Bizler toplum olarak ne kadar da vurdumduymaz, zorluklar karşısında ne kadar da bahane uyduran, ihmalkâr, toplum düzenini bozan, ölümlere davetiye çıkaran bir toplum olduk böyle Allah’ım! Din, töre, bayrak, vatan hepsi kül oldu gitti!

Oto kontrol mekanizmasını kurmamız, hayatımızın daima aynı çizgide olması bakımından çok önemlidir. Bugün belli bir zevk ve şevkle şahlanıp, yarın değişik bir tesirle Cenab-ı Haktan gelen esintileri kaybetmemiz, arkamızdakilerin de zikzak çizmelerine sebebiyet verir. Hareketteki ölçü bir ruh işi, gönül işidir.

Başkasını düzeltmeniz için önce kendinizi düzeltiniz. Sana nasıl davranılmasını istiyorsan, sen de başkalarına öyle davran. En iyisi bunu yaşanmış bir vakıa ile anlatırsak daha gerçekçi gelir herhalde!

Eşiyle birlikte arabada giderken polisin işareti üzerine sağa çekmişti. Polis yanlarına geldiğinde arabalarını niçin durdurttuğunu açıkladı.

— Çünkü direksiyon başındayken cep telefonuyla konuşuyordunuz beyefendi! Dedi.

Direksiyon başındaki adam hemen savunmaya geçti:

— Hayır efendim konuşmuyordum! Dedi. “Bir bip sesi duydum, şarjının bitme işareti sanarak şöyle bir bakıverdim!”

Birden eşi söze karıştı:

— Neden doğru söylemiyorsun polis beye hayatım? Yarım saattir ortağınla iş görüşmesi yapmıyor muydun telefonda?

Adam eşine ters ters bakarken polis yine sordu:

— Beyefendi! Üstelik güvenlik kemerinizi de takmamışsınız!

Adam yine savunmaya geçti:

— Takıyordum ama polis bey… Sizin işaretinizden sonra durur durmaz çözdüm!

Eşi yine söze karıştı:

— Polis beye her şeyin doğrusunu söylesene hayatım? Sen o kemeri ömründe bir kez olsun taktın mı acaba?

Adam, eşine bu kez kızgınlıktan öte, öfkeyle ters ters bakarken polis bu kez, arabanın işaret lambasının kırık olduğunu gördü:

— Beyefendi sizin arabanın sağ işaret lambası da kırık!

Adam bu kez savunmasını yaparken işin içine biraz da rol kattı:

— Aaaa, aaa, aaaa kırılmış mı işaret lambam? Oysa bu sabah yola çıkarken denetlemiştim, sapasağlamdı. Herhalde biraz önce yolda oldu galiba!

Eşi yine duramadı yine söze karıştı:

— Amma da yaptın kocacım! Şu kırık işaret lambasını yaptırsana diye sana tam üç haftadır söylemiyor muyum?

Adam daha fazla kendini tutamadı ve eşine sert bir şekilde çıkıştı:

— Bana baksana sen! Aklının ermediği konularda durup durup ne söyleniyorsun böyle? Keser misin sesini!

Polis adamı bıraktı ve yanındaki eşine döndü:

— Hanımefendi eşiniz size her zaman böyle mi davranır? Dedi.

Kadın yine tüm doğruculuğuyla cevap verdi:

— Hayır, memur bey! Her zaman değil… Dedi ve ekledi: “Yalnızca alkolü biraz fazla kaçırdığında böyle davranır!”

Selam ve muhabbetle…