Bugünlerde en çok konuşulan konulardan biri yorgun mermi! Düğünlerde, kutlamalarda, merasimlerde, bazen havaya, bazen rastgele, hele elinde silah olan alkol de almışsa, nereye ateş ettiğini kim bilebilir, kim kestirebilir.

Silahlardan patlama anında çıkan mermilere “zinde mermi” deniyor. Daha sonraki açıklamalar çok daha ilginç;

Açıklama şöyle; “Belli bir mesafe sonrasında hızını kaybeden mermi, yer çekiminin de etkisi ile düşüşe geçiyor. Düşüşe geçmeye başladığı andan itibaren de dengesiz bir enerji ile dönerek aşağı doğru tekrar hızlanır. Bu aşamadaki ismi de “yorgun mermi’dir.”

Magandaların aşka gelip sıktığı kurşunların yorgun düşenleri, yorgun düşerken de, yoldan geçen, dalgın, çocuk, genç, yaşlı, kadın-erkek ayrımı yapmadan gidip birini vuruyor.

Bunun adı ne kader, ne mukadderat!

Bunun adı;

Engellemeyen,

Yasak getirilmeyen,

Suçu işlediği sabit olduğu halde caydırıcı cezalar verilmeyen,

Böyle olunca da, şımardıkça şımaran şehir magandalarının,

Kimi vuracağı belli olmayan adı yorgun serseri kurşunlarına açık hedef olmamız!

Merminin yorgunu,

Az biraz dinlenmişi,

Gözü açığı,

Gözü kapalısı,

Tam akıllısı,

Hepten akılsızı,

Terbiyeli ve iyi huylusu,

Huysuz ve yaramazı!

Esprili, şakacı ve şımarık olanı!

Hedefi bazen kazara sekeni,

Pireyi gözünden vuranı olur mu?

Olabilir mi?

Mermiye yorgun sıfatı yükledikten sonra, o yorgun-argın, yorulmuş mermi, yorgun insanları, yorulmuşları, talihsizleri, kadersizleri mi seçip vuruyor?

Mermi ya da kurşun, adres sorar mı?

Sormuyor!

YORGUN MERMİ NE MİDİR?

Yorgun mermi nedir sorusuna şöyle bir cevap veriliyor; Kurşunun ateşlendikten sonra belli bir mesafeye ulaşıp, hızını kaybederek düşüşe geçtiği andaki durumuna yorgun mermi denir. Uzmanlar kurşunun, yorgun mermi anına geçtiği anda havada dönmeye başladığını ve bu sebeple birisine isabet ederse normal mermiden çok daha geniş çapta hatta öldürücü yaralar açabildiğini vurguluyor. Türkiye’de birçok insanın yaralanmasında, felç kalmasında hatta ölmesinde parmağı olan yorgun mermi masum insanların canını almaya devam ediyor.”

Yorgun yani serseri kurşun, aynen serseri mayın gibi bir şey!

Serseri mayın tabirini bilirsiniz.

Denize bırakılan,

Neye çarpacağı,

Ne zaman çarpacağı,

Piyangonun kime vuracağı belli olmayan bu mayın türü,

Birçok deniz savaşında kullanıldı.

Mayın gemilerince denizin tuzaklanması anlamına gelen serseri mayınlar,

Bizim tarihimizde Nusrat Mayın gemisinin 18 Mart 1915 öncesinde,

Çanakkale Boğazını serseri mayınlarla tuzakladıktan sonra,

Çanakkale Boğazını geçip,

İstanbul önlerinde demirlemek hayali kuran İtilaf devletlerinin “Yenilmez Armada” diye bilinen güçlü donanmasını perişan etmişti.

BU MERMİNİN NESİ YORGUN?

Yorgun mermi, tam anlamıyla serseri mermi! Ya da serseri kurşun!

Magandaların hedef gözetmeksizin ateşledikleri silahlarından çıkan serseri kurşunların kimi vuracağı, kime isabet edeceği meçhul!

Yorgun mermi tabiri bir hayli ilginç!

Nasıl bir yorgunluksa artık!

Hızını kaybeden mermi, yorgun moduna girdiği an,

Havada döne döne ilerliyor,

İsabet kaydettiği an normal mermiden çok daha fazla öldürücü oluyor!

Böyle olduğu, olayların bu şekilde cereyan ettiği, uzmanlarca anlatılıyor.

Ve ister istemez soruyorsunuz!

Bu merminin nesi yorgun?

Nasıl bir yorgunluk bu?

Yorgun hali böyle olan merminin, yorgun olmayan hali nice olur?

Her önüne gelenin eline silah aldığı,

Gecenin sessizliğinde,

Trafiğin yoğun olduğu şehir merkezlerinde,

Düğün-derneklerde

Rastgele ateş açtığı şehirlerimizde

Yorgun mermilerin hedefinde olmadığımızın bir garantisi var mı?

MAGANDALARDAN KURTULMAK MÜMKÜN MÜ?

Maganda anlam olarak, görgüsüz, kaba, anlayışsız, terbiyesiz ve uyumsuz kimse olarak anlatılıyor. Argo bir tabir olan bu kavram şehir magandası, düğün magandası gibi tabirlerle de anlatıldı. Maganda kurşunuyla hayatını kaybedenler, yaralananlar, felç olanlar sayılamayacak kadar çok!

Silahların ateşlenmesi, düğünlerin şenlendirilmesi olmamalı, kutlamalara renk katmak silahların birbiri ardı sıra havaya ateş açılması artık yaşanmamalı, gecenin bir saatinde hızla giden aracın penceresini açıp, sırf zevk için, hava yapmak için, karanlığa kurşun sıkmak gibi olaylar tekrarlanmamalı!

Magandalar laftan, ikazdan, dur yapma demekten anlamıyorlar. Anlamak işlerine gelmiyor. Onların yorgun kurşunları ocakları söndürüyor. Bir aileyi babasız, çocukları anasız,  ana-babayı evlatsız bırakıyor.

Bunca olaya rağmen, onca can kaybına rağmen, magandaların rastgele ateş açmaya devam etmelerini, ölen ölür, kalan sağlar bizimdir diye mi karşılayacağız?

Magandalar bu huylarından, bugünden tezi yok, bu vahşete dönen zevk anlayışlarından vazgeçmeli ve vazgeçirilmelidirler!

Bizler, “İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın” diyen ecdadımızın izinden yürüdüğünü her defasında söyleyen ve anlatanlar değil miyiz?

O halde, insan hayatından daha önemli ne olduğunu, söyleyebilecek olan var mı?

Maganda denilen insanlar, yaptıkları bu manasız, mantıksız ve gayriahlaki fiillerden men edilmeli, toplumumuz, adı yorgun, aslı serseri maganda kurşunlarına hedef olmaktan kurtarılmalıdır!