Siz-siz olun, hayata “kabadayılık" yapmayın.

      Hayatın sizden nasıl intikam alacağını düşünemezsiniz bile.

      Hele ki; “Ben ne oldum” gafletine hiç düşmeyin. Ne olduğunuza değil de ne olacağınıza bakın.

      Hayatın yarın hangi sürprizlerle karşımıza  çıkacağını hiç birimiz bilmiyoruz.

      Köye muhtar seçilen adam, eli arkasında pencereden gelip geçen köylülere bakarak hanımına şöyle demiş;

      “Hanım-hanım. Dün biz de şu dışarıdakiler gibi kul idik!”  

      Muhtardaki “Kabadayılık” şurada dursun, yan gözle bile bakmadığım hayat, bir kere daha “Yoğun Bakıma” misafir etti.

      Allah’tan gelene selam olsun.

      “Sağlık" siyasete malzeme edilmemesi gereken kutsal bir hizmettir. Bu nedenle ben sadece yaşadıklarımı anlatacağım.

      Yoğun Bakımda kendime gelip de nerede olduğumu anlayınca çok şaşırdım. Çünkü çok genç bir ekip hizmet veriyor. Bu kadar genç bir ekiple yola çıkmak “deli cesareti" diye düşündüm.

      Bu kadar ciddi bir iş, bu kadar gençlerle nasıl yapılır?

      Yapılırmış. Yaşayınca anlıyorsunuz yapılabileceğini.       

      “Deli cesareti" yakıştırmasından dolayı da mahcup oluyorum.

      Sistem o kadar güzel işliyor ki, her şey rutine bağlanmış. Bütün elemanlar bir makina titizliği ve hassasiyeti ile çalışıyorlar.

      Ekibin yaş ortalaması sanırım 35 bile değil. Ama iş ciddiyeti ortalamanın çok üstünde.

      Meselenin hizmet kısmı, ekip iyi antrene edilerek çözülmüş. Belli ki antrenörler de işini iyi biliyor.  

      Meram Tıp Fakültesi Hastanesi  Göğü Yoğun Bakımın bu güzel ekibinin kuruluşunda emeği geçen herkesi ayakta alkışlamak istiyorum.

      Bu işin bir de insanî boyutu var ki, bu her türlü taktiri fazlasıyla hak ediyor.

      Bana göre konunun insanî boyutu, hizmetin tamamlayıcı unsurudur.

      Tüm elemanlar çok özverili. Hasta ile münasebetinde gözlerinin içi gülüyor. Merhametliler.

      Bu yaşta bu kadar olgunluk.

      İnsanlar, kendi çocuklarının altını temizlerken bile yüzlerini buluştururken, bu güzel gençler işlerini severek yapıyorlar.

      Onlardaki olgunluğu, tevazuu, merhameti, iş aşklarını taktirle karşılıyorum.

      Bu kadar övüyor olsam da, Allah kimseleri buralara düşürmesin. Sağlıklı insanlar sağlıklarının kıymetini bilsinler.

      Biz Yoğun müdavimlerine de bolca dualar edin efendim.

      Sağlıcakla kalınız, Allah’a emanet olunuz.

      Sağlığıma kavuşmak nasipse yazmaya devam edeceğim inşallah.