici Arşivi
SON YAZILAR