TEHLİKE BÜYÜYOR MU?
Konyaspor için tünelin ucundaki ışıktı aslında Kayserispor galibiyeti fakat olmadı. Yine bu seneki en büyük hastalığı nüksetti Konyaspor’un ve atamadı. Aylar sonra 1 den fazla gol atmasına rağmen yine rakip kale önünde saç baş yoldurttu. Maç analizi yapmadan, içinde bulunulan puan durumunu değerlendirmek zorunda olduğumuz günlerdeyiz. Onun için bu beraberlik süren tehlikeyi büyüttü yorumunu yapmak zorundayım. Çünkü haftalar geçtikçe görece kolay rakipler ile olan maç sayımız azalırken daha güçlü rakiplerle yapacağımız karşılaşmalar aşılması zor tepeler gibi karşımızda duruyor. Bu değerlendirmeyi yaparken elbette temel ölçüt Konyaspor’un sahada ne ortaya koyduğu. Teknik direktörlük değişikliği sonrasında oyun yapısı bakımından beklediğimiz ölçüde büyük bir farklılık oluştu mu derseniz… Pek tatbikî; hayır. Fakat Göztepe maçında daha öne doğru oynama gayreti ile Kayserispor maçındaki topu hızlı ve isabetli oynamaya yönelik oluşturulan kadro özellikle Kayserispor maçının ilk yarısında biraz keyiflendirdi bizi o kadar.
Bu maç için özellikle J. Jønsson’un yanında çok başarılı bir performans sergileyerek bizi iki ön libero ile oynamak zorunda olmadığımız doğruluğuyla tekrar yüzleştiren A. Hadžiahmetović’e ve sol kanatta hem defansif hem de ofansif performansıyla Guilherme’ye ayrı bir paragraf açabilmek mümkünken sayıca daha fazla olan ve performans olarak sezonun şu vaktine kadar zerre mesafe kat edemeyen oldukça fazla oyuncumuz da var. Uğur Demirok gibi bir oyuncudan ise neredeyse sezonun yarısında göz göre göre faydalanamamayı da hiçbir yere oturtamıyorum. “…bu sene forvetten yana asla yüzümüz gülmeyecek. Yeni transfer Thuram yetenekli gibi. Çok istekli, çok fedakâr fakat son vuruşlarda en az Bajic kadar çaresiz.” diye yazmışım önceki yazımda. Fakat bu hafta 66. dakikada oyuna girmesine rağmen o istek ve fedakârlığı da göremedik. Antrenmanlarda da performansı buysa bundan sonraki maçlarda da ileri uç oyuncusu olarak yine Miloseviç veya Ömer Ali’yi görürüz.
Kayserispor maçı, aldığımız 1 puandan çok gol atabilen bir takım olduğumuzu hatırlatması bakımından işe yaradı çünkü artık 3 puan çıkarmadığımız takdirde düşecek takımlar arasında daha kolay zikredilmemize sebep olacak Kasımpaşa maçında tek ihtiyacımız olan şey bu. İçinde bulunduğumuz durum anladığım kadarıyla henüz oyuncularımızın çoğunda işin ciddiyetini tam olarak idrak etme refleksini yaratmamış. Dilerim bunun için çok geç kalmış olmayız çünkü camianın içinde bulunduğu hava da futbolcularınkinden çok farklı değil.