KENDİ ÇÖPÜNÜ TOPLAYAN GENÇLİK
Geçen ki yazımda dağ bisikleti meraklısı 6 gencin, Meram Ormanları içinde önceden dikilmiş ancak ihmal sebebiyle yıkılan bayrak direğini onararak kendi paralarıyla aldıkları bayrağı direğe çeken gençlerle tanışmış, onların duygularını aktarmıştım. Ortaya konulan bu eylem birçok okuyucum ve çevrem tarafından çok ilgi gördü ve böyle bir konuyu dile getirmem nedeniyle de memnun oldular. Toplumsal olayları dile getirmenin karşılığının toplum hassasiyetini görmek ve teşekkür almakmış.
Kendileri sehven veya farkında olmayarak yapmadıkları veya yapamadıkları hayırlı işlere insanımızın başkalarının yaptığı bu tür eylemlere destek verdikleri ortada. Toplumsal olaylara herkes ve her kesim ilgi duymalı, yanlışları ikaz etmeli ancak bunları üslubuyla yapmalıdır.
Günümüzün önemli problemlerinden biri de insanın yaşadığı çevreyi kendisinin kirletmesi, yani çevre kirliliğidir. Konu ile ilgili bazı rakamlar vermek, devamında yaşadığım bir olayı paylaşmak istiyorum.
Dünyada her yıl ortaya çıkan 2.5 milyar ton atığın büyük bölümü düzenli çöp depolama alanlarına gömülüyor. Bu miktar, potansiyel olarak 5 milyar varil petrol eşdeğeri enerji demektir. Söz konusu enerji miktarı ise, dünya elektrik tüketiminin yüzde 10’unu karşılayabilecek seviyededir.
Bugün ülkemizde yılda yaklaşık 25 milyon ton evsel atık, 1,2 milyon ton endüstriyel atık, 100 bin ton tıbbi atık ve 530 bin ton e-atık varmış. Yalnızca cep telefonu atığının yılda yaklaşık bin tondan fazla olduğu tahmin ediliyor. Bir milyon işletmenin faaliyet gösterdiği bu sektörde, 500 bin toplayıcı bulunuyormuş. Kayıtdışı olması nedeniyle net rakamların söylenemediği hurdacılık sektöründe para kazananların sayısı 2.5 milyon kadar olup atık yönetimi ve geri dönüşüm sektörü bugün ortalama 6-7 milyar USD bir pazara sahip olup geri dönüşüm oranı yüzde 40 kadarmış. Buradan geri dönüşüm sektörü için gerçek potansiyelinin yılda 15-20 milyar USD arasında olduğu anlaşılıyor.
Geri dönüştürülen atıkların yüzde 43’ünü kâğıt, yüzde 27’sini plastik, yüzde 12’sini cam, yüzde 8’ini tekstil, yüzde 4’ünü de metal oluşturuyormuş. Kişi Başına Üretilen Atık Miktarı günlük 1,25 kg kadarmış. Atık Profilleri Çevre Bakanlığı’nın son verilerine göre atık sahasına gelen atıkların yüzde 34’ü mutfak atıkları, yüzde 16 kağıt ve karton, yüzde 19 yanabilen diğer atıklar ve yüzde 22 de yanmayan atıklar olarak belirtilmiştir. Bunların yanında Cam, metal ve plastik atık oranları da toplamda yüzde 9 civarındaymış. Durum ortada.
Şimdi Pazar yaşadığım bir olayı zevkle sizlerle paylaşmak isterim. Beyşehir eski çevre yolunda yer alan bir parkta hem yürüyor hem de gördüğüm çöpleri parkta oturanlara göstererek topluyordum. Bu arada elimdeki çöpü atacakken aynı parkta yeşil üstünde eğlenen ve bir şeyler atıştıran bir grup gördüm. Yanlarına vararak “gençler inşallah atıklarını burada bırakmazsınız” dedikten sonra gayet saygılı ve sıcak bir tavırla “olur mu abi hemen atalım” dediler. Kısa bir tanışmanın ardından yiyecek atıklarını hep beraber çöpe attılar. Bende kendilerini resimledim ve yayınlamaya söz verdim.
İşin aslı insanlar çoğu zaman işin farkında değiller, bazıları yanlışları için üsluplu bir hatırlatmaya ihtiyaç duyuyor. Aslolan işi doğru mecrada hatırlatmak ve bu tavırları yaygınlaştırmaktır. Bu olaya sebep olan sevgili Halil, Ümit, Carcar Süleymen, Burak, Bahri ve Turan’a bu güzel tavırlarından ve efendiliklerinden dolayı sevgilerimi sunuyor içlerinden ikisinin biraz kilolu olanlarının da zayıflaması ümidiyle bu temiz, saygılı Anadolu gençlerinin gözlerinden öpüyorum. Ümidim tüm insanımızın ve gençliğin böyle eğilimler göstermesidir. Sayın Valim ve Belediye başkanlarıma geçen ki çağrımı tekrar okumalarını ve cevap vermelerini bekliyor, bu tür tavırların bir proje olarak sunulmasını bekliyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.