MÜTEAHHİTLER; LÜTFEN BİNDİĞİNİZ DALI KESMEYİNİZ
Fani dünyada hemen herkesin çalışmaktaki ilk hedeflerinden biri ev sahibi olmaktır. Allah herkese nasip etsin. Biz mekanları cennet olsun, rahmetli ebeveynlerinin evini önceden hazırladığı şanslı insanlardanız. Yıllar önceye göre bugün yüksek bedellerle edinilse de banka kredileri; TOKİ çalışmaları, kentsel dönüşüm projeleri gibi nedenlerle günümüzde ev sahibi olmak nispeten daha kolay. Sorunun çözümünün kooperatiflerden geçtiği eskilerde şanslılar sağken evine yerleşebilir, bazen babanın girdiği kooperatif evinde oturmak evlada kısmet olurdu.
İnsanoğlu hep daha iyiyi, daha güzeli arzu ediyor. Günümüzün modası rezidanslar, marka projeler. Bunlar daire metrekaresinin asgari 3-4 bin liralardan satıldığı projeler. Bazıları örnek daire, bazıları maket olarak satışa sunuluyor. Lansman fiyatları, öngörülen değer artışları gibi reklamlar talebi artırıyor. Tanıtım katalogları insanları cezbediyor. İmzalanan sözleşmelerdeki olası tuzakları tüketiciler farketmeyebiliyor. Geç teslimler, vaat edilen sosyal tesislerin daire tesliminde hazır edilmemesi, daire özelliklerinde belirtilen marka ürünler yerine çoğu kez sözleşmede kullanılan “veya muadili” sözcüğüne sığınılarak aslında muadil olmayan ürünlerin kullanılması (inşaat sektörü dışı örnek olacak ama çok zorlarsanız Lada’yı Mercedes muadili olarak gösterebilirsiniz, sonuçta ikisi de otomobil ve ikisi de ayağınızı yerden kesiyor), garantili ürünlerde garantilerin daire teslim tarihinden değil montaj tarihinden başlatılması, ikamet başladıktan sonra ise abartılı işletim bedelleri ciddi sorunlar olarak karşımıza çıkabiliyor.
İnşaat sektörü ekonominin lokomotifi. Marka projeler güncel moda. Elbette tüm vaatlerini yerine getirip eksiksiz teslim edilen örnekler de vardır ama maalesef kötü örnekler iyilere de zarar verebiliyor. Kötü örnekleri engellemek düzgün çalışanların görevi olmalı zira zararı sadece tüketici değil tüm müteahhitler çekecek. Ben daireyi teslim aldıktan sonra taşınmadan tadilat başlatanları biliyorum. Değişimler en çok ankastre cihazlar, mutfak, duvar kağıdı alanlarında yapılıyor. Hele daireler inşaat bitmeden tükenmişse kaliteden uzaklaşma örnekleri de artıyor. Özellikle asansörler yerleşim başladıktan sonra ikamet edenlerin ana sıkıntılarından. Güvenilir sayılan yeşil asansör belgesi alabilmek ciddi masraflar gerektiriyor.
Satılan evlerde “Allah razı olsun” diyerek oturmak da mümkün, başka şeyler sayarak da. Ben müteahhitlerimizi kötü örneklerle mücadele etmeye, vaatlerini tutmaya davet ediyorum. Yüksek bedellerle satışa arz edilen marka projelerde küçük kârlar uğruna kaliteden lütfen kaçmayınız. Zamanında teslim, mümkün olamamışsa gecikme bedeli ödemek, marka mutfak - kaliteli ankastre ürün kullanımı, birinci sınıf malzeme ve işçilik marka projelerin yaygınlaşmasının ön koşulu bence. Tabii ikamet başladıktan sonra “ev alma, site yönetimi al” dedirtecek kadar abartılı işletim bedelleri çıkarmak da bu projelerden kaçışın olası nedeni olacak. Marka projelerde kalite yarışı olmalı ki hem müteahhit, hem daire sahibi hem de mutlu insanların sağlıklı çevrelerde yaşaması ile değeri artacak kentim kazansın. Saygı ile.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.