Hangi İslam Hangi Müslümanlık?
Öncelikle sosyal toplum, insan hakları, adalet, eşitlik, özgürlük, erdemli yaşam, sağlık ve temizlik gibi insan olmanın gerektirdiği tüm konularda, bugünkü gelişmiş toplumların öğretmenleri Müslümanlardır. Geçmiş çağlarda bilgiye büyük önem veren Müslümanlar, dünyanın önde gelen bilgi toplumlarını oluşturmuşlardı. Dokuzuncu yüzyıldan başlayarak, aralarında çok sayıda Türk’ün de bulunduğu Müslüman bilim insanları ve düşünürler; matematik, astronomi, ,fizik, kimya, tıp, optik, botanik, hayvanbilimi, toplumbilimi, tarih, coğrafya, hukuk, ilk dünya haritasının çizimi gibi konularda, sonradan gelecek bilim insanlarına yol gösteren binlerce kitap yazmışlar, sayısız araştırmalar sonucunda çok önemli buluşlar gerçekleştirmişlerdir.
Hıristiyan bilim insanlarının engizisyonlarda yargılanarak ölümle cezalandırıldığı, cadılık, büyücülük suçlamalarıyla binlerce insanın canlı canlı yakıldığı, kölelik ve ırkçılık düzeniyle uzun yıllar boyunca sayısız toplumların doğal kaynaklarına ve emeklerine el konulduğu dönemlerde, Müslüman ülkelerdeki eğitim kurumlarında, dünyanın değişik ülkelerinden gelen öğrencilere bilimsel eğitimler veriliyordu.
On beşinci ve on altıncı yüzyıllarda iki ayrı dünya haritası çizen ve dünya denizciliğinin ilk kılavuz kitabını yazan Piri Reis’in yanı sıra Oruç Reis, Turgut Reis ve Barbaros Hayrettin gibi kaptanlar ise denizcilik alanında dünyaya rehber olacak birçok çalışmaya imza atmışlardır. Üstelik bu çalışmalardan bin yıl önce indirilmiş olan Kuran- Kerim’in Nâziat Suresi 30.ayetinde, dünyanın yuvarlak olduğu da bildirilmişti. Fakat bu ayetin kanıtlanması ne yazık ki, Kuran’daki bilgilerden haberi olması gereken Müslümanlar tarafından değil, Kuran’daki bilgilerden haberi olmayan Hıristiyanlar tarafından gerçekleştirildi.
On yedinci yüzyılda dünyanın yuvarlak olduğunu söylediğinde ömür boyu hapisle cezalandırılan Galileo’dan tam bin yıl önce, dünyanın yumurta biçiminde olduğu da Kuran’da bildirilmişti. Yalnızca o mu; Dünya’yla birlikte on iki gezegenin varlığı, yıldızların yön gösterici özellikleri, denizlerin birbirine karışmayışı, dağların yüzen kütleler oldukları, parmak ucunun kimlik belirleyici özelliği gibi, günümüzün bilim dünyasının ancak on dokuzuncu yüzyıldan sonra bilimsel gerçeklik olarak onayladığı sayısız bilgiler de Kuran’da bildirilmişti. Fakat günümüzde maalesef durum hiç de böyle değildir.
Peki, nasıl oldu da olağanüstü bir bilgi kitabı olan Kuran’daki göstergelerin izini sürmeleri gereken Müslüman toplumlar bilimden ve gelişimden uzak, eğitim düzeyleri çok gerilerde kalmış, yoksul insanların büyük çoğunlukta olduğu, terörle anılan, umarsız ve ezilen toplumlar durumuna geldiler? El cevap: Din sömürücüleri ve hurafeler.
Günümüzde Müslümanların çok büyük kısmı din sömürücüleri tarafından uydurulan yalanların peşinden gitmeye başlamış, bilimden ve gelişimden uzaklaşmış, kişisel çıkarlarını her şeyden önde tutan aydın görüntüsündeki yobazlar topluluğunun da işbirlikçiliğiyle, koyun sürüsü gibi güdülen toplumlar durumuna getirilmiştir. Bu durumda bilimin yerini de maalesef hurafeler almış insanımıza bu saçma sapan bilgiler din diye yutturulmuştur.
Sorarım size Müslümanlar: İnsanları hayvanlar gibi boğazlamak, kesilen kafalarla top oynamak, küçücük çocukları öldürmek hem de bunları tekbirler ve kelime-i şahadetler eşliğinde yapmak İslam’ın neresinde var? Katışıksız İslamiyet’i özümseyerek, Allah’ın hoşnutluğunu kazanmak isteyen bir kişinin Kuran’dan başka hiçbir kaynağa gereksinimi yoktur. Allah’ın hoşnutluğunu kazanabilmek ile Allah’ın hoşnutluğunu kazanamamak arasında, din sömürücülerinin öne sürdükleri gibi geniş bir alan yoktur; incecik bir sınır vardır. O sınır, Kuran’dır.
Allah, Tâhâ Suresi 100,101 ayetlerinde, şöyle bildiriyor: “Kuran’dan kim yüz çevirirse, Yeniden Yaratılış Günü’nde, kesinlikle ağır bir yük taşıyacak; sürekli olarak onda kalacaktır. Onlar için, Yeniden Yaratılış Günü’nde, ne kötü bir yük olacaktır!”
YÖNÜMÜZÜN KURAN-I KERİM OLMASI VE MÜBAREK RAMAZAN AYININ MÜSLÜMANLARIN AYDINLANMALARINA VESİLE OLMASI DİLEĞİMLE ….
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.