Nalçacı’da canımızdan korkuyorsak, vay halimize…
Dünü bugünü tatil olarak yaşamayı bilen beceren tüm okurlarımıza sizleri çok kıskandığımı ifade ederek, bugünkü satırlarımıza başlıyoruz.
Siz bakmayın benim böyle fes atlandığıma. Hadi “gazeteye gelme, git evinde yat” deseler ki patronumuz Harun Akgül Bey sürekli bunu söyler “Özteke sen de git bir gün evinde tatil yap gazeteye gelme” der ama inanın ben yapamıyorum. Rahatsızlık bende. Ha birkaç saat geyik yapmayı muhabbeti seviyorum. Ama ondan sonra benim kesin çalışmam gerekiyor.
Cenab-ı Allah’ım izin verdiği sürece de yazmaya, çizmeye, konuşmaya inşallah devam edeceğiz.
………
Malum şehrimizi yöneten büyüklerimiz, güvenlik güçlerimiz bizlere hissettirmeseler de ülke olarak şehir olarak olağanüstü günler yaşıyoruz.
Bu günlerde aklı olan titrer. Ama bizi yönetenler iyi niyetli ya. Biz işi çığırından çıkarmak için tek kelime ile kaşınıyoruz.
Konya her ne kadar mübarek bir şehir olsa da erenler, evliyalar şehri olarak kendimizi kabul etsek de yeryüzündeki insanların içlerinde şeytan rahat bırakmıyor.
Mesela emniyet güçlerinin, istihbarat birimlerinin sadece Konya için işleri o kadar zor ki.
Türkiye için yıllardır aynıdır ama son zamanlardaki büyük olaylarında Konya’dan geçişlerin, konaklamaların, çay çorba muhabbetlerinin gerçekliği artık iddianamelerde yer alıyor.
Yine kaçakçılıktan uyuşturucuya devlet millet adına ne kadar sıkıntılı iş varsa yine burada.
Asla şehri şehrin insanını kötülemek istemiyoruz. Çünkü çok şükür bizde bu şehrin bir insanıyız.
Ama bizi yönetenler bu konuda öyle ince ayar bir çalışma yapıyorlar ki siz biz yatağımızda mışıl mışıl uyuyup, fosur fosur ederken birileri rahat durmuyor, güvenlik güçleri de onlardan çok mesai veriyorlar.
………….
“Özteke pazar pazar ağzında ne geveleyip duruyorsun, çıkar şu baklayı” diyorsanız çıkartalım.
Dün sabah Nalçacı caddesi ile Kerkük caddesi arasında ikamet edip bu bölgede ofisi bulunan genç bir dostum arıyordu.
Arkadaşın heyecanlı anlatışında özetle konu şuydu;
“Nalçacı caddesinde …… dan çıkan bir grup altı kişi gencin birine nasıl sıktılar abi. Sonra da hiçbir şey olmamış gibi arabayı atlayıp gittiler.
Oğlumla daha bunun şokunu yaşayıp ….. pastanesinin karşısında yürürken, bir polis otosu bir aracı durdurdu ve içindekileri kaptığı gibi derdest edip götürdüler.
Ama vallahi dün gece bizim mahalle Teksas’ı geçti. Ne bu yahu?” diyordu.
………..
Tabii bu sadece şehrin göbeği dediğimiz yerde görünen bir şey.
Daha pek çoğumuzun görmediği fark etmediği yerde güvenlik güçleri neler neler yapıyorlar.
Ve bizim mütevazi yöneticilerimiz şehrin huzurunu kaçırmamak insanlarımızın bizlerin ağzının tadını bozmamak adına bunları duyurmuyorlar bile.
Biz duymayınca dolayısıyla sizde duymamış görmemiş oluyorsunuz. Sonra da laf etmeye geldi mi koca koca “Konya huzur şehri” diyorsunuz…
İşin bir de bu cephesini hiç unutmayalım.
TABİİ BU ARADA İNSANLIKTA DA ÖRNEĞİZ
İşte yine dost bir isim şu fotoğrafı çekip bize gönderiyordu
FOTO 1
Burası Yazır Mahallesi otobüs son duraklarının olduğu bölge imiş. Biz de insanlık daha ölmedi. Çok şükür.
Haydi size iyi tatiller.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Ölüm bir köprüdür, dostu dosta kavuşturur.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Beyşehir yolunda yayalar çoluk çocuk araçların önüne atlamadığı zaman daha iyi ADAM oluruz.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.