Fuarlar mal ve hizmetlerin sergilendiği yerlerdir. Bunun yanında panayır, pazar, kermes, festivaller gibi farklı hizmet, mal ve üretimlerin zemin bulduğu yerler olduğu gibi eğlence yerleri de vardır.

Dünyada her sene 32 bin civarında fuar düzenlenmekteymiş. İştirakçi ve ziyaretçilerin bir araya gelerek harcadığı miktarla birlikte, fuar endüstrisinin yıllık ekonomik büyüklüğü 137 milyar ABD dolarını bulmaktaymış. Doğrudan ve dolaylı olarak 3.2 milyon kişiye istihdam sağlayan dünya fuarcılık endüstrisi, 325 milyar dolarlık iş hacmine de aracılık etmekteymiş.

Bu küresel paydan en büyük payı (ilk 3 sırada) % 19.7 ile ABD, % 16.5 ile Çin, % 9.3 ile Almanya alırken; Türkiye % 1.7 ile 12 sırada bulunmaktaymış. .

Fuarcılıkta gelişmeleri ortaya koyan değerleri TOBB raporlarla ortaya koyuyor. Duruma göre Türkiye gelişen fuar düzenlemelerinde gelişen tarım sektörü ile öne çıkıyor. Türkiye genelinde düzenlenen toplam fuar sayısı özellikle 2013-2018 yılları arasında önemli oranda artış göstermiş.

Örnek olarak; 2013 yılında toplam 407 fuar düzenlenmiş, bu fuarların 281 ulusal, 126’sı uluslararası nitelikteymiş. 2018 yılında ise düzenlenen toplam fuar sayısı % 20 artışla 499’a ulaşmış. Bu fuarların da 370’i ulusal, 129’u uluslararası iştirakle gerçekleşmiş. Her iki grupta da bir artış görülüyor.

Türkiye’de 2014 de düzenlenen fuarlar arasında 64 fuarla ilk sırayı alan tarım, seracılık, hayvancılık ve teknolojileri sektörü, ziyaretçi sayısında da 4.5 milyonu aşkın kişi ile zirveye oturmuş.

2015 yılında 128’i uluslararası, 291’i ulusal olmak üzere düzenlenen 419 fuarı 16.8 milyon ziyaretçi gelmiş. Toplamda 62 bin 786 firmanın stant açtığı bu fuarlarda yabancı ziyaretçi sayısı 503 bin olmuş.

2018 da düzenlenen 499 fuara 66 bin üzerinde firma iştiraki olmuş ve 22 milyon üzerinde ziyaretçi gelmiş. Sonraki yıllarda Pandemi sebebiyle gerçek istatistiklere ulaşılamadığı bilinmektedir.

Fuarcılık Ülkemde gelişiyor ve rakamlarla ortaya konuluyor. Bu gelişmede tarım sektörü en büyük payı alıyor. Yıllardır önemli sayıda tarım fuarlarını ziyaret eden birisi olarak her sene farklılaşmaları görebiliyorum. En basitinden 20 sene önce çoğunlukla 1-2 salonda (Hall) açılan stantlar artık oldukça geniş 5-6 salonlu ve çok sayıda firma iştiraki ve ziyaretlerle yapılıyor.

Antalya’daki fuarda da açıkça görülüyordu ki Türkiye Fuarlarına yabancıların iştiraki ve ziyareti arttığı gibi, tarım teknolojilerinin geliştiğini, hem de küresel pazar payının artıyor. Ziyaretçiler yapısında da bir değişim var ki, çoğu genç erkek ve bayanlar. Girişlerdeki düzen, yabancı dil bilen rehberler ve yönlendirmeler yerinde. Göz kamaştırıcı ve oldukça büyük stantlar dikkat çekiyor, güven de veriyor.

Antalya’da ki bu Fuarda 27 ülkeden 600 bin ziyaretçi ağırlanacakmış. Konular Sera ve Teknolojileri, Sulama Sistemleri ve Teknolojileri, Tohumculuk, Bitki Besleme ve Bitki Koruma ürün grupları olarak yer almaktaymış. Bu arada 2023 de yapılacak 345 fuarın 58 inde gıda ve tarım temsil edilecekmiş.

Tüm bunlar ülkemin tarımın tüm ana ve alt kollarında gelişmelerin bir ispatıdır. Eskilerde çoğunu ithal ettiğimiz tohumluk, kimyasallar, sulama ve gübreler ile teknolojileri üretiminde, dünyaya açılmış ve küresel ölçekte rekabete giren yerli ve güçlü firmalar kendini çok açık gösteriyor. Yanımda yolculuk eden Libyalı bir genç ile Türkiye ve tarımı hakkında uzun ve müspet yorumlamalarımız beni sevindirdi.

Her ziyaret ettiğim, tanıyıp, tanımadığım yerli firmaların çoğu sahipleri veya temsilcilerinin genç ve en az 1 yabancı dil bilen insanlardan olması hayli sevindirici. Her biri stantlarına gelen yabancılar ile bire bir irtibata geçiyor, iş birliği teklifleri alıyor, yatırım anlaşmaları yapıyor. Birkaçına ben de şahit oldum.

Bu arada Türk Cumhuriyetleri ile uzak doğudan gelen misafirlerin yoğunluğu da göze çarpıyor. Yani Türkiye Tarım sektöründe küresel güç olma yolunda hızla ilerliyor. Bu da böylece biline.

Özel yatırımcılar bir sektörün can damarıdır. Tarımcı ve sektör temsilcilerine selam olsun.