İslamcılar ve Ülkücüler
Konya Girişimci Genç Ufuklar Derneği, 15 Temmuz Darbe girişiminin ilk yıldönümü dolayısıyla şehrimize iki konuşmacıyı davet etmişti.
Bu konuşmacılardan birisi AK Parti Manisa Milletvekili Doç. Dr. Selçuk Özdağ, diğeri ise Yeni Şafak Yazarı İsmail Kılıçarslan idi.
Biri Ülkücü, diğeri ise İslamcı görüşe mensuptu.
Şehit Lider Muhsin Yazıcıoğlu ile kader birliği yaparak yola çıkan ülkücü Selçuk Özdağ ile İslamcı İsmail Kılıçarslan, 15 Temmuz’u konuştular.
Bu program çok güzel şeylere vesile oldu diyebilirim. O açıdan Girişimci Genç Ufuklar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ebubekir Ergin’e teşekkür etmek lâzım. Farklı görüş ve düşünceden insanları aynı platformda buluşturduğu için.
***
15 Temmuz’u ve şehitlerimizi anma programından sonra da sohbet bir başka mekanda gece yarısına kadar devam etti.
Şunu müşahede ettim ki İslamcılar, Ülkücüleri yeterince tanımıyor.
Gazeteci meslektaşım İsmail Bey, konuşmasında, 15 Temmuz şahitliğini anlatmıştı. İsmail Kılıçarslan;
“-Darbeyi kimler durdurdu? diye soruyorlar.
-Kahvede okey oynayan adamlar durdurdu.
Darbe oluyor dediler. Okeyi bıraktı, gitti memleketi kurtardı. Sonra okey oynamaya kaldığı yerden devam etti…” şeklinde ironi yapmakla birlikte bir gerçeği de dile getiriyordu aslında.
15 Temmuz şahitliğini anlatırken “15 Temmuz’da sokakta olmak bir görevdi. Şehitlik ve gazilik ise nasip meselesiydi. O nasip bize vurmadı” diyen İsmail Bey, 15 Temmuz’da bayrak ve halkla da barıştığını şu sözlerle dile getirdi:
“Allah rahmet eylesin. Muhsin Yazıcıoğlu’nu çok severdim. Bize öğretilmiş çok tuhaf şeyler vardı. Biz İslamcılar öyle bayrakla, halkla, halkın diniyle falan çok kolay barışamazdık. Ben 15 Temmuz’da bunların tamamıyla barıştım.
Bir din varsa ben halkın dinindenim! Halkın inandığı dindenim. Halkın yaşadığı dindenim! Bayraksa, dünyanın en güzel bayrağı istisnasız Türk bayrağıdır. Bir bayrağa sahip olmayan bir milletin ümmetin derdiyle dertlenmesi diye bir şey söz konusu değildir. Önce bayrağın olacak bir millet olacaksın. Sonra zaten sen Türk’sün. Allah seni bu ümmete bekçi kılmış. Senin kaderin bu ümmete bekçilik etmek. 800 yıldır da bu böyle. Müslüman olduğun günden beri bu böyle. 15 Temmuz beni bunlarla barıştırdı. Bu bir.
İkincisi, 15 Temmuz kontrollü darbe!
Vallahi o gece uğradığımız zulme başka bir millet uğrasaydı, o asker kıyafetleri giymiş teröristleri çıplak elleriyle paramparça ederlerdi. O yüzden halk, müthiş bir kontrolle orada da adaleti temin etti. Kurban olduğum halk gerçekten gayet kontrollüydü o gece. Kontrolsüz olsalardı bizim binlerce asker kıyafeti giymiş o teröristleri o gece itlaf etmemiz gerekirdi. Çünkü dünyanın hiçbir savunma hukukunda elinde silah bulundurmayan insana ateş edemezsiniz.”
***
Ak Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ ile Büyük Birlik Partisi’ndeki görevlerinden bu tarafa hukukumuz var. Dâvâ ve yol arkadaşı Muhsin Yazıcıoğlu’yla beraber hareket etmişti.
Muhsin Başkan yaşasaydı, yoluna şehit kader arkadaşıyla devam ederdi. Konuşmasında bunu da söylemişti.
Kanal 42’deki çekimden sonra gün boyu beraber olduk. Önce Hz. Pîr’i ziyaret ederek güzel bir akşam namazı kıldık. Sonra programın yapılacağı mekâna geçtik.
Selçuk Bey, 15 Temmuz’da ve yaşadıklarıyla ilgili o kadar çok şey anlattı ve paylaştı ki…
Onu da yarın anlatırız inşallah.
AZİZİM DİYOR Kİ…
15 Temmuz’la Türk Milleti, Lozan’da olduğu gibi bir 100 yıl daha kazandığını dost-düşman herkesin bilmesi gerekiyor.
15 Temmuz bu aziz milletin ve ümmetin kaderini çizen ve Allah’ın inayetiyle kazanılmış çok ama çok önemli bir zaferdir.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.