ERZİNCANLI MUHABBETİ VE BAYRAMDA KAPALI “TURİZM BAŞKENTİ”
İş icabı gittiğim firmalarda sayıları az da olsa Erzincanlı çalışanlar da bulunmakta. Konyalı olduğum öğrenilince muhabbet şu şekle dönüşüyor;
“nasıl aldık Başbakanlığı sizden?”
“siz kimsiniz?”
“Erzincanlıyız”
“Sn. Başbakan tercihini yaptı, kendileri İzmir milletvekili”
Ben böyle konuşunca yüzlerdeki sırıtma ifadesi donuyor. Ben kısa süreli mutluluk yaşıyorum saldırıyı savuşturduğum ve yüzlerdeki müstehzi ifadeyi yok ettiğim için. Yoksa ne 14 yılda bir Bakan (Sn. Sami Güçlü) ve bir Başbakan kaybettiğimizi unutabiliyorum, ne kabinede Konya Milletvekili Bakanımız olmadığını; ne de üzüntümü hafifletebiliyorum.
BAYRAMDA KAPALI “TURİZM BAŞKENTİ”
Aslında Konya’mda dini bayramlarda çarşı-pazar kapalılığı hatta gelen konukların yemek yiyebilecekleri mekân bile bulamadıkları gerçeği günümüze özgü değil. Yıllarca Bayram tatilinde memleketime gelenlerin aç kaldıkları serzenişi ile karşılaştım. Yorumu da kendileri yapar, esnafın zenginliği nedeniyle dükkan açmak gereksinimi duymadığını vurgularlardı. Empati yaptığımda onlara hak vermekle birlikte “kentim dini bayramları geleneklerine uygun kutlar, o nedenle kapalıyız” demeyi tercih ederdim.
Son Bayramda da kentime gelenler aynı sıkıntıyı yaşadılar. Serbest piyasa ekonomisinde Belediyelerin esnafı Bayram tatilinde dükkan açmaya zorlamaları düşünülemez. Belki özellikle lokanta esnafına dernekleri ile işbirliği halinde düzenleme getirilebilir. Ben Büyükşehir Belediyemizin kafe işletmelerinin de kapalı olmasını anlamıyorum. Turizm kenti iddiasında isek, “İslâm Dünyası Turizm Başkenti” olduğumuzu ilan ediyorsak Belediyemizin marka olma iddiasındaki mekanlarının Bayram tatillerinde de çalışması gerektiğini düşünüyorum. Kamuda eleman takviyesi ile bunu sağlamak kolaylıkla mümkün çünkü. Saygı ile.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.